mavi ve yeşilin dans ettiği en güzel yerlerden biri. ne yazık ki vizyonsuz insanların rantına kurban gitmektedir. doğal güzelliklerimizin korunması için çok katı kurallara ihtiyacımız var. bu toplumda henüz bu bilinç oluşmadı. eğer zamanında harekete geçilmezse, iyice tahrip edilebilir. ülkemizin her yeri ayrı güzel, fakat insanımızın her biri aynı güzellikte değil ne yazık ki. doğal güzelliklerimizi korumamız gerektiğini ne zaman anlayacağız...
takriben 150 kiloluk bir ablaydı fethiye, ahşap evde tek göz odada tek başına kalan...
şarkıcı esengül'e benzetirlermiş gençliğinde.
ben çocuk aklımla 3-5 sokak ötedeki marangoz fethi abiyle aralarında alaka kurmaya çalışsam da, bir sonuç çıkartamazdım.
kimi kimsesi olmadığından komşular alakadar olurdu o dönemler.
bayramlarda mahalleli mutlak ziyaretine gider ve çıkmaz sokakta o biçim ikramlar yapılırdı tüm sokağa...
bir ton telaşe, bir ton hazırlık....halen de anlam veremiyorum o cümbüşe!
anlamı neydi orada o derece ikramların, öylesi samimi bağlılığın, bilinmez.
öldü gitti, yıllar yıllar oldu.
fethi abi de 90ların sonuna doğru beyoğlunda kendiyle alakası olmayan bir sokak kavgasında kimvurduya gitti.
rahmet olsun....
Adım gibi her sokağını her köyünü bildiğim tek yer. Kelimeler kifayetsiz.. anlatılamaz yaşanılır.. ama artık yaşanılacak gibi değil. Canım Fethiye sen bu hallere nasıl düştün.. sana gelmek için eskiden gün sayıyordum. Şimdi ise insanların olamayacağı zamanları seçmekle uğraşıyorum.
Aṣırı ticarileşmiş tatil yöresi. Halkın ücret ödemeden girebileceği düzgün plaj kalmamış, her yeri birileri parsellemiş. Ücretsiz olan bir iki yer de tırt.
Bu temmuzda Fethiye ölüdenize gitmiştim. Hava çok sıcak, denize giriyorum şu hamam gibiydi. Bir daha gitmem.sarozda Ege'de denize girmek mis. Keko da yok burada. Deniz hem serin hem tertemiz.