evladının doğum gününde hiç bir saati kabul etmeyen onun için sadece doğduğum saatin önemli olduğunu anladığım yüce varlık. doğum günüdür gençlik gezmek tozmak ister ya işte o günlerden biridir doğum günü anne rica eder oğlum ne kadar takılırsan takıl saat 10 gibi burda ol der beni seviyorsan gelirsin der tabi şimdi asla bu cevap verilmez ama o zaman gelebilirsem gelecem anne cevabı verilir ne diyelim gençlik bu. ve o gün 10 da eve gidilemez ve anne evladına küser 5 gün konuşmaz 6. gün dayanamaz şöyle sımsıkı sarılır ağlayaraktan 5 gün boyunca hatasının ne boyutlarda olduğunu farkeden günlerce gizli gizli ağlayan evladını affeder ve şöyle fısıldar bunun için benim ardımdan asla vicdan azabı çekme çünkü sen benim canımsın yavrumsun hani ben hayattayken üzülmeni istemiyorum ben vefaat ettikten sonrada senin üzülmene engel olacam der. böyle bir insandır anne insanı can evinden vurur. ve bundan sonra kardeşlerime arkadaşlarıma verecegim en büyük nasihat anne kalbi kırmamaktır çünkü dünyanın en büyük ızdıraplarından biridir. *
ilk kundagin
ben oldum, yavrum;
ilk oyuncagin
ben oldum.
aci nedir
tatli nedir... bilmezdin
dilin damagin
ben oldum.
elinin ermedigi
dilinin dönmedigi
çaglarda, yavrum
kolun kanadin
ben oldum
dilin dudagin
ben oldum.
belki kiskanirlar diye
gördüklerini
sakladim gözlerden
gülücüklerini...
tülün duvagin
ben oldum!
artik isterlerse adimi
söylemesinler bana
'onun annesi' diyorlar...
bu yeter sevgilim bu yeter bana!
bir dedigini iki
etmiyeyim diye öyle çirpindim ki
ve seni öyle sevdim sana
o kadar isindim ki
usanmadim, yorulmadim, çekinmedim
gün oldu kirdin...
incinmedim;
ilk oyuncagin
ben oldum.. yavrum
son oyuncagin
ben oldum...
layik degildim
layik gördüler
annen oldum yavrum
annen oldum!
dokunduğu yer aydınlanır onun. nasıl yapıyor bilmiyorum ama usulca kapattığım yemek dolabında mutlaka parmak izimi görüyor. ne onun gibi sofra toplayabiliyorum , ne de onun gibi ütü yapabiliyorum. aynı gun içerisinde 3 insana birden, o yorgun vucuduna rağmen, nasıl koşabiliyor anlayamıyorum. aynı zamanda yemekleri pişirip ,babaannemi hasta olmadığı konusunda nasıl avutabiliyor. nereden buluyor bu enerjiyi? yediği yemeği görseniz kuş kadar bişey. iki dilim ekmek bir tabak çorba içse karnı şişer. yatak yorgan ancak 50 kg gelir. evlatları dısındakilerin bile hakkını nasıl ödeyebileceklerini kara kara düşündükleri annemin hakkını nasıl öderim ben? hep düşünüyorum gözlerine bakıyorum ,eriyorum ,bitiyorum.
kalk anne
bugünün hatrına kalk anne
gelinmez yollardan geç
kokunu da getir gelirken
kalk anne, kalk
kanatlarını aç , uçarak gel
kalk anne, kalk
elllerini de getir ki öpebileyim
bembeyaz, öyle narin...
beline kadar uzanan saçlarını da getir
okşayayım, okşayayım...
kalk anne, kalk...
bugünün hatrına kalk,
bayram bugün...
kalk anne , kavurma yaptım.
sevdiğin kayısı kolonyasından aldım dün
kalk anne kalk , gel de ör saçlarımı bayram sabahı
kalk anne, bugünün hatrına...
lütfen anne, gel ve babama
"bu bizim kızımız mı" de, yine
kalk anne, yeter uyuduğun...
anne uyan, ağlamıyorum ben
uyan anne bayram bugün...
uyan...
hayatta özlenilen iki kadından biridir birinci veya ikinci olması size bağlıdır, ama özlendiği kesindir. özellikle 30'lu yaşlarına gelenler ara ara o ulu şahsiyetle olan anıları kafanın içinde canlanır 5 - 6 yaşlara dönüp kollarına atılıp kucaklayıp sevmesi hatırlanır sokakta yürürken alınan dondurmaların tadı düşer dile, işyerinde masasında harıl harıl çalışırken masanın altında yapılan haylazlıklar gelir kişinin aklına, sımsıcak elleriyle elinizi tutup yapılan eve dönüş yürüyüşleri gelir insanın aklına, sanımca kutsal varlıklardır uğurlarında gözyaşı dökülmesi layık insanlardır.
