teras cafe ya da seyir teras gibi bir ismi olan çok güzel bir cafe& restaurant' ı içinde barındıran şehir.
bir de eşlik eden arkadaş sadece tek bir alışveriş merkezinin olduğunu söylemişti bu şehirde.
elbistan merkez olmak üzere kurulan dulkadiroğulları beyliğinin ismi, şehirin muhtelif yerlerinde "Dulkadiroğulları" ve "zülkadiroğulları" şeklinde iki farklı şekilde yazılan şehirdir.
kahramanmaraş, iki farklı yazımı aradan kaldırması gereken güzel şehirdir.
çocukluğumda 4 yılımı geçirdiğim bir akdeniz bölgesi şehri.
maraşın çok seveni yoktur, insanı olsun iç anadoludan bozma havası olsun itici gelir insanlara. neden bilmem ben çok severdim maraşı.
13 sene önce gitmiştim maraşa en son, burnumda tüter o çocuk saflığımda yediğim mis gibi dondurmaları, tarhanaları, firikleri, cevizleri...
keşke bir fırsatım olsa da yıllarca bahçesinde koşturduğum sitemize bir daha gidip bir yaz günü ağaçlarının altında uyuyakalsam.
uçaktan oldukça hoş görünen bir Akdeniz kenti. sırtını dağa dayamış, hedefini Akdeniz bellemiş dondurma diyarı.
şehri gezemedim, havaalanından direkt güneye aktım amma havası çok Temiz geldi burnuma. suyu da güzelmiş dediler.
yaşanabilir bir yer gibi geldi bana.
Ülker Golf, ikinci dondurma fabrikasını buraya açacakmış.
Ülker Golf Genel Müdürü Ender Buruk, bu yıl ikinci üretim tesisinin 75 milyon TL yatırımla Kahramanmaraş'ta açılacağını, bu fabrikanın yıllık dondurma üretimlerinin yüzde 25'ini karşılayacağını ve 250 kişiye istihdam sağlanacağını açıklamış: http://ekonomi.haber7.com...rasa-75-milyonluk-yatirim
Muhsin başkanı koynuna alan karlı dağlarıyla kanlı dağlarıyla meşhurdur. üzerinde oyunlar, -kanlı oyunlar- oynansa da hala kahraman gibi ayakta duran bayrağımızı dalgalandıran mukaddes illerimizdendir.
Yılın ilk karını bu gün görmüş şehirdir. Ayrıca belediye başkanı mustafa poyraz'ın sürekli kaldırım merakı yüzünden, yakında bize de kaldırım döşeneceğine dair söylentiler dolaşmaktır. Eklemek gerekirse şuan kar yağıyordur. Bildiğiniz kar yani.
Kahramanmaraş'ı merak edenler yada gelmek isteyenler için kısa bir tanıtım yazayım dedim.
Kahramanmaraş turistik açıdan merkezini ele alırsak vay be dedirtecek bir yer değil. Yani merkezde görülmesi gerek güzel yerler var onları da yazıda anlatacağım. Ama öyle kan ağlayan ağaçlar, taşa dönüşmüş insanlar falan beklemeyin. Şimdi ilk olarak Kahramanmaraşa gelmişseniz yada misafirleriniz gelmiş fakat ailecek pikniğe gitmek istiyorsanız gidebileceğiniz bir kaç yer var oraların özelliklerini ve nasıl gidebileceğinizi anlatayım.
1. Kahramanmaraş Piknik Alanları
Kahramanmaraş Kılavuzlu Parkı
Denizimiz yok ama barajımız var bizimde. Kılavuzlu barajına gidebilirsiniz. Daha öncesinden orada bir çok insan öldü. Sonra vay efendim sen dedin biz gittik, öldük diye ahirette yakama yapışmayın. Kılavuzlu barajının kıyısına çardaklar yapılmış. Etrafı çimlendirmişler bir de kağı koymuşlar ( ben hala o kapının ne işe yaradığını bilmiyorum ). Yani piknik falan yapmak isterseniz akşam sularında oraya gidebilirsiniz. Nasıl gideceğiniz lan diyorsanız; Yavuz dolmuşları çalışıyor. Bu arada ışıklandırması yok. Yani ikindi ile akşam arası gidip mangal yapabilirsiniz.
Unutmadan, Yavuz Dolmuşları durağının karşısında yine bir park var. Burada da mangal keyfi yapabilirsiniz. içerisinde çocuklar için oyun parkı var. ister çardaklara oturabilirsiniz isterseniz çim üzerine kilim serer öyle takılırsınız.
