sivil muharrir
68 (misyonunun farkında)
sekizinci nesil yazar 1 takipçi 2.80 ulupuan
entryleri
oylamalar
medya
takip

    haossaa

    3.
  1. grup az önce dağıldığını ilan etti.
    0 ...
  2. patriyarkal aile rejimi

    1.
  3. erkek egemen aile biçimi. geleneksel toplumda, mekaniğin üretime hükmetmediği zamanlarda kadının, kol gücünün etkin olduğu işlerde çalışmak için uygun niteliklere sahip olmadığı savunulmakta, hem annelik rolüne hem ev işlerini yapan role sahip olduğu benimsenmekteydi. modern zamanlarda kentselliğin önem kazanmasıyla patriyark daha da egemen hale geldi. kadın, ev-iş ekseninde çift yönlü sömürüye maruz kaldı. bu bağlamda, kadının iş hayatına atılmasıyla para kazanması ve kısmen özgürlüğünü elde etmesi meselesi tartışmalıdır ancak kadınların iş hayatındaki rolü sınırlıdır. çoğunluk hizmet sektöründe çalışmaktadır ve önemli, kritik konumlar halen erkek nüfusun egemenliğindedir.
    0 ...
  4. kadınlar günü yoktur emekçi kadınların günü vardır

    3.
  5. entelijansiyaya aidiyet duygusu besleyen kadının zaten kadınlar gününe dair bir fikri yoktur; politik değildir ve dünya meselelerine, cinsiyet problemlerine bir ilgi beslememektedir. muhtemelen de yanında çalıştırdığı bir emekçi kadın vardır. bu muhitin dışında yer alan kadınlar bilinçli/bilinçsiz emekçidir ve 8 mart onların bayramı olarak şekillenmiştir, onlara ithafen kutlanır.
    0 ...
  6. zanaatkar

    4.
  7. batı kapitalizminin sanayiyle birleşmesinden, üretimin makineleşmesinden ve giderek bu biçimlerin batı-dışı toplumlara ihraç edilerek evrenselleşmesinden sonra ortadan kalkan, alanında ehil kişidir. zanaatkârlar bundan 200 yüzyıl ve çok daha öncesinde toplumun ihtiyaçlarını, üretim fazlasına yol açmadan karşılarlardı. bireyler önce yeteneklerince gereksinimlerini gidermeye çalışır, yetkin olmadıkları alanda bu küçük atölyelerde çalışan, üretimin çıktısı olan mala astronomik değerler biçmeyen insanlara rağbet ederlerdi ve karşımıza kendine yeterli bir toplum modeli çıkardı. ancak 18. yy.dan günümüze uzanan siyasî, iktisadî alanlardaki hızlı ve çarpıcı toplumsal dönüşümler, zanaatkârlığı sekteye uğratmış, gittikçe ortadan kaldırmış ve toplumu şirketlere, markalara, fabrikasyona bağımlı hâle getirmiştir.*
    0 ...
  8. anarşizm üzerine film önerileri

    2.
  9. grunge

    50.
  10. giyim modasını büyük ölçüde lezbiyenlerin çizgisinden almış janr.
    0 ...
  11. jack micheline

    1.
  12. san francisco'dan şair ve ressam.
    0 ...
  13. hit so hard

    1.
  14. if istanbul 2012 kapsamında izleme şansı bulduğumuz bir Patty Schemel, grunge - punk, 90'lar belgeseli. burada bağımlı lezbiyen bir kadın davulcunun belli bir döneminin hikayesini izliyoruz. hem kendi deneyimlerine hem de cobain, manyak ve güçlü clove ve onların bebeklerinin özel videolarına tanık oluyoruz. '94 çıkışlı, hole'un taş albümü live through this'de kristen ve patty'nin farkını anlıyoruz.
    0 ...
  15. gandu

    0.
  16. 2010 hint yapımı 'rap müzikali' fakat bir o kadar da punk. oldukça sert ve cesur bir film, yönetmenin deyişiyle 'genel ahlaka saldırı'. 11. if istanbul kapsamında da 'keşif' bölümünde yer aldı.
    0 ...
  17. fernand braudel

    8.
  18. sıkı bir tarih birikimi olan, akdenize bir 'kuzeyli' olarak hayran, 20. yy. tarih yazımının ve kendi 'annales okulu' kuşağının en önemli temsilcisi.
    0 ...
  19. gravity was everywhere back then

    1.
  20. if istanbul kapsamında izleme fırsatı bulduğumuz brent green filmi.

    --spoiler--

    tanrının - eğer varsa, dünyada olan bitenlere kayıtsız kalması, leonard'ın ölmekte olan karısını iyileştirmek için tüm dualarına - ki onlar aslında filmin bir eleştirisi olarak 'elle konuşmak' - ve tanrıya, inşa ettiği kuleyle daha da yakınlaşma çabalarına rağmen hiçbir değişimin gerçekleşmemesi, tanrıya ulaşamamak (gökyüzünde olduğu varsayılan), yerçekiminden uzaklaşamamak filmin çıkış noktası.

