bir ülkede bir futbol takımını en büyük yapan hangi anekdotlar ve başlıklar varsa türkiye'de hepsine galatasaray sahiptir.
almanya'da bayern'i, italya'da juventus'u en büyük yapan tüm detaylar, türkiye'de galatasaray'ındır.
en çok lig şampiyonu olan (24)
en çok yerel kupa şampiyonu olan (17)
en çok yerel süper kupa şampiyonu olan (17)
en çok şampiyonlar ligi'ne katılan,
şampiyonlar ligi'nde çok en çok puan toplayan,
şampiyonlar liginde en üst başarılara ulaşan (5 kez grup ikinciliği, 2 çeyrek final, 1 şkk yarı final)
uefa şampiyonluğu ve süper kupa, pastanın çileğidir. çünkü galatasaray zaten totalde de şampiyonlar liginde en başarılı olmuş türk takımıdır.
bir diğer önemli detay, türk futbolu 90'lı yıllara kadar avrupa futbolunda varlık gösteremeyen, ülke puanında ilk 30'a bile giremeyen, hiçbir dünya kupası ve avrupa şampiyonalarına katılamayan vasat bir futbol ülkesiyken, 1987'den itibaren galatasaray'ın önce jupp derwall ardından fatih terim ile yaşadığı yükseliş, hem kulüpsel hem de ülkesel bir süreçtir. bu nedenle galatasaray türkiye denince ilk akla gelen lokomotif marka takım olma özelliği taşır.
1997-2004 arası toplanan 104.000 civarı ülke puanının yaklaşık %70'ini tek başına galatasaray toplamıştır, türkiye 20. sıra civarında bulunduğu avrupa sıralamasında 7. sıraya kadar galatasaray önderliğinde yükselmiştir. avrupa kupalarına katılacak temsilci sayımız bu nedenle 1999-2000, 2000-2001 sezonlarından itibaren hızla yükselmiştir.
galatasaray bu rolüyle juventus'un da, bayern'in de rolünün üstüne çıkar. çünkü bu ülkeler zaten kaliteli futbol kültürü olan takımlardan oluşan futbol ülkeleridir. italyan futbolunda milan'ın da 1988-2000 arası mühim başarıları vardır, tek başına juventus lokomotifliğinden bahsedilemez. almanya'da bayern münih son 30 yılda ülkeyi sürklase etmiştir ancak gladbach, hamburg gibi devler zaten 70'li yıllarda da alman futbolunu taşıyordu. hiçbir ülkenin baş gedikli takımı büsbütün ülke futbolunda galatasaray kadar baskın bir rol oynamamıştır.
bu sebeple rakiplerin övgü ve üstünlük cümleleri enteresan spesifik detaylar veya suni gündemler üzerinedir daha çok. çünkü fundamental üstünlük ibarelerinin hepsi galatasaray'ındır.
fark ettiyseniz, rakipler futbolun yan detaylarıyla veya ıvırzıvır bir şeyle övünür, ya da galatasaray'ın başarılarına çamur atar. çünkü galatasaray onlara kıyas ve rekabet edilecek bir alan bırakmadığı için başkaca çareleri yoktur. tebrik etmek ve ilham almak, fanatik beyinlerle veya gelişmemiş toplumlarla bağdaşan bir davranış değildir.
1905 yılında, ali sami yen ve sınıf arkadaşları tarafından galatasaray lisesinin bir sınıfında, '' ingilizler gibi toplu halde oynamak ve türk olmayan takımları yenmek '' hedefiyle kurulmuş, profesyonel süper ligde en çok şampiyonluk kazanmış, hem futbol hem basketbolda avrupa kupası sahibi olan, türkiye' nin en başarılı spor kulübü.
3-2 yenildik ama 2-0 veya daha farklı yenilmekten iyidir. Rams parkta eler geceriz bunları. Kolay maç olmayacak elbet ama GS 2-0 dan sonra özellikle dişini gösterdi.
Avrupa fatihliği 2000 ve sonrasındaki bir kaç sene disinda yalan olmuş kulüptür.
Bugün young boys gibi sikindirik bir takima şu kadro ile yeniliyorsan gitme şampiyonlar ligine falan. Her Avrupa maçı sonrası aynı duygulari yaşıyorum, en iyisi buysa kalanları siz düşünün amk. Yazık.
Beşiktaş, hatayspor, young boys maçlarında rakibin girdiği ilk pozisyonda gol attığı kulüp. Cidden şans olmayınca, ne kadar zorlasan da olmuyor işte. Samsun’ un direkten dönen topu, verilmeyen penaltısı, antalya’ nın atılan oyuncusu derken “ keşke ben de beşiktaş şansına sahip olsaydım “ demeye başladım. Hayatım cidden çok farklı olurdu.
