Bu yöredeki insanlar kendi çarelerini kendileri üretirler, oturup da devletten kimse bir şey beklemez. Evine giden köprü mü yok? Gider iki üç tahta bulur tahtadan köprü yapar belki çok çok sağlam olmaz ama yapar sonuçta çözüm üretir, sen de orada oturup "huuahahah tahtadan köprü mü olur" diye gülersin pişkin pişkin çünkü gerizekalısın. Okulun çatısı mı yok? Herkes kendi çatısından bir kiremit söküp okulun çatısını inşa eder. Yol mu yok? Gider düzenek kurup havadan ilkel teleferiklerle ulaşımı sağlar, evet belki sana komik gelir ama sonuçta bir çözüm üretilir. Evin dağ başında olduğu için devlet elektrik mi vermiyor? Gider dereden bir kısım suyu kullanıp düzenek kurup kendine elektik üretir. ... daha çok örneği var bunların, gelin doğu karadenize görün.
Kendinizi çok yüksekten görüp pişkin pişkin yorumlar yapacağınıza "ben bu hayata ne kattım, ne meydana getirdim" diye bir düşünün. Ondan sonra oturup millete laf yetiştirin.
Denize girmesi akdenizden daha keyiflidir yüzme bilenler için. Deniz daha kıyıdan derinleşir, her yerde üstünden atlanacak kaya vardır ve az kişi suya girer çok temizdir. serinliği de cabası. dalga olayı ise öyle böyle değil. daha akdenize mi giderim amk çarşaf gibi o ne.
Jude law filmi. Blacksea filmin original adı ama başlık açmaya erindim. Denizaltı filmi ama iyi bir örneği değil. Ha çok mu kötü değil. Yoklukta gideri var.
Bir de yazmayı unuttum filmde az da olsa trabzon Samsun muhabbeti geçiyor. Trabzonda donanma üssü varmış mesela ama ben hiç bilmiyorum. Trabzonlu yazarlar dogrulayabilir belki.