Bir ortaokul çocuğundan korkan kokuşmuş Avrupa ülkesi. Sizin kuyruk acınız bin yıl geçse de dinmez. Türk'ün selamından bile korkuyorsunuz kansız Köpekler.
Türk düşmanlığı yapar, terör örgütlerini desteklersin,
kralının götünü kanuni kurtarır bunu unutur, bilmezsin,
birleşmiş milletleri toplantıya çağırır kınamaya çalışırsın,
soysuz mazine bakmaz 5000 yıllık türk devletini tehdit edersin.
ama Türkler gelir başkentinde koyar,
asker selamını verir, uykuların kaçar. https://galeri.uludagsozluk.com/r/1918614/+
Bu da tüm Avrupa'ya kapak olsun.
Sizin karşınızda çağ açıp çağ kapayan bir millet var.
Haddini bil soysuz fransa...!!!
faşist insanların yaşadığı ülke. ingilizce bilir konuşmazlar. aşırı kabalardır.
ingilizce konuşursun "fransa'da fransızca konuş" diye terslerler. gelen çay soğuktur, söylersin kafana fırlatmadıkları, seni dükkandan kovmadıkları kalır.
ikinci dünya savaşı esnasında acınacak durumda düşmüş memleket. hitler'in orduları karşısında o kadar zaafa düşmüştür ki geçilmez diye düşündükleri sedan bölgesinden motorize nazi güçleri adeta ellerini kollarını sallaya sallaya geçmiştir. halbuki fransızlar kendilerine o kadar güveniyorlardı ki bu bölgeyi iyi tahkim etmemişler, güçlerinin önemli kısmını majinot hattının kuzeyine çekmişlerdi. hitler orduları o bölgeye ilerlerken fransız kuvvetleri silahlarını terk edip kaçmak durumunda kaldılar. fransız tarihi için utanç dolu sayfalar da bu ara başlamış oldu. "şanlı" fransız ordusu 23 gün direnebilmişti. ulusal kahraman mareşal petain ve laval teslim oldular. teslimiyetçiliklerini almanlar ile işbirliğine kadar vardırdılar. hitler birinci dünya savaşının intikamını çok ağır alıyordu. hitler büyük savaş sonrası almanlara imza ettirilen ateşkesin yapıldığı treni müzeden getirtip aynı fransızların yıllar önce yaptığı gibi aynı yerde, aynı masada, aynı trende fransa'nın kayıtsız şartsız teslimiyetini imzalattı. ülkedeki her çeşit silah, evrak almanların emrine verildi. fransızların deniz gücü almanların eline geçmesin diye bizzat kendi müttefiki ingiltere tarafından bombalamaya başladı. fransa'nın artık hiçbir şeyi kalmamıştır. tarihçiler artık uzun yıllar iddia edildiği gibi büyük bir "resistans"ın da olmadığını iddia ediyorlar bugün. o devrin bir gözlemcisi o günleri şöyle anlatıyor:
"Düşman eliyle ordusunu", "dost eliyle donanmasını", "kendi evladı bir mareşalin eliyle manevi niteliklerini yitiren fransa'nın kazanacağı hiçbir şey kalmadı artık."
Fransa tarihi adete işçi sınıfı ile burjuvazi savaşıdır.
işçi sınıfı haklarını alabilmek ve koruyabilmek için çok kanını dökmüştür.
Bu yüzden Fransa'da çalışma saatleri haftada 35 dir.
Asgari ücretli her çalışan kira yardımı ve çocuk yardımı alır.
Eğitim ücretsizdir.
Sağlık ücretsizdir. Bizdeki gibi acil de 3 saat sıra beklemezsiniz.
avrupa insan hakları mahkemesinin Calais kentindeki göçmen kampında tek başına kalan 12 yaşındaki Afgan kökenli Jamil Khan'ı koruyamadığı için 15 bin euro cezaya çarptırdığı ülke.
Peynir ülkesi desek abartmış olmayız.
Kaç çeşit peynirleri olduğu tartışma konusu ki, bu rakam 300 den başlıyor.
Tabi ki peynir olursa şarap da olur ve şarap için hatırı sayılır bir katkısı olan ülke.
Yok üretim kalite açısından değil, adamlar şarap kültürünün kitabını yazmış.
18. Yy dan itibaren türkiyenin en çok kültür alışverişi yaptığı ülke. Batılı olacaksak fransızlar gibi olalım demiş atalarımız ama onları taklit etmekten öteye gidememişiz, herkes iyi fransızca konuşma yarışına girmiş, erkeklerimiz ve kadınlarımız fransızlar gibi giyinip, fransızlar gibi yemek yemiş sonunda beyoğlunda kendimize küçük bir paris yaratmışız. Bunun dışında türkçe ve fransızca da birbirinden beslenme açısından oldukça hareketli dillerdir, diplomatik ilişkiler açısından da ülkemizin geçici elçilik açtığı ilk devlet olmuştur fransa. Dilleri bana göre dünyanın en estetik dilidir.
