gerçek bir savaşta ne ekranın üstünde nerede bulunduğunuzu gösteren bir radar, ne sağ alt köşede mermi sayısını, sağlık durumunu gösteren bir gösterge, ne de ortada nişan almanızı sağlayan bir nokta olmayacaktır. bu da hayatın acımasızlığa bir örnek olabilir...
araba kullanmak ogrenilebilir akabinde her hafta bir kaza yapilir en iyi ihtimalle, sigortaciyla kanka olursun.
araba babaninsa bol bol tekken de oynaman gerekir ki nasil dayak yenildigini ogren.
tetris - her zaman uzun cubuk gelmez, diger yamuk semboller icin tedbiri bastan almak gerekir.
süper mario- her mantar kafali disi prenses degildir.
counter strike - her defasinda counter olunmaz, arada terör de olunmalidir.
street fighter - bu oyundan cok sey ögrenilebilinir:
1) cok oynarsan cok paran gider, eve dönüs yolundaki cikolata alip senin yemen gerekirken, bu oyun yer.
2) oyunu cok ciddiye alip küfredilmemeli, yine bu oyunu sizin gibi ciddiye almis daha cüsseli biri tarafindan dayak yiyebilirsiniz. üstüne de bir aduketle beraber; secmis oldugunuz kahramanin dayak yedikten sonraki halini siz de gercekte alarak, kahramaninizin neler hissettigini daha iyi anlarsiniz.
topraklarınızı almak isteyen düşmanlara direnirken;
asker basmanız, bu askerleri ve köy halkını doyurmanız, köylerinizi geliştirmek için üretim seviyelerini - gerekli bina (çalışma alanı denebilir) seviyelerini - köy halkının vatan sevgisi ve kültür puanını artırmanız gereklidir.
tüm bunları yapmazsanız toprağınızı kaybedersiniz, yapmak içinse altın gereklidir... altın için para vermelisiniz... kime... oyunu hazırlayanlara.