3 bölümden oluşan seri. Genel olarak ilk film en fazla beğeni toplayandır.
Genç Martin McFly, dost olduğu hafif "uçuk" bilimadamı Dr. Emmett Brown'un zaman makinesine binme gafletinde bulunur. Son moda bir spor otomobilden devşirilen bu makineyle, 1980'lerin ABD'sinden 1950'lerin ABD'sine döner.
Gezinin tadını çıkarmak bir yana başı dertten kurtulmaz. Özellikle anne ve babasını bir araya getirmek için büyük çaba harcamak zorunda kalır.
Her zevke uymasa da bu filmin son derece eğlendirici olduğunu kabul etmek gerelir. Bütün çekiciliğini de bilim kurgu ve romantik güldürü unsurlarının başarıyla harman edilmesinden alıyor.
Filmde Michael J. Fox'un yerine oynayan pek çok kişinin bildiği gibi Eric Stoltz'du. Ama Eric Stoltz bundan önce rol aldığı ve başrolünü Cher ile paylaştığı "Mask" filminin psikolojik etkisini üzerinden atamamıştı. Hala o güçlü duygusal drama'nın etkisi altında kendinden beklenen performansın çok altında bir oyun sahneleyince yerine Michael J. Fox'un oynaması kararlaştırıldı. Bitmiş olan filmdeki tüm Eric stoltz sahnelerinin yerine Michael J. Fox'lu olanları çekildi. Sonuç ortada.
Zemeckis, Steven Spielberg'in elinden tuttuğu yeteneklerden biri. ilk kez 1980'de "Used Cars - Kullanılmış Arabalar" ile adını duyurmuştu. Kurt Russell'ın başrolünü oynadığı bu çalışma , kuşkusuz yönetmenin bir el alıştırması niteliğindeydi.
her izlediğimde kendimi aşırı mutlu hissettiğim filmdir. 80'ler, zamanda yolculuk, seviyorum be. ayrıca bana göre dublajı orjinalinden daha güzel olan birkaç filmden biridir. şu repliği de filmin adı gibi olayı bitirir:
profesör: geçmişe gidiyoruz marty
marty: yani geleceğe
profesör: kesinlikle!
fimde zaman makinesi olan araç '' de lorean '' üreten firmanın büyük umutlar besleyip batmasına yol açmıştır . ayrıca martynin filmlerdeki bazı sahnelerde kafasını aracın üstten açılan kapısına çarpması senaryo gereği değil tamamen kapının vidalarının gevşemesinden kaynaklanmıştır..
eğer bunu yaparsak zamanda kırılmalara yol açarız repliği, çocukken dilimize dolanmıştı. sürekli her olan biten şeye '' eğer bunu yaparsak zamanda kırılmalara yol açarız'' diyorduk.
kelebek etkisi filminin ana temasını yıllar evvelden işlemiş mükemmel seri. geçmişteki bir kurguyu değiştirmek zincirleme bir şekilde diğer kurguları değiştirebilir mesajını ben bu seriden aldıydım, sen alamadıysan malsın demek ki.
hani "her serinin ilki güzel olur devamı sıçar" şeklinde bir klişe var ya; bu seri için böyle bir durum dile getirilemez. her film birbirinde güzeldir. kime göre; bana göre.
marty'nin geçmişe gidip dans salonunda attığı solonun da tadında yenmez. hele ki kafayı çevirip milletin anlamsız bakışlarını gördüğü an komedinin daniskasıdır. çok fena.
--spoiler--
Roads? Where we're going we don't need roads.
--spoiler--
film, serinin ilki büyük infial koparınca dört yıl sonra çekilen komedi unsurunun ilkinden de fazla olduğu bir senaryo üzerine kurulmuştur. öyle ki marty hem 2015'deki halini, hem normal halini, hem 2015'teki pısırık oğlunu, hem de yine 2015'teki kız kardeşini bizzat kendisi canlandırmış ve yoğun mesai yapmıştır. filme dair yönetmen zemeckis asla 2. seriyi çekmeyi düşünmedik, düşünsek marty'nin kız arkadaşını seri 1'in sonunda arabaya koymazdık demiştir. filme dair düşülecek enteresan notlardan birisi de belki de dünya tarihinde üçüncü serisi ikincisinden önce biten tek film olmasıdır. filmde tabi mantıksal çelişmeler de yok değildir. mesela; yaşlı biff'in geçmişte kendine bahis kitabını verip 2015'e geri dönünce bir değişikliğin olmaması gibi. ayrıca ikinci ve üçüncü serilerde olmak üzere, 2 defa kameranın görüntüsü ekrana yansımıştır. bu sahnelerden birincisi; marty nin 1955'e tekrar dönüp doktorun para çantasını açtığı anda çantanın cam kısmına kameranın yansıması şeklindedir. ikincisi ise; tünelde biff tam marty'nin üstüne arabayı sürmek için gaza basmak üzereyken, arabanın tekerleğinin metal kısmında bir grup kırmızılı insanın net görülmesi şeklindedir(muhtemelen bunlar set çalışanları). ama zaten fantastik-komedi tarzında işlenmiş bir gişe filmi olduğu için, e biraz da ilk serinin kredisiyle bunlar söz konusu bile edilmemiştir. sadece fanlarının dikkatini çekmiştir.