Kahramanmaraş Hastane Mesire Alanı
Açık adres olarak bilmiyorum çünkü sürekli bizim Maraşın isimleri değişiyor anasını satim. Tüm Hastane dolmuşları ile ulaşım sağlayabilirsiniz. içerisinde bol çardak ve spor aletleri var. Nedendir bilmem şelale arada bir akıyor. Mangal yerleri de var. Çocuklar için minnacık bir park yapmışlar, bir çocuğa sıra gelene kadar uyuyor zaten. Genişlik bakımından ortalama 50 aileye yetecek kadar çardak var. Gerisi de zaten boş buldukları yere kilim falan seriyorlar. Şahsi araba ile saçaklızade çevre yolu üzerinden ulaşabilirsiniz. Başka taraftan geliyorsanız Kıbrıs Meydanında kime sorsanız gösterir.
Muhsin YAZICIOĞLU Parkı
Pınar başında ben diyeyim 2009 siz diyin 2010 yılında kurulmuş bir park. Sanırım Evliya dolmuşları çalışıyordu. Tam emin değilim. Babamlarla gitmiştik, tam bir aile parkı. O yüzden daha gitmedim. Sessiz, sakin, sadece mangal yapayım, kafamı dinleyeyim diyorsanız burayı tercih edebilirsiniz. Lan çocuklar için park varmıydı inanın bilmiyorum ama yoktu sanırım ya. Sadece piknik alanı olarak tasarlanmış bir yer. Yazın gidecekseniz serin oluyor.
Kahramanmaraş merkez piknik alanları bitti sanırım, yada ben sadece bunları gittiğim için bu kadar biliyorumdur. Neyse daha var ama ulaşım sıkıntısı çekebilirsiniz. Zaten en güzel yerler en uzağa yapılmış anasını satim.
Kahramanmaraş Yeşil Göz
Bir kere gittiğim ve hayran kaldığım ender yerlerden birtanesidir Yeşil göz. Şimdi bu yeşil göz Tekir in az ilerisinde oluyor. Tekir yoluna girdikten sonra baya bir gidiyorsunuz. Ondan sonra sağa sapıp düz ilerliyorsunuz. Zaten tekirde açık adres verirler. Yol kenarından market falan var tarif eder size. Giriş için 5 tl çardak için 10 tl ödüyorsunuz. Yani biz o kadar verdik. Eğer benim kıçım her yerde rahat eder derseniz, giriş için 5 tl ödersiniz içeride yere palaz falan serebilirsiniz. Zaten çardakta da minder yastık falan veriyorlar. Neyse çardaklar suyun üzerine kurulmuş. Çardakların az ilerisinde büyük bir göl var. Buradan sonrasını dikkatli okuyun yoksa geberip gidersiniz. Gölün derinliği resmi kayıtlara göre 65 metredir. Yani araştırmacılar 65 metre inebilmiş daha fazla inememiş. Su o kadar soğuk ki, suyun içerisinde 5 dakika kalsanız kıp kırmızı olur her yanınız. Akıllı adam o göle girmez. Biz girdik bi bok olmadı ama siz girmeyin. Kötü bişey olmaz derler ya o hesap. Su dibinden yukarı doğru çıktığı için boğulma ihtimaliniz yok ama iyi yüzücü değilseniz gölün biraz berisinde suya girebilirsiniz orası da soğuk ve sığ bir yer. Bu arada gölden çıkan su ırmak gibi çardakların yanından akıyor ördek falan vardı biz gittiğimiz de. Ha bir de akşamları da ışıklandırma var. Yanı gündüz gidip sabaha kadar kalabilirsiniz.
Ayşe Pınar ( Terzi )
Terzi, köşürge köyü yolu üzerinde bir yer. Genelde yün yıkamaya giderler. Ama piknik bakımından Sessizlik seven kişilere göre bir yer. Orada neler var derseniz ; Orman var, bol bol ağaç var bir de dere var. Derede hem yüzebilir hemde balık tutabilirsiniz. Nasıl oluyor demeyin valla biz yüzerken amcanın biri olta atıyordu. Ağaçlık bir alan olduğu için salıcak kurabilir veya hamak keyfi yapabilirsiniz. Peki nasıl giderim derseniz ; Ben sürekli arabada uyuduğum için hiç yol haritasını ez berlemedim. Ama kahramanmaraşta kime sorsanız hele ki köşürgeli ise kesinlikle size adım adım tarif eder. Yani bilindik bir yer. Bu arada kendi arabanız olması lazım ve ortalama 45 dakika ile 1 saat 25 dakika sürebilir.
