Sana iyi gelen şehre yerleş, iyi gelen müziği türünü önemsemeden dinle, huzur bulduğun insanda kal, sadakatine inanmadığın bankı denizi görse de terk et, dostluğu çok ayrı bir yere koy, fedakarlığı tek taraflıysa unut, cesareti sadece değeceğini düşündüklerine kullan...
Bana sarı serum yap diye doktora gitmek, doktorun da sarışın olması, aca yanlış mı anlar diye sarı doktora sarı serum diyememek, hanım hanımcık doktorun “sori ne ki siye atum yapiyem” demesi.
Serumun mayıştırması, çiğköfte tepsisi görür gibi olmak, burna gelen isot kokusu, Urfa über alles ulan, lilililiiiiiii!
Alçakgönüllü olmak uğruna cahilden nasihat dinleme, kimseyi kırmayayım diye sürekli kırılan ve yorgun düşen taraf olma, belki düzelir safsatasına kapılıp daima şans veren olup da şansını tüketme; insanlar genelde değişmez ve düzelmez, iyi niyetin baki kalsın lakin sömürtme...
Deniz diyordum
En güzeli sendeymiş denizlerin
Çiçek diyordum
Dünya çiçeklerini sende kokladım birer birer
Sende seyrettim her semtini o şehrin
Anladım
Seni bir kere görmek
istanbul’u görmekmiş meğer...
Belki saçına değer nefes.
Belki sen de bir gün özlersin diye, seni uzakta bıraktım.
Seni uğurladım.
Sana kavuştum.
Seni terk ettim.
Bilmem kaç kilometre yol gittim.
Evren kaydı.
Sen göğüs kafesimden milim kaymadın.
insanların benden beklentilerini düşünüyorum. Ve hep güldüğüm bu beklentilerin bana yük olduğunu fark ettim. Hayatıma birini almamam bile benden bekleneni tam karşılayamayacak olmak belki de.
Bazı konularda toplumun ne dediğini hiç umursamıyor olsam da bazı konularda deli gibi umursuyorum sanırım. Neyse farkındalığın oluştu çözümleyeceğim.
iç huzuruna yatırım yap, cahilliğinden memnun olan ile diyalogu kes, duygularına ket vurmayı bil, herkese gitme payı bırak hatta kendine bile, savaşmaktan korkma ama kim için savaştığın da senin savaşım gücün olsun ve daima gül; gül ki bir şeye benzesin şu yaşam dedikleri...
Az önce eve gelmeden önce bi mağazada çokgzel bi elbise buldum aşırııı beğendim. Tam evlenip, kocanla balayına gitmelik bir elbiseydi.
Seneye yazın tam da o tarz bi elbiseyle kocamla el ele gezme manifesti 777.
Allah'ım amin.
genel olarak hicbir seyi takmamam gerektigini dusunuyorum.
oyle huzur buluyorum.
cok huzunlu kebelek olunca cok aglıyorum, gozlerim sisiyor, basım agrıyor, saclarım dokuluyor, ucuk cıkartıyorum, bazen aylarca anti-depresan kullanıyorum.
insanın zamanla kendini tanıması ve kendine gore onlemler alması gerektigine inanıyorum. cok asırı huzun bana iyi gelmiyor, hayata normal insanlar gibi devam edemiyorum, hayat duruyor birkac ay ya da yıl. o yuzden uzen duygulara mesafeliyim. cok uzulmeye izin vermiyorum.
genel olarak negatif duygular, trajediler, kotulukler gibi seyler bana iyi gelmiyor. benim poncik dunyamda neseli ve huzurlu takılmam gerekiyor, boyle hayatla daha iyi basa cıkıyorum.
iyi seyler olacak.
kotu seyler olacak.
gene iyi seyler olacak.
kotu seylerde cok yıkılmadan, iyi seylerde coskuyla sevinerek devamke;)