tamamiyle eğlence için yaratılmış, sabahlara kadar insanların sokaklardan eksilmediği alkolün dozunun kaçırıldığı zaman, rock parçalarda kendinden geçerken, kafayı masaya koyup kaşını dahi yarabileceğin ama ona dahi gülümseye bilip arkadaşlarının haftalarca yarılmasına neden olabileceğin bir şehir.
anadolu ve osmangazi üniversitesi çıkarıldığında geleneklerini kaybetmemiş küçük bir anadolu şehri olabilecekken, bu üniversiteler sayesinde bambaşka bir hava edinen, belediye başkanı yılmaz büyükerşen' in önemli katkılarıyla ışıl ışıl parlayan bir metropol olma yolunda ilerleyen, farklı bir anadolu şehri.
türkiye'de insan haklari diye bir kavramdan söz etmenin imkansizliginin en buyuk kanitlarindan biri burasi. sabahin 7'sinde* kargalar bokunu yemeden firliyorum yataktan. mahallenin yarisi filan havaya uçtu diyorum uyku sersemligiyle. arabalarin alarmlari ötüyor. tüm sinirim altüst oluyor haliyle. nasil diyorum ya? bu kadar alcaktan bomba yüklü bir jet. dersime konsantre oldugum bir anda 5 tanesi ayni anda evimin tepesinden geçiyor. bir alisveris merkezine, bir pazara, bir fakülteye düsse bu uçaklar ne olacak? nispeten daha özgür bir yer burasi ve sanirim bazilarinin hiç hosuna gitmiyor bu durum.
yarım saat otogarında beklemek zorunda kaldığım ve bu insanlar bu uçak sesinde nasıl yaşıyorlar diye merek ettiğim ve "insan bu..alışkan varlık" dediğim ama "insan bu gürültüye de alışır mı be" diye şaşırdığım şehir.
yasayanlar bilir. kediler damdam dama atlarken havada donup kalırlar soğuktan. uçak sesi kulaklarını patlatacak gibi yükselir bazen. porsuk ta sular çekilir, elalemin boku meydana çıkar falan...
ama kızı erkeği gecenin bir yarısı rahatça dışarı çıkıp dolanabilir, möğürebilir.
yerli holiganlar oldcity derler falan.
gecenin bir yarısı tantuni yemeğe cıktıgımızda hızımızı alamayıp ' uyaaaannn hadiii olddciittttyyyy ' diye bağırdıgımızda zopaynan kovalanmıştık o ayrı. eşşeklik bende. öküz müyüm neyim.
kışın terkedilmesi gereken yer. düzlük araziye kurulduğu için öyle bir eser ki soğukta adeta kurursun. resmen sümüğün donuyo olm, bizzat yaşadım.
güzel kız sayısı izmir klişesini yıkacak derecede artış gösteriyor.
hamamyolu dışında doktorlar ve adalara hiç bir şekilde abazan tipler uğramıyor. uğrasa bile kızların 'ıyyy şuna bak' tepkilerine maruz kaldıkları için yuvalarına, hamamyollarına geri dönüyorlar bir bir.
doktorlarda gezmenin güzelliği paha biçilemez. köprübaşından boyner e hatta espark a uzanan o yol 45 defa dolaşılsa yine bıkılmaz.
vakti zamanında gidip gördüğüm, sevdiğim güzel şehir.
- insanları çok sıcak ve candan.
- eskişehirspor süper ligden hiç düşmesin! seviyoruz onları.
- şehir güzel, günden güne daha da derli toplu oluyor.
- çiğ börek bir mucize.
- ya bana denk geldi, ya hep öyle ama bir hayli sanatçı vatandaşı var. sokakta gezen, çay içerken sohbetinize sokulan, sıradan insanlardan bahsediyorum. şehri güzel yapan en önemli etkenlerden birisi de bu.
- yerel basın, bundan 8-10 sene evvel, anadolu'nun diğer yerel basınlarına göre daha ilerideydi ve şehirde etkindi.
- yunus'un memleketi...
yarın okuluma gitmek için ayrılacağım şehrim çok özliycem keratayı
Kıymeti bilinmesi gereken nadir şehirlerden biridir.
her gittiğimde oh be dünya varmış dedirtir bana.
porsuğun kenarına yapay plaj yapılmış şehir. 350 metre boyunca bayağı bildiğin kumlu plaj. şezong da koymuşlar. belediye başkanını buradan tebrik ediyorum.
ayrıca içinden nehir geçen şehirlerin dönüp eskişehir'i incelemesi lazım. bundan 15 sene evvel buram buram pislik kokan porsuktan bugün ne duruma gelindi.
içinden nehir geçen şehirler diyorum, güzel şehirlerdir.
hayatında sadece iki gün duranların bile durduğu süreden daha fazla etrafa anlattığı fakat çocukluğundan beri orada yaşayanların hakkında tek kelime etmediği garip şehir. çok çabuk alışır, geç sıkılırsınız fakat sıkıldığınızda da görmek bile istemez hayatınızın hatasını yapıp başka şehire lisans eğitimi almaya gidersiniz. çok ararsınız, çok...