Tamam lan bu kadar yeter. Sanki her gün pikniğe gidecekmişsiniz gibi yazıyorum bende. Giderseniz buralara gidin işte. Pikniğe gittiğiniz birazda merkezde dolaşayım derseniz gideceğiniz yerleri yazayım.
2. Kahramanmaraş Cafeler
Kahramanmaraş Seyir Teras
Ahır dağı eteklerinde Kahramanmaraşı ayaklarınızın altında hissedeceğiniz bir yer. Halka açık piknik alanı falan sanmayın. Cafe tarzı bir yer. Sadece şahsi araçlarınız ile ulaşım sağlayabilirsiniz. Biz genelde Hastane mesire alanından başlayıp Seyir Terasına kadar koşuyoruz ama siz muhtemelen aileniz veya sevgiliniz ile gideceğiniz için bu yöntem biraz tuhaf kaçabilir. Düşünsenize lan; Anne baba çocuklar amca falan dağa doğru koşuyorlar harbi komedi olur dur lan bir de güleyim ha ha ha. Neyse Seyir teras Kahramanmaraşta hatta Türkiyede bokunu çıkartalım Dünyada görebileceğiniz ne muhteşem manzaraya sahip bir yer. Çay 2 tl den veriyorlar varın geri kalan şeyleri siz hesap edin. Fakirseniz gitmeyin derim. Çay lan bu demlikle getirseler hepsi kar. Çok zoruma gitmişti ama yinede gidiyorum. Tek fark Seyir Terasına oturmuyorum da az berisine oturup termusla getirdiğimiz çayı içiyoruz. Fakiriz sanırım biz.
Kahramanmaraş Şelale Parkı
Şelale Parkı Kahramanmaraşın Ortasına kurulmuş bir park. Yazın bahçesi bayram yeri gibi ama kışın üst bölümünde oturabilirsiniz. Döner ve gözleme vs. tarzı yemekleri var. Genelde zaten çay kahve içmeye giderler yada biz öyle gidiyoruz. Dediğim gibi yazın bahçe bölümünde rahat 300 kişi oturabilecek kapasitede tasarlanmış. Bir de üst katı var orayı yazlı kışlı kullanabilirsiniz. Birde bahçede özel çadır gibi mi desem öyle özel bir kaç yer var oraları da özel olarak ayırtmanız gerekiyor sanırım. Unutmadan Su getirirler, eğer ilk defa gidiyorsanız direkt suyu içmeyin. Paralı yani hemde 1 tl.
Kahramanmaraş Cafe Turuncu
Kahramanmaraşta Mantı ve içli köfte yemek istiyorsanız gidebileceğiniz tek tek yer Cafe Turuncudur Cafe Turuncu eski sahibi Gülay Abla ( Ellerinden öpüyorum ) Çok nazik, çok güler yüzlü biriydi. Akabinden personeli olan Şerife Ablaya devretti. Şimdilerde Sema Abla ile Şerife Abla işletiyor. Abi bir mantı yapıyorlar, içli köfte yapıyorlar parmaklarınızı yersiniz. Çukurova Elektrik Anadolu Lisesi Civarında yol üzeri çok şirin bir yer. Tavla falan oynayabilirsiniz. Alt kat ve üst katı var. Koltukları falan çok rahat bir oturursanız kalkasanız gelmez.
Kahramanmaraş Divane Cafe
Divane Cafe Üniversite Sokağında asansör ve merdiven yardımı ile ulaşabildiğimiz bir cafe. Kahramanmaraş Nargile denilince tanınan bir yer. Yani ben maraşa geldim, nargile içeceğim diyorsanız Divane cafe ye gidebilirsiniz. Şelale Parkı civarında kime sorsanız gösterir. Biz manyağız sanırım hiç asansörle çıkmadık direkt merdivenden çıktık bir de boy uzun ya her defasında kafayı çarpıyoruz. Neyse divane cafe 2 kattan oluşuyor. ilk katında nargile içmeyip sadece çay kahve falan içecekler oturuyor, en üst katında yani terasta nargile içiliyor. Terasın etrafını şarmaşıklar ile çevrelemişler. Bu arada tek kişi nargile fiyatı 10 15 tl. Yani ilk defa gidiyorsanız ki biz ilk gittiğimiz de 3 nargile bir kaç içecek söyledik 56 tl hesap geldi. Olur ya yanınıza para alın diye söylüyorum. Ama değmez mi derseniz değer abi. Güzel bir yer.
