içimde var olan küçük çocuğun ve bütün kız çocuklarının günlerini kutluyorum. sadece bir gün değil 365 gün kızlar günü olmalı. onu yapma, bunu yapma, şu yasak, bu yasak gibi saçma sapan söylemlere aldırmadan dilediğiniz gibi yaşayın. çok güçlü olduğunuzu ve her şeyi başarabileceğinizi asla unutmayın.
yılın 365 günü bizim kızçelerimizin günü.
ne güzel bir duygu kız babası olmak.
doğduğu günden bugüne kadar geçen 12 sene boyunca kızım hep bana düşkün oldu.
e haliyle ben de ona.
sanırım 48 saat görmezsem yatağa düşerim, hasta olurum. o derece.
bazen şehir dışına çıkıyorum, kalıyorum, ama en fazla bir gece.
aklım çıkıyor onu göremeyince...
kız çocukları ile babaları arasında tarifi mümkün olmayan bir bağ var işte.
ben 12 senedir bunu bizzat yaşıyorum.
iyi ki varsın kızçem...
hep var ol. bütün kız çocukları var olsun, mutlu olsun.
biz babalara düşen görev onları mutlu etmek, mutlu bir dünyada yaşatmaktır.
"Annesinin karnına düştüğünde ömrünce başına neler geleceğini bilseydi kız çocukları, doğmaya heves ederler miydi? Daha doğmadan başlayan ayrımcılığın ihtiyarlıkta da soluğunu enseden çekmeyeceğini görebilseydi, oradan çıkmak isterler miydi?
Yerkürenin dört bir bucağında milyonlarca kız çocuk, dünyaya geldiğine pişman, çilesini dolduruyor. ihmal ve istismar ediliyor, ayrımcılığa uğruyor, türlü türlü şiddete maruz bırakılıyor, değersizleştiriliyor, yok sayılıyor ve yok ediliyor.
Yani, evlendiriliyor, zorla çalıştırılıyor, cinsel ilişkiye zorlanıyor, eve kapatılıyorlar. Eğitim hakları ellerinden alınıyor, çalışmalarına izin verilmiyor, oyun ve eğlence nedir hiç bilmiyorlar.
Onlar, bu gezegenin yitik kızları. Bazıları şanslı doğuyor, bazıları kader diye öğretileni ters yüz etme gücü buluyor, yani bazıları kozasını aşıyor, bazıları ise yedisinde de yetmişinde de o kaderin ağında sürüne sürüne, hiçbir zaman kıramayacağı bir kabuğu aşındırmaya bile gücü yetmeden, ağır ve mutsuz ölüyor.
Bir yandan gelecekte ebeveynin bakımını üstlensin diye kız çocuk sahibi olmayı arzu edip, diğer yandan oğlanı bulmak için ihtiyaç fazlası üretime geçen ailelerin ikiyüzlülüğünü sorgulamıyorsak; kızlarını kendi evlerinde misafir olarak gören, illa ki evlenip gitsin de şu namus yükü üzerimizden kalksın diye dualar eden ailelerin ahlakına bir çift sözümüz yoksa; ‘kızlarımızı sevelim, koruyalım, onlar bizim geleceğimiz’den öteye geçemeyen ‘politika’ kız çocukların da çocuk olduğunu kavrayamadığı için onlara kafesteki kuş gibi davranıyorsa ve politik bir acı olarak hükümetin tek yapabildiği buysa… Bırakalım yitip gitsin kız çocuklar. El kadarken dövülüp sövülerek, tanımadıkları adamlara satılarak, olmadı yakılarak, bedenleri kadar ruhları da yağmalanarak yaşamaktansa hiç olmayı yeğlerler."
https://galeri.uludagsozluk.com/r/1205972/+
Bu acilara bi son verelim. Farkindalik yaratalim. Bugunu kizlarimiza, arkadaslarimiza, sevgilimize, ailemize tanitalim,hatirlatalim. Bugun %98i ataerkil olan dunyada 2. Sinif insan muamelesi goren kiz cocuklarinin gunu. Gelecegin annelerinin gunu. Onlari guzel yetistirelim. Bilincli anne, bilincli toplum demektir.
Not : hediye istemiyoruz. Biraz farkindalik yeter.
Yıllardır kız çocuklarını satan, tecavüz eden, yük olarak gören, hayatın her alanında ikinci sınıf insan muamelesi yapan canım ülkemde kutlanmasını bırakın lafının bile edilmesi en büyük riyakarlıktır.
Kız çocuğumun gününü kutlarsam oğluma haksızlık olur , erkek çocukları günü var mı bilmiyorum. Hele ki savaş ortamında içimden paylaşım yapmak gelmedi. Kizi erkeği yok allah bütün çocuklarımızı korusun.
Müslüman bir ülkede bu günü kutlamak çok saçma. Müslüman toplum kız çocuklarını diri diri toprağa gömer. Mümkünse kız çocuklarını müslümanlardan saklayın. Gömmeselerde tecavüz ederler.