Din, ahlak, modern kültür, felsefe ve bilim üzerine metafor, ironi ve aforizma dolu bir üslupla eleştirel yazılar yazmıştır. Nietzsche’nin kilit fikirlerini Apollon-Dionysos ikiliği, perspektivizm, Güç istenci, “Tanrının ölümü”, Üstinsan ve bengi dönüş oluşturur.
20. yüzyılda izleri görülen faşizm formatının savunucusu ve kadın düşmanı olarak nitelendirilmeye mahkum görüşlere sahiptir.
toplumda güçsüz bireylere hak verilmemesini savunur, halbuki kendi de toplumdaki güçsüz bireylerden olarak görülebilir. bir nevi çelişki insanıdır.
zamanında kaptığı frengiden çok çekmiş, hatta ilerleyen frengi ömrünün son yıllarında zihni rahatsızlığının da önünü açmıştır.
thomas mann ile birlikte almanca dilini muhteşem kullanan bir düşünürdür. yazdığı eserleri orijinal dilinde okuyabilmek için çok çok iyi seviyede almancaya hakim olmak gerekir, ama durum buysa, bu adamın müptelası olunur.
kendini en iyi ifade eden alman yazarı derler almanya´da bu adama. ben bu adamın yazdığı birçok şeyi okudum, çoğunu şehir kütüphanesinden ödünç aldım, çünkü orada tam orijinal baskılar var.
yazdıklarının hepsiyle aynı fikirde olmasam bile, fikirlerini ortaya koyuş biçimine hayran olduğumu belirtmeliyim.
Hayatını ve kendini bir yapıta dönüştüren filozof ama çokça şair. Nietzsche'nin hayatında gözden kaçan bir nokta vardır. Yaşadığı sağlık sorunları nedeniyle körleşme noktasına gelmektedir. Bu yüzden özellikle yazarken uzun cümleler son derece yorucu oluyordu. Okumasını ve yazmasını yasaklayan doktorlara rağmen vazgeçmedi bundan. Aforizmalar halinde yazmasının nedeni de budur. Hastalığı caymak için mazeret tahtına oturtmadı.
Yürüdükçe düşünen düşündükçe yürüyen bir filozoftur kendisi. Hava şartlarına aldırış etmeden günde 8-10 saat yürümesinden olacak ki şiddetli migren ağrıları uzun süre yakasını bırakmamıştır.
insan o kadar acı çekti ki, canlılar arasında yalnız o gülmeyi icat etti.
zerdüşt’ünde bazı hadisi şeriflere ve islam alimlerinden bazılarının sözlerine rastladığım filozof! üstün insan’ı adeta bir peygamber tarifidir; esaslı şüpheci, büyük mazlum. ölmeden evvelki son hâli beni hüzünlendirir; sağanak yağmur altında bir faytoncunun ölesiye kırbaçladığı iki büklüm hale gelen at’a sarılmış ve hüngür hüngür ağlamıştır! ıstırabın çocuğu...
Niçe için tanrıyı öldürdü demek veya ateist sevinci içinde niçe için övgüler düzmek ya da Fundamental kin ile niçe'ye küfür etmek, bu söylemi teolojik bir tabir olarak algılamak; en hafif tabirle cahillik diyeceğim.
Yazılanlara bakınca bu cehaletin artık aptallık boyutuna vardığını görünce sinirlenmemek el de değil.
yazdığı almanca metinler gramatik olarak çok iyidir. kendi dilini en iyi kullanan alman yazarların, belki de birincisidir...bir digeri de thomas mann´dır...kendini ifade ediş şekli onunla aynı düşünceye sahip olmayan insanları bile ona hayran bıraktırır...