koca cüsse içinde o güne kadar varolduğunun farkına varılmayan kelebeklerin kalbe doğru pıpır uçuşması,yemekten içmekten kesilme, her daim tokmuşsun edasıyla gezme durumu..şarkılar ayrı bir anlamlı,doğan güneş daha bir güzel,hayat daha bir şirin gelir insanın gözüne..ilk aşk güzel gerisi onun tekrarıdır ve aslında saf ve hesapsız olduğun ilk aşktır sonra kurallar girer devreye öyleyse böyleler artar..makbulu ilk olandır..
önce telefondan silmek, sonrasında msn'den silmek, akabinde de "beni facebook'tan silsene, bi burada kaldın, görmeye dayanamıyorum" diye mesaj atmaktır.
facebook'tan silecek cesareti bulamamaktır. bir tuşa dokunamamaktır. kendi kendini yemektir.
"ne yani, siliyim mi şimdi seni?" diye gelen cevabı "evet" diye yanıtlamaktır. (tüm var oluş "hayır" diye haykırıyorken)
"tmm siliorm"u "sil" diye yanıtlamaktır.
sonrasında da hayvan gibi ağlamaktır.
japon çizgi filmlerindeki (bkz: anime) göz kenarlarından fışkıran gözyaşı olayının harbi olabilitesi olduğunun bizatihi müşahade edilmesidir.
sonrasında, yaşadığını ve bi yerlerde mutlu olduğunu hayal etmektir.
kız için çizgi film yapmaktır. sonra söylemektir sana çizgi film yaptım falan filan diye. tam vermeye gidince öğrenmektir ki kız daha iki gün önce, senin hislerini bilen yakın bir arkadaşının sevgilisi olmuş. sonra vermeyip eve geri gelmektir.
aha böyle bir göt oluştur aşık olmak. alnında sanki göt yazar. sanki ağzından sıçarsın. sanki sanki...
ek: aa eksi vermişler. çok acıdı len vermeyin hacı bidaha gücüme gidiyo.
onun için içtiğin alkolün midende volkanik patlamalara sebebiyet vermesi sonucu gecenin bi yarısı kalkıp klozet kapağıyla başbaşa kalmanı sağlayan olaydır. oda içtiğin alkol gibi belirli bi zaman sonra seni terk edecektir, o yüzden onuda şimdi kussan iyi edersin...
Aşk biraz palavradır
Biraz da aşna, aşna fişna
Biraz da yalandandır
Sevmek birisini ömür boyu
Platonik olma, değmez ona, yazık sana
Aslında hepsi yalan, yalan dolan, herşey yalan
Aşk sevmek değil yalan, yalan dolan her şey, yalan, yalan dolan
Aşk sevmek değil yalan, yalan dolan her şey, yalan, yalan dolan
Böle bir şeydir...
boyun eğmektir. sadece sevdiğinizin mutlu olacağını düşünerek normalde yapmayacağınız bir çok şeyi yaparsınız. midenizde sürekli bir titreme, kalbinizde sürekli bir sıkışma hissedersiniz. yaklaşan vizeler, taraftarı olduğunuz takımın maçları hiç bir şey onun sesini duymaktan daha önemli olamaz sizin için. her insanın aşık olmak üstüne yazacağı farklı bir tanım vardır, ancak erkekler için genel bir tanım yapmak gerekirse:
- biz türk erkekleri hiç bir millete savaşta boyun eğmezken; tek bir kadına boyun eğeriz.
tanımlanamayan duygu kumkumasıdır.beterin beteridir.karşılıksızsa ömürden ömür alır.bir de kara sevdaya dönüşeni vardır ki Allah düşman başına vermesindir.
nietzsche bu işi çözmüştür,aşık olmaktan amaç karşısındaki insanla(dikkat:insanla,erkek erkek,erkek kadın,kadın kadın,kadın erkek gibi alt kümeleri olabilecek şekilleri mevcuttur:)) kendini tanımlama,tamamlama yansıtlama çabasıdır.bir üstünlük savaşı bir var olma mücadelesininin deney alanıdır.ha ölemi olmalı,olmamalı elbet ama tanrısal bir sevgi sadece tanrı ile olabilecegi ve tanrınında bu konuya özel bir önem vermedigi göz önüne alınırsa ancak ilkel biyolojik varlıklar arasında güç mücadelesinin ötesine geçmeyen bir yanılsamadır.
Sanırım bugün gerçekten yaşadığım şeydir.Gerçekten midende kelebek etkisi ile birlikte göğsünün tam ortasında bir şeyler oynaşıyormuş gibi oluyor.Bir de gizli gizli izlemenin verdiği heyecan vardı tabi.
1 kere olur, güzel başlar, kötü biter. belki de güzel başlar ve güzel biter ama sonuçta hep biter işte. aşk bittikten sonra anılar kalır, rahat bırakmazlar asla. o, aşkın posasıdır aslında. gelir oturur midenize taş gibi. ağrıtır, kıvrandırır, ağlatır.
bu anlamsız ve boş hayatımda yaptığım en doğru ve en iyi eylem. ama önemli olan doğru kişiye aşık olmak ve benim belkide yalnışlarla dolu hayatımda yaptığım tek doğru eylem doğru kişiye aşık olmak. aşık olmak insan oğlunun yaşamak dediği acımasız savaşta yorulduğunda, zor duruma düştüğünde , sırtından haince vurulduğunda , bedeninin ateşler içinde yandığında , bitkin bir halde sokak köpeğinden farksız olduğunda aşık olduğu kadının gözlerine bakıp herşeyi unutmak ve başka diyarlara göç etmesidir.
gezegen üzerinde olmak ve olmamak arasındaki çizginin en görünmez olduğu kavramdır.
eğer gerçekten olmuşsan,
onu çok seversin ve her an şüphe edersin; o seni seviyor mu diye çıldırırsın merak edersin... bana aşık mısın diye sorduğunda "evet" cevabı, yalnızca o anı kurtarır. bir süre sonra yine şüphe edersin. hep öyle kalmak, öyle hissetmek, öyle gülmek istersin. şüphe peşini asla bırakmaz o elini tutmuyorken.
ona engel olmak, kendinden başka zevklerden uzak tutmak istersin ama yapamazsın. senden başka hiçbir maddeyle yakınlık kurmasını istemezken gitgide kendini nesneleştirirsin.
öyle veya böyle, onu üzdüğünü hissedersen o an, ve telefon kapalıysa, o uyuyorsa, için rahat değilse... en karanlık gece bile olsa, o gece uyuyamazsın. direnir gözlerin; biraz daha ağlamak için.