Kahramanmaraş Beren Clup
Beren Clup e genelde elit insanlar gider. Yani elit dediğim; Doktor, hemşire, avukat yada iş adamı. Kahramanmaraş Askerlik Şubesinin 400 mt falan yukarısında gürültüden uzak bir yer. Yani orada bir öğrenci yada bir işçiyi göremezsiniz. Oraya gidiyorsanız şık kıyafetli olmalısınız ve cebinizde bol para olması gerekiyor. Yoldan geçerken aaa ne güzel cafe hadi oturalım derseniz kalkarken zorlanabilirsiniz. Ama hizmet bakımından ve ortam bakımından çok güzel bir yer. Sadece biraz ağır hesap geliyor. Benden söylemesi. Sonra bilmiyordum deme ahanda biliyorsun artık. Sahini de Uğur Göz Hastanesinin Sahibi Elbistanlı biriydi adını unuttum şimdi sonra hatırlarsam eklerim.
Kahramanmaraş Arnelia Cafe
Arnelia Cafe, Tekzen ve Bimeks in terasına kurulmuş bir cafe. Daha öncesinde Carrefour vardı işte. Arnelia cafede gördüğüm tek şey bol bol salata. Lan ben ömrümde bu kadar salata çeşiti olduğunu bilmiyordum. Eğer canınız salata ve yüksek bir yerde çay-kahve içmek isterse burası size göre. Hem alış-veriş yaparsınız hemde salata yersiniz. Bol bol yiyin ama. Bu arada masanıza bir şey gelmez herşeyi gidip kendiniz alacaksınız. Birde sineması var onu sinema bölümünde aşağılarda bulabilirsiniz.
3. Kahramanmaraş Lokanta & Restorant
Kahrammaraş Döner 46
Eğer maraşa geldik döner yiyeceğiz diyorsanız, Döner 46 idealdir. Dönere ne katıyorlar bilmiyorum ama benim maraşta yediğim en güzel döner Döner 46 da yapılıyor. Trabzon Caddesinde kocaman tabelası var zaten.
Kahramanmaraş Öz Lezzet
işte geldik. Biz küçükken pazar günler Öz Lezzete giderdik. Sebebi ise ; Yemekten önce çorba bedava vermeleri idi. Ha bir de bol salata veriyorlardı. Zaten çorba + salata ile iyice karnımızı doyurur sonrasında en ucuz yemek hangisi ise onu söylerdik. Öz Lezzet Kahramanmaraşta gidebileceğiniz güzel lokantalardan bir tanesi. Sahibi Rahmetli Necati Usta ( Allah Rahmet Eylesin ) çok iyi bir adamdı. Şimdi oğulları işletiyor. Zengin menüsü ve tarihi ortamı ile çok güzel bir yer. Bulunduğu yer o kadar elit olmasa da siz yinede oraya gidin. Dinleyin beni. Gidin diyorsam bir bildiğim var lan. Trabzon Caddesi iş bankası civarında kime sorsanız gösterir.
4. Kahramanmaraş Sinemalar
Kahramanmaraş Metro ( Cinemall ) Sinemaları
Metro sinemaları Şeyhadil Cad. Çiftarslan Sit. Altında bir yer. Yani merkeze en yakın sinemadır. Ben oraya ne zaman gitsem hep acıklı filmler vardı olay şu ki filmde herkes ağlıyordu lan tek ağlamayan bendim sanırım. Orada izlediğim en güzel filmler ; Güneşi Gördüm, Nefes, Umut filmleri idi. Umut filminde gözlerim doldu ama gene ağlayamadım ya. Neyse işte merkezde sinema ararsanız metro sinemalarına gidebilirsiniz.
Arnelia Sinemaları
Arnelia Sinemaları genelde ne bulursak yayınlayalım abi mantığı yürüten bir sinema. Biz ne zaman gitsek ya gittiğimiz saat anormal saat yada sahiden fazla rağbet görmeyen bir yer. Şimdi Arnelia kötü bir sinema demiyorum ama genelde öyle sağlam film yoksa sesiz sakin bir sinemadır. Sevgiliniz ile romantik film izlemek isterseniz ( ne demek istediğimiz anladınız ) Arnelia sinemalarına gidebilirsiniz. Eğer yerini bilmiyorsanız Hastane Yavuz Dolmuşları ve Halk Otobüsleri size yardımcı olacaktır.
