efsanevi otomobil 'gran torino' nun çevresinde şekillenen olayları anlatan film. clint eastwood'un hem yönetmen koltuğuna oturduğu hem de kamera karşısına geçtiği film, bir kore gazisi'nin amerika'da ağırlıklı olarak çekik gözlülerin (hmong kabilesi) ikamet ettiği bir mahallede yaşaması gibi bir yaman çelişki üzerine kurulu.
Sam Mendes'in Leonardo DiCaprio ve Kate Winslet'ı Titanic'ten sonra ilk kez bir araya getirdiği film evlilik ilişkisi üzerine eğiliyor. evlilik sandalına binip açılan çiftimiz kıyıda bıraktıkları hayallerini özleyipte onlara yeniden kavuşmaya çalıştıklarında, aslında değerlerinin ve önceliklerinin ne kadar farklı olduğunu görüyorlar.
Oriental Blues yapan, farklı bir sound sahibi, eğlenceli şarkılara sahip, bayan bir klarnetçisi olan, sevilesi, dinlenesi, şarkılarına eşlik edilesi, birlikte coşulası müzik topluluğu.
istanbula gitmek üzere olan bünyeler için tek çekince sebebi, hatta ve hatta gezip göreceği şehrin güzelliklerini düşünememesine sebep olan hadise. korkunun ecele faydası yok durumu.
içinde kötülük barındıran kimseyle olamayan erkektir. kaybedildiği takdirde taş, baş ve vurmak kelimelerini bünyesinde barındıran cümlenin buyurduğu eylemi yapabilirsiniz.
batılı kültürlerde mevlana celalettin rumi'nin tanınma biçimi, aynı zamanda geleneksel türk motiflerinden birisi. Bunların yanında 'anadolulu' , 'anadoluya ait' gibi anlamlara da gelir.
karşısındaki yaşça küçük olan kişinin tüm anlamlı ve zekice açıklamalarını hiçe sayan bir anlayış biçimidir. bununla beraber yaşça büyük olan kişi karşısındakini tecrübesiz olarak gördüğünden söylediklerini gayet sinir bozucu bir şekilde anlayış gösterme pozisyonunda dinlerse bu cinayet sebebi olabilir. evet yaşanılan yıllar insana tecrübe kazandırır bu bir gerçek, ama şu da bir gerçek: herkes her şeyi yaşamış olamaz.
o çaresizliği, elden birşey gelmeme duygusunu çok iyi yansıtan, dinleyeni dertlere sevk eden, göz yaşlarının eşlik ettiği bir şarkı. birazcık insan olanın hissiz kalamayacağı, iç acıtan, yürek yakan bir yakarış. aşkın en saf hallerinden biri.
30'una merdiven dayamış bünyelerde kompleksler ve yalanlar üzerine kurulu bir hayata neden olan olay. hele ki bazılarının pişkin bir yalanları vardır: 'benim ailem zengin.' bunu söylerken utanmazlar, açık açık 'baba parası yiyorum' derken yüzleri bile kızarmaz.
hayatı yaşamak yerine tüketmiş olan, yıllara dişe dokunur birşey sığdıramamış, hedeflerini gerçekleştirememiş, gençliğini anlık zevkler uğruna heba etmiş, değerlerini yitirmiş ve yeniden kazanmak için biraz daha zaman dilenen kişilerin içine düştükleri durumdur.
bunların kadını da erkeği de yaşlanma belirtilerini geciktirmek uğruna her yola başvurur. kendilerinden kat ve kat genç insanlarla birlikte olmalarının yanında sağda solda fellik fellik göz altı kremleri ararlar, spor salonlarına yazılırlar, yeniyetme havası taşıyan kıyafetler giyerler.
oysa hayatı dolu dolu yaşadıysan, bi işin ucundan tutabildiysen güzeldir yaşlanmak. anlatacak anıların, paylaşacak tecrübelerin vardır. en önemlisi kendine güvenin sapasağlam durmaktadır yerinde.
'arkadaş bulmak, dost olmak sevgili bulmaktan daha zordur. o yüzden bırakın en yakın arkadaşınız sadece en yakın arkadaşınız olsun.' yorumunu yaptıran eylem.
bekareti namus sembolü yapan toplumun, sevdiğiyle/sevmediğiyle cinselliği yaşamak isteyen kızlara sunduğu iki yolu kullanan kıza denir. sadece sevdiğiyle vajinal ilişkiye girip bekaretini kaybetmiş toplumun namussuz/oro.spu saydığı kızlarımız olduğu gibi anal ve oral yoldan yüzlercesinin altına giren ruhu/bedeni oro.spu kızlarımızda vardır ki bu kızlarımız birer namus timsalidir adeta, başımızın tacı, evimizin kadını, çocuklarımızın annesi olurlar ki ne yaman çelişkidir.
aynı zamanda bir sanat akımı olan, içerisinde da vinci, michelangelo, donatello, rafael gibi sanatçıları barındıran bir dönemdir. 'yeniden doğuş' anlamına gelir.
umudunu kaybetmiş, insanı genelleyebileceğini düşünen, kendine güveni eksik, insanlara güveni olmayan, geçmişiyle yaşayan, adım atmaktan korkan, değerlerini yitirmeye yüz tutmuş kızlardır.
cevap vermeye değer görmemek, karşıdaki insanı önemsememek, karşıdakinin söylenenleri anlayabilecek düzeyde olmadığına kanaat getirmek sonucu başvurulacak eylem.
aşina olduğumuz sözlük formatındaki siteler zaten vazgeçilmezimiz olmuşken, internet alemine katılmış ansiklopedik bir eğlence oluşumu. ilgi gösterilesi, zaman geçirilesi, bilgi edinilesi bir site gibi duruyor.
- ilişkiler genellenemez, her ilişki kendine özgüdür.
- ilişki bir futbol maçı ya da savaş değildir, dolayısıyla taktik uygulamak saçmadır.
- ilişki iki kişiliktir, tek kişinin özverisiyle yürümez.
- küçük yalanlar dahi güveni baltalar.
- evet evet, tek gecelik ilişkiler de aldatmak anlamına gelir.
- cinsellik ilişkinin sadece bir parçasıdır tamamı değil.
- ilişki yaşayan insanlar sohbet edebilmelidir.
- ilişki yaşayan insanlar kavga edebilmeli, tartışabilmelidir.
- ilişki içerisinde hoşgörü ve anlayış barındırmalıdır.
- ilişki yaşayan insanlar özür dilemeyi, teşekkür etmeyi bilmelidir.
- ilişki içerisinde mahremiyet barındırır.
- ilişki yaşamak, birinin sahibi değil sevgilisi olmaktır.
- ilişki karşıdaki insana saygı duymayı gerektirir.
- ilişki içten pazarlıklı olmayı değil, içi dışı bir olmayı gerektirir.