can yücel

entry1111 galeri48 ses2
    728.
  1. Seneler geçsin, sen beni bil, ben seni bileyim istiyorum.
    Benim olduğu kadar dostlarının,
    Dostlarının olduğu kadar benim ol istiyorum.
    Nice sıkıntı ve zorluk yaşayıp anlatalım.
    Yaşayalım ki, öğrenelim hayatı ve destek çıkmayı.
    Birbirimizin omuzlarında ağlamalıyız.
    Paylaşmalı ve beraber sıkılmalıyız.
    Öyle ki, yalnız sıkılmak sıkmalı bizi.
    Güzel günlerimizi, evimizde bir şişe şarap ve pijamalarımızla kutlamalıyız.
    Ya da bazen dostlarla ucuz biralar içerek...
    Böylece yaşamalıyız işte.
    Sonra çocuğumuz olmalı,
    Düşünsene senin ve benim olan bir canlı.
    Geceleri ağladıkça sırayla susturmalıyız.
    Sen arada mızıkçılık yapmalısın ve ben söylenerek almalıyım sıranı.
    Yorgun olduğum için yemek yapmamalıyım, söylenerek yumurta kırmalısın.
    Hava soğukken birbirimize sıkıca sarılıp yatmalıyız.
    Zaman su gibi akıp giderken, her şey yaşanmış bir hayatımız olmalı.
    Her şeye rağmen hiç bıkmamalıyız birbirimizden mutlu da olsa, kötü de olsa, yaşadığımız günler bizim günlerimiz olmalı.
    Saçlara düşünce aklar, ya da gidince aklar, çocukları güvence altına alıp gitmeli bu şehirden.
    Kavgasız, her sabah cinayetle uyanılmayan, sessiz bir yere gitmeliyiz.
    Geceleri balkonda denizi seyredip, sandalyelerimizde sallanmalıyız.
    Eve gelip benden kahve istemelisin.
    Çocuklar gelmeli ziyaretimize, geçmişteki hareketli günlerimizi anımsamalıyız.
    Ben, 'Bey' demeliyim sana, sen de 'Hanım'.
    Öyle sevmelisin ki beni bu yazdıklarım korkutmamalı seni.
    Tebessümler açtırmalı yüzünde.
    Bir gün bu hayatı bırakıp giderken, sadece mutluluk olmalı yüzümüzde.
    Birbirimizi sevmenin gururu olmalı her şeyde....

    CAN YÜCEL
    4 ...
  2. 727.
  3. çok hastayken hastanede ziyaretine gittiğim şair. şair olmak böyle bir şey herhalde dedirtmiştir bu dostcağızınıza şu olayla;

    c-can yücel
    k-karısı

    k-nasıl oldun, ağrın var mı ?
    c-seni seven yerim ağrıyor (kalbini kastederek)
    1 ...
  4. 726.
  5. demirağları attık suya, otomotiv bir voli vurmaya, çağ atladık atlıyoruz derken, geri vitesle dalıyoruz orta çağa...
    0 ...
  6. 725.
  7. türk edebiyatının yaramaz çocuğu. dili çok sivri ve çok da argo kullanan bir üstad. küfür etmeden hayat anlatılmaz düşüncesini benimsemiş, kurban olunası şair. haa ayrıca ilk başlarda çevirmenlik yapmıştır siyasi kavgaların ağır bastığı dönemlerde kimsenin çevirmeye cesaret edemediği kitaplar çevirmiştir. shakespeare'ın ''to be on rot to be...'' cümlesini ''bir ihtimal daha var o da ölüm mü dersin'' olarak çevirdiğinden dolayı baya bi tepkiyle karşılaşmış, kendini ''o shakespeare dennen o.çocuğu yazsaydı, o da aynı şeyi yazardı.'' diyerek savunmuştur.
    0 ...
  8. 724.
  9. üstad.
    her haline, her tavrına, her dizesine hayranım.
    ve yeni yetmelerin facebook statüsü yapıp durmalarından, hele hele incicilerin otu boku can yücel ismiyle yayınlamasından nefret eder haldeyim.
    1 ...
  10. 723.
  11. facebook yok iken okuyordum (ne facebook'u internetim yoktu hatta) facebook çıktı, internetim oldu ve bu amcamızın şiirleri salak tiplerin dillerine pelesenk oldu hala okuyorum. ne olmuş yani iki üç gerizekalı can yücel paylaşınca can yücel can yücelliğinden bir şey mi kaybetti? iyidir can yücel popülizm yutsa da iyidir yutmasa da iyidir. bu hevesleri de geçer elbet.fazla üstlerine gitmeyin davarların bırakın tatmin olsunlar... *
    1 ...
  12. 722.
  13. özlenilen, kimi şiirlerine kapılıp gitmemenin mümkünatı olmayan şair.
    0 ...
  14. 721.
  15. sözleri kimlerin dillerine düştü görseydi çok yeni küfürler duyabilirdik kendisinden.
    1 ...
  16. 720.
  17. klasik türk kızının söyleyebileceği herşeyi söyleyip facebookta paylaşıldığında altına ismini yazdırmak için doğan kişidir.

