Kurutulmuş çiçek koyduğum da oldu tel toka koyduğumda kitap ayracı kullandığımda oldu bir kağıt parçası koyduğumda.
Ama en çok kenarını kıvırmayı sevdim ben. Bu benim için yaşadım demenin, ben bu kitabı okudum, bu kitapla nefes aldım verdim demenin, bu kitabı elimde de taşıdım çantamda da taşıdım, yeri geldi hemen bir kenara not ettim yeri geldi altını çizdim yeri geldi kalem bulamayınca fotoğrafını çektim demenin başka bir yoluydu.
En çok kenarını kıvırmayı sevdim ben. Uzun süslü ayraçlar yerine küçük bir iz bırakarak.
Kıvırdığım kenarlara bakmayı sevdim geri dönüp. Bu sayfada ağlamıştım demeyi burda eve gelmiştim demeyi sevdim.
En çok kenarını kıvırmayı sevdim. Bu hayatta iz bırakmanın başka bir yoluydu benim için.
Benim bi arkadaş vardı. üst düzey kitap okuyan cinsten. Hani atlar z*kişirken iştahla kişnerler ya. Hah aynen Bu manyak da böyle kitap gördü mü kişneme sesleri falan çıkarırdı. Bu manyak bi gün elinde kitap eve gelmiş kapıya yaslanmış anahtarla açmaya çalışıyor. Açamamış tabi. Ne yapsa beğenirsiniz, kitapta kaldığı yere bildiğin kapı önü terliği koymuş. Abi dedim sen eve falan girme! Sokakta yaşa, kitap oku. Ben sana tasla yemeğini suyunu getirirm dedim.