diyelim yağmura tutuldun bir gün
bardaktan boşanırcasına yağıyor mübarek
öbür yanda güneş kendi keyfinde
ne de olsa yaz yağmuru
pırıl pırıl düşüyor damlalar
eteklerin uça uça bir koşudur kopardın
dar attın kendini karşı evin sundurmasına
i̇şte o evin kapısında bulacaksın beni
diyelim için çekti bir sabah vakti
erkenceden denize gireyim dedin
kulaç attıkça sen
patiska çarşaflar gibi yırtılıyor su ortadan
ege denizi bu efendi deniz
seslenmiyor
derken bi de dibe dalayım diyorsun
i̇çine doğdu belki de
i̇şte çil çil koşuşan balıklar
lapinalar gümüşler var ya
eylim eylim salınan yosunlar
onların arasında bulacaksın beni
diyelim sapına kadar şair bir herif çıkmış ortaya
çakmak çakmak gözleri
meydan ya taksim ya beyazıt meydanı
herkes orda sen de ordasın
herif bizden söz ediyor bu ülkenin çocuklarından
yürüyelim arkadaşlar diyor yürüyelim
özgürlüğe mutluluğa doğru
her işin başında sevgi diyor
gözlerin yağmurdan sonra yaprakların yeşili
bi de başını çeviriyorsun ki
yanında ben varım.
gitmeni asla istemediğim halde
buna mecbur olduğunu görmek
ve sana bunları söylemeden
git artık demek
beni ne kadar çabuk unutursan, o kadar çabuk
kavuşacaksın mutluluğa
demek sana nede zor
seni görmemek ve belki yıllar sonra
karsılaştığımızda
bana bir yabancı gibi bakmanı istemek senden
yeni bir sevdayı yasakladığım kalbime söz geçirmek
1926 yılında istanbul'da doğdu. Cumhuriyetin ilk yıllarında milli eğitim bakanlığı yapmış olan Hasan Ali Yücel'in oğludur. Ankara dil tarih coğrafya fakültesinde latince okudu. bunun yanı sıra çevirmelikte yaptı. askerliğini Kore' de yaptı. BBC'nin Türkçe bölümünde spikerlik yaptı. son zamanlarda istanbul'a yerleşerek çevirmenlik yaptı ve şiirler yazdı. Süleyman Demirel'e hakaret ettiği için yargılandı.12 ağustos 1999'da ölen şair çok sevdiği Datça'ya gömüldü.
kirli sakalının yüzünde bıraktığı olgunluk duygusunu, aşkla, sevgiyle ve özlemle harmanlayıp şiirine yansıtan, gelmiş geçmiş en iyi türk şairlerindendir.
"öyle bir seveceksin ki, yüreğinden kimse ayıramayacak. ve öyle birini seveceksin ki, seni gözleriyle bile aldatmayacak "
diyen güzel insanın gün itibari ile ölümünün 12.yılı :(
12 ağustos 99 yılında aramızdan ayrılan can yücel, ölümünün 12. yılında.
bana şiiri sevdiren adam. o ölümsüz şiirleriyle büyüleyen yüce(l) şahsiyet.
'' yazılmış şiirin üstüne koyduğum somun.
sözcükler ekmeğin lokmaları gibi.
ben size lokmalardan kurulmuş bir şiir veriyorum.
yiyin, bana şükredin, küfredin! ''
doğru bildiklerinden şaşmamış, öyle yaşamış ve öyle göç etmiş şair, insan, kalem erbabı.
kendisine bir şiir de ben armağan edeyim:
baba sırtını verdiysen datça tepelerine
sığmazdı anlatacakların kelimelerine
kara kalem, belki bir silgi ve beyaz bir sayfa
merak etme sen, memleket aynı, hala aynı tayfa!