    (bkz: cn ycl)
    0 ...
  18. 719.
  19. rakı sofrasında susulmaz arkadaş,
    hıçkıra hıçkıra ağlayacaksın..
    arınacaksın gururundan, paşa gibi.
    şerefe ulan diyeceksin şerefsiz dünyaya inat şerefimize,
    kırar gibi tokuşturup kadehleri,
    gırtlağınla seviştireceksin meyleri..
    gömeceksin kendini şişelerin dibine, ölür gibi içeceksin!
    öleceksin arkadaş..
    oturtacaksın karşına geçmişini,
    güle güle küfür edeceksin...
    unutacaksın, unutur gibi içeceksin !

    "içiyorsan rakıyı öve öve,
    söve söve kusacaksın ne varsa içinde.."

    can yücel
    2 ...
  20. 718.
  21. rahmetliden özür dileyerek bir deney yapayım istedim. hiçbir yazdığımı beğenmeyen facebook arkadaşlarım şu şiirin altına can yücel yazınca beğeni yağmuruna tuttular:

    rapunzel kibrit satar
    pinokyo dağda yaşar
    bu masal dünyasında
    herkes birini oynar

    can yücel

    Tekrar söylüyorum basit bir dünyada yaşıyoruz. en azından insanları öyle..
    3 ...
  22. 717.
  23. hayattan aldığım en büyük ders: "sevgisiyle karşında sapasağlam duramayan birine, asla yaslanmayacaksın"
    can yücel
    2 ...
  24. 716.
  25. Sevdiğin kadar sevilirsin diyerek umutlandıran ama asla gerçek olmadığını bildiğimiz dizeleri bize ezberlettiren şairdir.
    1 ...
  26. 715.
  27. “sen şimdi yazdığım şiirleri kendi üstüne alınıyorsun değil mi sevgili?
    sana kafiyeli cümleler fazla gelir!
    satır aralarındaki boşluklarda oyala kendini.”

    can baba
    3 ...
  28. 714.
  29. mükemmel bir şiir tercümanıdır. şiirleri baştan yazar. şiiri orijinal dilinde ve bir de can yücel tercümesinde okuduğunuzda, türkçesini daha çok beğendiğinizi farkedersiniz. o şiir baştan yaratılmıştır. aynı anafikre sahip, farklı tamlamalarla zenginleşmiş ve "bu dilin şiiri" oluvermiştir.

    alla'sen söyle nedir aşkın aslı astarı tercümesinde

    "when it comes, will it come without warning
    just as i'm picking my nose?" u

    "gelsin ya, nasıl, pat diye gelir mi dersin
    burnumu karıştırırken tatlı tatlı"

    olarak çevirmiştir.

    o "tatlı tatlı" kısmı, işin sanatıdır. püf noktasıdır, her şeyidir işte. tadı tuzudur.

    hastasınız.
    0 ...
  30. 713.
  31. utanılacak bir şey değildir ağlamak,
    yürekten süzülüp geliyorsa gözyaşı eğer.

    can yücel.
    0 ...
  32. 712.
  33. annesi küçükken ağzına biber sürmüş ancak bir b... yaramamış yazardır.
    0 ...
  34. 711.
  35. ne güzel de demiş can baba;

