bugün

honore de balzac

--spoiler--

zamanla zenginleşmiş bir köylünün oğlu olduğu için hep utanmış, bu utancı neredeyse ruhsal bir sorun hastalığa dönüşmüş, kendine yalan bir geçmiş yaratmış, adına soyluların kullandığı 'de' ekini eklemiş, köylülüğünü saklayabilmek için dünyanın en pahalı ve rüküş elbiselerini giyip altın düğmeler taktırmış, en büyük arabaları ısmarlamıştı.

yazarlık dünyasının en ulaşılmaz zirvelerinden biri olan bu adam, ne gariptir ki, bütün gençliği boyunca yazarlığı küçümsemişti.

o; zengin olmak, soylu olmak, itibarlı olmak istiyordu.
hayatı boyunca üçünü de elde edemedi.

gençliğinde, içinden taşan yaratma gücünü, bugün bile kimsenin izini süremediği ucuz romanları takma isimlerle yazarak savurdu.

ticaretle uğraşmak istiyordu. para kazanmak için seçtiği alanlar her vakit doğruydu ama onun para kazanma yeteneği yoktu.

bir matbaa kurdu. epeyce bir borçla battı.
bir dergi çıkardı. elbette dergi de battı.

otuzlu yaşlarına doğru artık ciddi bir yazar olmaya karar veren bu adam, napolyona hayrandı. "napolyon'un kılıcı ile başlattığını ben kalemimle tamamlayacağım" derdi.

kısa hayatında 74 roman yazdı.

diğer yazarlara göre daha fazla ve vahşice çalışıyordu ve bunun yanında gösteriş için tüm yaşamını harcamıştı.

51 yaşında öldü.

hayatı boyunca zengin, soylu, itibarlı olmak istedi.
hiçbirini olamadı. büyük bir yazar oldu.

--spoiler--