uzun uzun ara$tırdıktan sonra formülize etmeyi ba$ardığım kutsal varlık..
form :
1 adet insan.. aslında fazlası; kalbindeki atı$ın sekonder nedenlerinden biri.
endikasyon :
anne insanı, depresyonun ve buna eşlik eden anksiyetinin, ayrıca bulimia nervosa, anorexia nervosa ve obsesif - kompülsif hastalık tedavisinde endikedir. ayrıca sevgiye ihtiyaç duyulan zamanlarda sığınılan bir liman olma özelliğine binaen; hayat denen saklambacı her zaman sizinle oynamaya razıdır. hassas mikroorganizmaların etken olduğu hırs, yapaylık, dalga geçme gibi enfeksiyonları ile nefret ve mutlak a$kın tedavisinde endikedir. gerektiğinde enfeksiyonun yerine göre gerekli cerrahi müdahale uygulanmalıdır. ayrıca spastisitenin e$lik ettiği duygu eksikliği, hüzünlenme veya gerçekleri farkedememe gibi sorunların önlenmesinde de etkili olduğu laboratuar deneyleriyle ispatlanmıştır. (isviçre bilimadamları öyle diyor!) anomali olu$umunda etken olanları tek tek siler. ak$amları çay yapar.
kontrendikasyon :
ha bire sevesiniz gelir onu. gece üstünü örtesiniz; dertlendiğinizde yaktığınız sigaraya karı$masına bile aldırmamanız.
uyarılar :
anne insanı, etkisini gösteremediği zamanlarda ki$ide minumum 2x negatif, maximum sonsuz x negatif etki yapar. üzülmek gelir elden. o kadar!
yan etkiler :
sevginizin büyük kısmını ona harcadığınız için sevgiliniz tarafından terkedilebilme ihtimaliniz yüksektir. pilav yapmayı öğretemez belki size ama; sevmeyi öğretebilir. ilk kez seversiniz birini. doğduğunuzda daha, a$ık olursunuz. her erkek ilk annesine a$ık olur, dersiniz benim gibi. duygularınızı saklarsınız ondan, ona gösteremezsiniz süveydanızı kıpra$tıran aydınlığı. ah annem, dersiniz. artık uzaktasınızdır.
etkile$im :
bir tek hayat arkada$ınıza ihtiyacınız vardır kar$ı cinsten. bulursanız; ne alâ?
doz :
bütün olarak ve tek seferde kalbin içine yerle$tirilir. anne insanı alan kalp tik tak etmeye ba$lar artık. $iir yazarken kullanmayınız!
siz bir yerinizi bir köşeye falan vurmuşsanız, o ağlamaya başlar
hasta olduğunuz vakit kafayı size takar ve her daim gelir ateşinizi kontrol eder, doktor kesilir başınıza.
sırtınıza havlu koyacak diyelim, o havluyu gerekirse kendi koynuna sokar ısıtır ve ondan sonra sizin sırtınıza sokar.
babaya karşı hava yastığı misali, sizi korur, gözetir. bir nevi söylenmesi gereken şeylerin rahatlıkla söyleneceği tek adrestir ev ahalisi içinde.
sınavınız kötü mü geçti, kendi derdiymiş gibi durgunlaşır, üzülür. sessizleşir.
çok konuşur....ama hep haklı çıkar.
hayatta önünüzü aydınlatan fenerinizdir. %100 güvenebileceğiniz belki de tek kişidir.
korktuğunuz veya bir etki nedniyle canınız yandığı zaman ilk "anne" derseniz.
ve anne...tüm bunları tamamiyle karşılıksız yapan, karşılıksız seven tek canlıdır.
yer yüzündeki bütün bayanlara o veya bu şekilde bir saygı duyulmasının nedenidir anne.
ferdi tayfur şarkısı.
Anne anne anne duy sesimi yalvarıyorum
Anne anne anne duy sesimi yalvarıyorum
içimde öyle bir volkan kaynıyor
Yakıyor yakıyor kavruluyorum
Sakın sorma bunu bana neyin nesidir
Bu benim gönlümün efsanesidir
Buluşurduk gizli gizli koşuşurduk kırlarda
Bu benim bu benim ömrümün hikâyesidir
Anne anne güvenme derdin her gördüğüne
Anne anne inanma derdin her duyduğuna
Kulağım sağırdı gözüm kör sanki
Ne olur ne olur bağısla beni
Bu nasıl dünyadır her şey tersine
Sevenin karşılık yok sevgisine
Inanmıştım çok sevmiştim
Biz mutluyuz sanmıştım
Ne yazık ne yazık ben aldanmışım
çocukların en çok sevdiği, hep sevdiği melake..şöyle ki bir çocuk doğduğu andan itibaren başlayarak ölene dek sever annesini, anne ise çocuğu doğduktan sonra..çocuklar annelerini daha çok sever bu durumda..hep sever..çok sever..