serinin 2. filminde 2015 e gidiliyor. Yani bugunku donemden 6 sene sonraya.. o zaman icin nasıl bir hayal gucuyse, neler var filmde. ama 6 yıl sonra bunlardan hangileri olur? kim bilir? nasip..
bir de sunu hep dusunurum, hakkaten bir zaman makinesi üretilse gelecekte, uretildigi zaman bizim yasli halimiz veya torunlarımız bizim zamana gelse nasıl olur? bomba olur.. biff gelmişti ordan biliyorum.
sözlük içerisinden filme gelen tek mantık hatası eleştirisinin (bkz: #3409690)de yanlış olduğunu düşündüğüm üçleme.
---#3409690---
....
seride ilk filmden beri zaman makinasıyla geçmişe her gidildiğinde tarih o andan itibaren yeniden yazılıyordu. zaten ilk filmin olayıda buydu; marty anne ve babasının tanışmalarını engellemişti bu da onun varlığını tehlikeye sokmuştu, 40 takla atıp aralarını yapmıştı falan. gelin görün ki 2. filmin sonunda doktor yıldırım çarpması sonucu yanlışlıkla 1885'e dönüyordu. 1885 yılında yazdığı mektup yıldırım çarpması olayından hemen sonra marty'nin eline ulaşıyordu, evet orası gerçekten harikaydı. marty 1955 yılında olduğundan o yıldaki doktorun yanına gidip ondan yardım istiyordu. pekiii, doktor 1885'e döndüğünde tarih ordan itibaren yeniden yazılmaya başlamamış mıydı? dolayısıyla doktor o yıllarda yaşayıp çoktan ölmüş olacaktı. yani 1955'e kadar yaşayamazdı. geçmişte yaşamış ve ölmüş bir adam olacaktı. yani diyeceğim o ki doktorun 1955 yılındaki hali yıldırım çarpmasından sonra aniden yok olmalıydı.
---#3409690---
Efendim anlatayım, ikinci filimde doktor ile marty nin ikinci kez geleceğe dönme planları yaptıkları kısmı hatırlayalım. Fakat, doktor bir kara tahta üzerinde geleceğe dönemeyeceklerini çünkü o geleceğin uzantısının farklı olduğunu söyler. Doktor kara tahta üzerinde zaman kırılmasını anlatırken, normal zaman seyrinin yok olmadığını, aksine zamana müdahale edildiği ve zaman kırılması yaşandığı andan itibaren sadece farklı bir gelecek yazıldığını, farklı bir akış başladığını söylüyor. Yani bir noktadan (zamanın kırıldığı nokta) iki paralel çıkmış gibi bi' şey bu. Yani paralel evrenler gibi bi' şey.
Böylece quantum fiziğini ilk bulanında bu densizler olduğunu iddia etme gaflet, delalet hatta hıyanitene bile düşebilirim. Sanırm düştüm. Utanmadan yaptım bunu evet.
filmin adının geleceğe dönüş olmasının nedeni; üçlemenin ilk bölümünün yanlışlıkla gidilen geçmişten, geriye dönme mücadelesini anlatıyor olması. dolayısıyla adı back to the future. ayrıca bu filmi izleyipte beğenmeyen bir kişi yaşıyorsa, onu bana getirin.
inanılmaz bir film her sahnesindeki replikleri ezberleticek kadar bana kendini sevdirtmiştir.Bu filmin dublajlı izlenmesi gerekir.4.Filmin çekileceği hakkındaki söylentilerle beni bir anlık şaşırtan ama daha sonra Michael j.Fox'un Parkinson hastası olduğunu hatırladığımda hadi ordan lan dedirtmiştir
her nedense o ne model olduğu bir türlü anlaşılmayan arabanın belli bir hıza ulaştığında geleceğe ya da geçmişe gidebilme ihtimaline bir anda olsa inandığınız, eski türk filmleri gibi tekrar tekrar izlenebilitesi yüksek, devamı çekilesi film serisi.
toplama bilgisayarımda izlediğim ilk filmdi. sonraki yıllarda vcd'imde izlediğim ilk filmdi. daha sonra paramı kazanmaya başladığımda aldığım dvd de yine izlediğim ilk filmdi. keşke mümkün olabilseydi de sinemada ilk izlediğim film de olmuş olsaydı. öylesine bir sevgi bu filmle aramdaki. ve hala televizyonda bir kanal aniden bu ay üçlemeyi veriyoruz dediğinde önümü ilikler, bir çocuğun bayramı beklediği gibi heyecanla beklerim.