Arsan Sinemaları
Arsan Center içerisinde bulunan, genelde Arsan Otelinde kalanlar veya Fitness salonuna gidenlere hizmet veren bir sinemadır. Ben hiç tıklım tıklım görmedim. Sanırım bunun sebebi de şehire uzak olmasından kaynaklanabilir. En son yılbaşında gitmiştim. Onda film izlemedik bilardo oynadık. Bu arada bilardo salonuda var. Siz nasip diyip gidin, eğer film izlemezseniz bilardo yada bowling oynarsınız. Nasıl giderim derseniz valla inanın biz genelde kendi arabımız ile gittik. Ama gündüz gideceğim diyorsanız, hastane 4 döndü sanırım en yakın geçen o bildiğim kadarıyla.
Son olarak Kahramanmaraş tarhana, dondurma, kırmızı biberi ile ünlüdür. Kırmızı biber ilginizi çekmeyebilir ama dondurma yemek isterseniz Ferah Yada Yaşar Pastanesini tercih edebilirsiniz. Tabi Kahramanmaraşa gelipte bastık, bestil,sucuk yemeden olmaz. Trabzon caddesinde her büfede bulabilirsiniz. Ben genelde yemem ama güzel olmadığı için değil sadece ben anormalim o yüzden. Yoksa gerçekten bir keresinden çalıştığım şirkete biri gelmişti adam orgazm oldu sandık. Meğerse çok beğenmiş. Cevizi unutmayın. Misafirliğe geldiyseniz yada gelecekseniz bastık ile ceviz zeki ile metin gibi ayrılmaz ikilidir. Yanında bir de tarhana geldi mi off yemede yanında yat. Yanında yatmayın lan çarpılırsınız falan. Tarhanayı kuru kuru yiyemiyorum derseniz suya batırıp yiyebilirsiniz. Canını Tatlı çekmişse Akdonun herhangi bir şubesinde sıcak sıcak tatlı alabilirsiniz.
dört yılımın geçtiği bir zamanlar hiç sevmediğim sonra sever gibi olduğum büyük sayılabilecek bir şehirdir.
maraşlılar ile ilgili anlayamadığım bir nokta vardır memleketlerini çok çok severler hiç toz kondurmazlar. kızları maraşlı olmayanla evlenmek bile istemezler.
12 şubat 1920 tarihinde fransız işgalinden halk direnişi ile kurtulan ilimizdir. ve her sene 12 şubat haftasına girildiğinde bu şehirde bir hareketlilik alır başını gider. 2004 yılına dek 12 şubat kutlamaları silahlı olarak kutlanırdı. ve ilginçtir ki yaş sınırı da yoktu. şimdi bir şehir hayal edin. yılın belli zamanlarında bu şehrin her mahallesi delikanlılarına ve çocuklarına yöresel 'çete'* kıyafeti giydirsin ve çocuklarda evdeki av tüfekleri ve tabancaları kuşanıp gruplar halinde şehrin en işlek caddelerinde havaya ateş açsın. 2004 yılına kadar bu söylediklerime hiç bir yaptırım uygulanmıyordu. işin ilginç tarafı ise o kadar silahın serbestçe ateşlendiği bir ortamda herhangi bir şiddet olayı da vuku bulmuyordu.
ben bu şehirde elimde tüfek, belimde 1 tabanca ve atadan kalma kılıç ile at üstünde valiliğe girebilmiştim 12 şubat 2003 te. muz cumhuriyeti gibi değil mi? ama öylesine coşkulu kutlanan başka bir yerel kurtuluş bayramı da görmedim hiç.
evet, yukardaki olaydan da rahatça anlayabileceğiniz gibi çok absürt bir memlekettir kahramanmaraş. insanlarının yarısı bilinçsiz ve cahil, diğer yarısı ise cevherdir. edebiyata birçok şair ve öykü yazarı kazandırmıştır. seçimlerde her zaman sağ partiler çoğunluk olarak çıkar sandıklardan. belediyesi çalışmaz fakat insanlar da şikayet etmez. yolu olmayan yerlerin kaldırımları vardır. ve her yer park ve bahçedir kahramanmaraşta.
dondurmasını mutlaka deneyin. ama yerinde deneyin. maraş dondurması olsa bile k. maraşın dışına çıkıldığında tadı değişiyor.
paça çorbası ve içli köftesi de muazzamdır bu şehrin. ama sarımsağı abartmayın lütfen sevgili paça severler. sonra iğrençsin ibne deyince kızmayın.
