Yemek yemiyor musun babam çok zayıflamışsın. O nedir sakalındakiler ne de çok yaşlanmışsın. Neden çevren de kimse yok, 30 yıllık arkadaşların nerede? Yoksa onları da mı çaldım. Onlara da mı seni rezil ettim? Ondan mı yüzüne bakacak arkadaşın kalmadı baba. Ne ettin ki bize bu kadar? Ne yaptın da bu karşılığı buldun? Neydi ne? Neydi okutup büyüttüğün evlatlarını sana düşman edebilecek hata.
Seni çok özledim be baba. Ah be babam, bunların hepsinin sorumlusu benim. Sabahlara kadar ağlarım sessiz sessiz, kimse bilmez derdim ne? Senden öğrendim baba kimseye açmayacaksın derdini, gizlini. Ama bunu da öğrenememişim...
Sen benim yıllarca gizlimi rezilligimi saklarken, ben yapmadım baba. Çünkü ben şerefsizim. Çünkü ben asiyim. Yaşamayı hak etmiyorum sana cehennem ettiğim bu dünya da. Zindan olsun bana bu Dünya. Azap olsun, keder dolsun her gecem, huzurla bir nefes almak haram olsun. Haram olsun yüzümde açacak küçücük bir tebessüm. Ben sana bu dünya yi cehennem ettim ya, benim de yerim cehennemin dibi olsun.
Simdi cok uzaklarda.. Bazen fazlasiyla kiziyoruz, kiziyorsunuz ona ama yas ilerledikce ne kadar hakli oldugunu anladiginiz insan. Kiymetini bilin derim
Alakası yok ancak izlediğim bir çin filminde, oyuncunun "baba" demesiyle türk mü la bu kafasına girmiştim. Tabi değildi, çincede de aynı türkçedeki gibi baba deniliyormuş. Hoş.
Benim babam çok serserice yaşadı hayatını. hep "benden baba olmazdı ben nasıl çocuk yaptım hayret "deyip dururdu zaten. Bir örnek verirsem herkesin gözünde canlanır bence babam.
bir gün yine gece yarısı gelmiş eve annem zavallım çemkiriyor :
a : .... allah bilir ot falan diyorlar ya öyle şeyler de içiyorsundur. o arkadaşlarının hiç biri sağlam ayakkabı değil. zaten öyle olsalar karıları başlarından atmazdı.
b : bazen içiyorlar ama ben içmiyorum. ben sigarayı bile içerken ıslattığım için bulaşmıyorum hiç. onlar aralarında dönüyor çünkü. islatırım ayıp olur.
Bazen özlense de özlememek gerektiğinden hiç varolmamış gibi davranılması gereken kişi.
Özlersen ağlarsın,
Özlersen kızgınlıkların özlemini geçer,
Özlersen yapılanlar gelir aklına.
Daha çok da yapılmayanlar.
Özlersen ağlarsın.
Ağlamamak lazım hayat kısa.
adam anneyi yıllarca kullanıp harcadı,
gitti köyde evi, bahçesi olan bi kadınla evlendi. emekli maaşları var, gül gibi geçiniyorlar, ezineden aşağı yemiyorlar. yeni alacakları eşyalar kapılardan kolay geçsin diye duvarı kırdırıp daha geniş kapı taktırmışlar vizyona, lükse bak aq.
iki hecenin içini kocaman anlamlarla dolduran adam.
Sabahları saçımı okşayan, yaptığım tatlıyı yerken; " senin kadar tatlı olmasa da..." Yorumuyla mutlu eden, arada tartıştığımızda ben surat yapınca çay koyup getiren, çocukluğumu anlatırken gözleri dolan, çocukken her akşam yanıma yatıp, şekilli şukullu çocuk kitaplarını bıkmadan usanmadan taklitler yaparak okuyan...
doğum belgemi hâlâ saklayan adam.
Sarhoş şu an. Birazdan eve gelip yılışarak öpmeye çalışacak sonra yapamadığı babalığından şikayet etme seansına girecek. Hiç çekememe kısa sürer umarım.
Lol yürüyemiyor, kelimeleri telaffuz edemiyor. Bunu videoya çekmeliyim
Varlığını bile bilmek huzur sokağı içinde yürümek gibidir aslında ama baba olana. Bazen. Hayat kahpelik yapıyor insana. ..
üzmeyin kendinizi hepimiz. Aynıyız. Kimi yağından kimi balından mahrum yaşıyoruz. Unutmayın.....