bugün
- anın görüntüsü17
- anneler günü12
- erkekler götünüze değil yaptığınız pastaya bakar28
- beni özlediniz mi doğru söyleyin15
- eloande ile evlenip sözlüğü huzura kavuşturmak29
- uludağ sözlükte yazmanın hiçbir anlamı olmaması24
- ismet gurbuz 202411
- türkiye den soğuma sebepleri21
- sözlüğe kız getirmek10
- 2024 eurovision şarkı yarışması12
- okul müdürü nasıl korunabilirdi16
- komşuyu arabanın arkasına bağlayıp sürüklemek8
- erkeklerin sadakatsiz olması13
- benim başörtüm var arabamı yanlış park edebilirim11
- can yaman erkekse sözlük erkekleri ne11
- bir erkeği cezbeden şeyler12
- fazla mastürbasyon yapan erkek9
- kimsenin okumadığı sözlükte yazar olmak11
- niyetin ciddi mi klişesi13
- uludağ sözlük kapatılacak11
- yorgun mermi8
- icardi1905'in sözlüğü bozması31
- karşı cinsi tavlamak için ne yaparsınız15
- libido düşmesi18
- 45 yaş üstü kadınların muşmulaya dönmesi10
- kızların yedek listesi9
- yazarların kız çocuğu olursa koyacağı isimler9
- cami tuvaletinin paralı olması14
- karşı cinse giyim önerileri15
- sözlükteki feyk hesap sahipleri tespit edilecek9
- evlilik yaşı kaç olmalıdır12
- dünya bandırmalılar günü16
- sözlükte artık kızlar teklif edecek8
- insan olmaya ceyrek kala'yı eloande den kapmak17
- platonik aşkın kalp kıran davranışları17
- eric bana9
- sözlük yazarlarının tatlıları13
radiohead yapmıs yıne dedırten guzel bır calısmadır.
two jumps in a week
i bet you think that's pretty clever don't you boy?
flying on your motorcycle,
watching all the ground beneath you drop
you'd kill yourself for recognition,
kill yourself to never ever stop
you broke another mirror,
you're turning into something you are not
don't leave me high, don't leave me dry
drying up in conversation,
you will be the one who cannot talk
all your insides fall to pieces,
you just sit there wishing you could still make love
they're the ones who'll hate you
when you think you've got the world all sussed out
they're the ones who'll spit at you,
you will be the one screaming out
don't leave me high, don't leave me dry
it's the best thing that you ever had,
the best thing that you ever, ever had
it's the best thing that you ever had,
the best thing you ever had has gone away
two jumps in a week
i bet you think that's pretty clever don't you boy?
flying on your motorcycle,
watching all the ground beneath you drop
you'd kill yourself for recognition,
kill yourself to never ever stop
you broke another mirror,
you're turning into something you are not
don't leave me high, don't leave me dry
drying up in conversation,
you will be the one who cannot talk
all your insides fall to pieces,
you just sit there wishing you could still make love
they're the ones who'll hate you
when you think you've got the world all sussed out
they're the ones who'll spit at you,
you will be the one screaming out
don't leave me high, don't leave me dry
it's the best thing that you ever had,
the best thing that you ever, ever had
it's the best thing that you ever had,
the best thing you ever had has gone away
$arkının eski bir demo kaydı da bulunur.Ama yeterince radiohead tarzına uygun bulunmadığı için bulunmamı$ ve yayınlamamı$tır.
güneşli bir havada söylediğimde sanki saygısızlık yapıyormuşum gibi hissettiğim şarkı.. yağmurlu havaların vazgeçilmezi..
aslında bir indie şarkısı olucak abisi olan şarkı gibi- ki bu şarkı fake plastic trees- ıskalamış. ama kendine saygı kazandırmış bu sayede, hani oturup "bir high and dry açayım" demiyorsunuz belki ama dinleyincede güzel oluyor. demek olabiliyormuş değil mi thom yokre, böyle şarkılarda yapabiliyormuşsun değil mi küçükken?
masumane bir yalvarış...
i now pronounce you chuck and larrynin de bir sahnesinde kullanılmış...
"it's the best thing that you ever had,
the best thing that you ever, ever had"
kısmı üstüne basa basa söylenebiliyorsa arkasından gelen
"don't leave me high, don't leave me dry" sözleri büyük bir hüzün yaratır.
i now pronounce you chuck and larrynin de bir sahnesinde kullanılmış...
"it's the best thing that you ever had,
the best thing that you ever, ever had"
kısmı üstüne basa basa söylenebiliyorsa arkasından gelen
"don't leave me high, don't leave me dry" sözleri büyük bir hüzün yaratır.
radiohead'in kastığı andır. herifçioğulları çok başarılı.
radiohead'ın the bends adlı albümünde yer alan şarkısı.
gece geç saatlerde ayık olmayan bir kafayla dinlenildiğinde ruha yaptığı etki bambaşka olan radiohead yapıtı. ardından fake plastic trees'de fena bir seçenek gibi durmuyor.
Gece gece üzülmeme, kafamı koltuğa yaslayıp öylece halıyı incelememe sebebiyet veren şarkıdır. Thom yorke un sesini duyduğum an ağlamaya başlayacağım yakında yeter artık radiohead!
Sonunda kı dont leave me high diyişine ölünen parça. Klibi aşırı derecede tarantino filmlerini anımsatır, sonuçta kahvaltı teması boru değil. Klip tarantino elinden çıkmış bile olabilir ciddiyim.
radiohead in en iyi parçalarından. edecek söz bulamadım yarım saattir düşünüyorum ama bu öyle böyle bir şey değil. dinleyin dinlettirin.
gecenin şarkısı olsun : it\'s the best thing that you ever had,
the best thing you ever had has gone away..
http://www.youtube.com/watch?v=BciOfJsqh7M
the best thing you ever had has gone away..
http://www.youtube.com/watch?v=BciOfJsqh7M
Ritmi ve akorlarıyla mutlu aşık çiftleri hatırlatan radiohead şaheseri.
Argoda uyuşturucudan kafayı bulmuş ama gram alkol almamış kişi anlamındadır. Özellikle Woodstock gençliği için kullanılır.
bir fake plastic trees olmasa da tadı damakta bırakan bir başka radiohead eseri.
güncel Önemli Başlıklar