kuzeyi dağlık ve ormanlıktır. ve bir sürü dere falan vardır.
burada okumaktansa gezilip görülmesi gereken bir şehirdir.
gidilmemesi ve öğrencilik yıllarını geçirmemeniz gereken bir şehirdir. dondurma için de gitmeye gerek yoktur. sağolsun mado, tüm türkiyeye dondurmasını maraş yaşar pastanesinden göndermektedir. her neyse bu şehirde yapacak hiçbir sosyal faaliyet yoktur. merkez halkı yobazdır sadece dinen değil her türlü yeniliğe kapalıdır. yobaz olmayan kısmı da modern görünümlü, maraştan şikayetçi ama altyapıda yobaz ve rol yapanlardır. esnafı saygısız, umursamaz, ticaretten anlamaz "şunu indirebilir miyiz?" dediğinizde "almayacaksan indirmeyim" cevabını alabilme ihtimaliniz %95'tir. erkekleri tam bir hanzo, dolmuşçuları maraş otu denen uyuşturucuyu dudak aralarına atıp o kafayla yolda insanın üstüne üstüne sürer. merkez halkının üniversiteye ve üniversite öğrencilerine karşı nefreti vardır. evi özellikle erkeğe evi çok zor verirler. verseler de binbir şart koşarlar. komşuluk bağları tamamen dedikodu üzerine kurulmuş olup, fitne ve fesatlık için ellerinden geleni yaparlar. komşuların görevi öğrenci evlerine kimler geliyor onu gözlemek erkek evine kız girip çıkıyorsa kıza fahişe damgası yapıştırmak, eğer kız eviyse eve giren erkekleri rapor edip sanki kızlar evde fahişelik yapıyormuş havası vererek bunu yöneticiye ev sahibine bildirmektir. öğrencilik hayatınızda 4 yıldır aynı evde kalırsınız 1 gün olsun komşudan bir tas çorba dahi gelmez. hayat yazın 21.30, kışın 19.00'da biter. dükkanlar kapanır ve sokağa takım elbiseli, mutlaka bıçaklı(en iyimser yaklaşımla) hanzolar çıkar. kızlar yukarıda yazdığım saatlerden sonra evlere çekilir ve tüm caddeler serserilerindir. kız arkadaşınla sokakta dolaşamazsın gece. her kıza günde bir defa mutlaka laf atılmıştır. ara sokaklarda daha da ileri giden olmuştur. ayrıca da delikanlılıkta erkeğin yanında kız varsa o kıza bakılmaz. burada ilk başta kıza bakarlar taciz edercesine, sonra birde sana bakarlar meydan okurcasına. güçsüzsen yanında kız arkadaşına laf bile atarlar. geceleyin (yazın 21.30, kışın 19.00 dan sonra) bir kız sokağa çıkamaz çıkmaz. artı olarak gençleri namerttir. sessiz sedasız arkadan bıçağı saplarlar ve yok olurlar. bir de ekstradan insanın içini bayan gıcık eden bir konuşma ağızları vardır. bu ağız gayet kaba ve dışarıdan bir insanın zar zor anlayacağı bir ağızdır. herkes birbirine ede der üstelik bu lafı da çok gıcık bir şekilde söylerler. yolda birine bir yer tarifi sormaya kalktığınızda sert bir biçimde ben bilmiyim git başkasına sor cevabı alırsanız şaşırmayın. merkez insanı yobaz olduğu kadar odundur da. şehrin kendi halkı bile şehrini sevmez. hacı dersin seni dolandırır. orada ki, özellikle maraştaki hacılara güven olmaz. şehir içinde bar yoktur. cafe & bar tarzı yerlerde de içki içmek yasaktır. maraşın normal bir ilin statü ve mantalitesine gelebilmesi için herhalde bir 10-15 yıl gerekir. bütün bu tutuculuğa rağmen karaçarşaflı teyzelerin dilendiği ildir. ayrıca içkinin en fazla tüketildiği 2. il, kendi nüfusuna oranla, nüfusa kayıtlı en fazla fahişenin bulunduğu(33000) 1. il, ve yine nüfusa oranla en fazla pavyonun bulunduğu 1. ildir. şimdi sıra geldi maraşın güzelliklerine diyemiyorum çünkü maraşın dondurması hariç hiçbir güzelliği merkezinde bulunmuyor. civar ilçe, köy ve kasabalarına gidip gezmenizi ve ili terkederken maraşa uğrayıp, dondurma yiyip kendi memleketinize dönmenizi tavsiye ederim.