    “Susurluk” ismi su sığırından geliyor
    “Manda” demek yani
    3 Kasım 1996`da
    Susurluk yolunda
    O iblis Mercedes`in
    Masum kamyona çarpmasıyla
    Gazi tarafından vaktiyle
    Vaktinde sittir edilip de
    Sonradan harimimize
    Sinsi sinsi sokulan
    Manda var ya
    işte o MANDA göle sıçtı

    CAN YÜCEL - BENZETMEYi BENZETME
    2 ...
  36. 710.
  37. piçlerin dünyasında tüm onuruyla, başı dik duran güzel insan.

    aşkı, uyanınca yaşamaktan önce aklına sevdiğinin gelmesi diye anlatır.
    2 ...
  38. 709.
  39. 708.
  40. daha geçen gün datçadaki mezarı kim olduğu anlaşılamayan mahluklar tarafından parçalanmış yurdumuzun en iyi şairlerinden olan kişi. mevzu da vasiyetinde olan mezara şarap dökme hadisesi yüzünden olmuş.
    1 ...
  41. 707.
  42. tip itibari ile bana benzeyen şair. beni andırıyor.
    2 ...
  43. 706.
  44. --spoiler--
    Neden hayatında biri yok diye soranlara:
    Hani bazen durakta belli bir otobüsü beklersiniz ya; on dakika, onbeş dakika, yirmi dakika beklersiniz gelmez. Bu arada başka alternatiflerde geçer ama binmezsiniz. Ne de olsa "beklemişsinizdir o kadar" boşa gitsin istemezsiniz.
    Sormayın artık bana. Herhangi biriyle değil, be...klediğime değecek; olanla devam etmeliyim bu yola.
    Durakta yaşlanmak olsa da işin ucunda...
    --spoiler--
    1 ...
  45. 705.
  46. madem can yücel, çok kişiyi sevgili yapmıştır, o sevgiye dayanak oluşturması için şu sözü yazmak gerekli oldu: "ne kadar yalansız yaşarsak o kadar iyi"
    0 ...
  47. 704.
  48. Mezarının bir takım beyinsizler tarafından tahrip edilmesinden tam 2 gün önce kendisini ziyaret etme fırsatı bulmuştum. ilk önce, son yıllarını geçirdiği Eski Datçadaki o meşhur yarım kalan şarabının olduğu kahvehaneyi ziyaret ettik. Şairin dudak izi dahi bardakta öylece kalakalmış. Kahvehanenin duvarlarında Can Babanın bir dolu fotoğrafı... Yarım kalan şarap şişesinin ve bardağın konulmuş olduğu küçük bir camekanın üstünde şairin heybetli bir büstü bulunuyor. Bu büstün hemen üstünde ise karakalem bir Can Yücel portresi size doğru dik dik bakıyor.

    Sonra çıkıyorsunuz kahveden, taş evlerin arasındaki daracık yollardan geçiyorsunuz. "Delice yaşamak isterken ölmeyi özletecek" güzellikte bir mezarlık çıkıyor karşınıza. Yeşil ve çiçekler sarmış her tarafı. Can Babanın mezarı hemen dikkat çekiyor zaten bu yeşilliğin içinde bembeyaz parlayarak. Ana rahmini ve içindeki cenini temsil eden yuvarlak bir mermer*...Bu mermerin hemen altından başlayıp toprağa kadar ulaşan bir küçük ark... rahime giden döl yolunu temsil ediyor. Şairin her ölüm yıl döneminde gelenekselleşen mezara şarap dökme ritüeli bu küçük arkta gerçekleşiyor. Mezarın sanatkarı tanıdık bir isim: Mehmet Aksoy...Hani şu Kars'taki ucube(!) adlı eserin heykeltraşı.

    mekanım datça olsun diyen birine de böyle bir coğrafyada ölmek yakışırdı. Şairin çok sevdiği ve evinin bahçesinin her yerine doldurduğu günbatımı çiçekleri ise şimdilerde mezarını süslüyor.
    4 ...
© 2025 uludağ sözlük