    --spoiler--
    0 ...
  21. standart fm

    2.
  22. btjunkie org

    15.
  23. en kapsamlı, en düzenli torrent sitesiydi. bu 'voluntarily' filan değil; tek özgür olabildiğimiz yer olan internete vurulan bir başka ağır darbedir. kontrol altına alınmaya çalışılıyoruz. saat 2 sularında girmiştim ve bir adreste downloada tıkladığımda magnet'i kullan gibi bir uyarı çıkmıştı ki daha önce hiç böyle bir sorun olmamıştı. mıknatıs ikonuna tıklayarak torrenti indirdim. meğer can çekişmeleriymiş. neticede 3 - 4 sularında tarihe karıştı.
    0 ...
  24. albert otto hirschman

    1.
  25. iktisat tarihçisi. etnosantrik bir algıya sahiptir ve batı-dışı toplumların gelişmek, ilerlemek için batı tecrübesini model almalarını, başka bir yolun olmadığını ve bunun bir kanun olduğunu savunmaktadır. bu, doğunun özgül değerlerini yok sayan bir anlayıştır. batı ona göre zaten en ileri seviyededir, yani tüketim toplumu aşamasındadır. diğer toplumlar bu noktaya eninde sonunda gelecektir, bundan kaçış yok. her şey zamanla gerçekleşecektir, bu bağlamda zaman kutsanmıştır.
    2 ...
  26. the soft machine

    4.
  27. William S. Burroughs'un değerleri altüst ettiği güçlü bir anti - edebiyat örneği.

    " chimular zaman zaman düzenledikleri festivallerde iki gruba bölünüp sopalarla birbirlerinin beyinlerini dağıtırlar ve kazanan takım kaybedenleri toplu hâlde siker ve hemen arkasından taşaklarını keserler ve her daim çiğnedikleri ve yeşil salyaları şap hastalığına yakalanmış inekler gibi damlayıp duran koka yapraklarını koymak için kese yaparlar. "
    0 ...
  28. islam uygarlığının deniz kentleri

    1.
  29. özellikle 8. ve 9. yüzyıllarda islam uygarlığının denizdeki başarıları, deniz kentlerinin gelişmesine de fırsat yaratmıştır. iskenderiye - kahire'nin limanı, palermo, tunus, bejaia, cezayir, oran, işbiliye (sevilla). 11. yy.da sicilya'nın normanlar tarafından fethi, bu hakimiyete ilk zarar veren darbe olmuştur.
    1 ...
  30. islam uygarlığı

    1.
  31. iki seyrüsefer alanının (akdeniz, hind okyanusu) ve 3 büyük nüfus kitlesinin (asya, avrupa, afrika) arasında bulunan bir ilk dönem arabistan islamı, daha sonra fetihlerle genişleyen ve antik uygarlıklarla ilişkiye geçerek ve bu dalgaları kendi içinde eriterek gelişen bir islam uygarlığı vardır. eskiçağ dünyasının bütünsel tarihini sürdürmüştür. islamı önceleyen uygarlıklar içerisinde, mö 300'lü yıllarda yakındoğuya yönelik yunanlı, iskender'in makendonyalı istilalarını bilmek önemlidir. bu temaslar sonucu kolonyal bir dönem oluşmuştur. ancak yerli halklar efendilerini sevmemişler, part - pers asıllı uygarlıklar kurmuşlar, bizans'la çetin mücadelelere girişmişlerdir. islamiyet'in muhammed'le doğuşu ve gelişimi sürecinde iran uygarlığı büyük ölçüde tahrip edilmiş, yıpranmıştır ve islam'ın arabistan'dan kuzeye yönelik fetihlerine direnememişler veya direnmemişlerdir. elbette bu kucak açış tek başına istilaların kalıcı olmasını açıklayamaz. islam'ın hızlı yayılmasını, bu coğrafyadaki bölünmüşlüklerin ötesinde bir kültürel birliğin bulunmasını işaret eder. ilk fetihleri gerçekleştirenler bedevilerdir. bunlar çölde yaşayan ilkel, göçebe, vahşi (kavgacı) topluluklardır. ömer, arabistan'daki kabileler arası çatışmalardan bu topluluğu uzaklaştırmak için kuzeye yönlendirmiştir.

    eski uygarlıklarla temasa gelme, islam uygarlığının askeri, tarımsal üretim alanlarına insan sağlama yönündeki uğraşlarına da çözüm olmuştur. kuzey afrika'nın fethi, 711'de endülüs, 825 girit fetihleri, 9. yy.da sicilya'ya yerleşme, islam uygarlığını güçlendirmiş, bir soluk alma anlamına gelen, zenginliklerin taşıyıcısı akdeniz üzerindeki hakimiyetini sağlamlaştırmıştır. daha sonra abbasiler döneminde başkentin bağdat'a taşınmasıyla denizden uzaklaşma, içe kapanma ve gelişen moğol istilası 13. yy.dan sonra düşüşü beraberinde getirmiştir. batı bu dönemde istihalelerini tamamlayıp gerek kara, gerekse deniz üzerinde islam uygarlıkları üzerine yürümüş, onlara nazaran daha etkin bir konuma ulaşmıştır.
    0 ...
  32. çiler dursun

    1.
  33. yakında imge kitabevi'nden 'tv haberlerinde ideoloji' isimli kitabının yeni baskısı yayımlanacak olan akademisyen.
    1 ...
  34. tuareg

    7.
  35. islamiyetin yayılması esnasında büyük sahra'da yaşamış göçebe halk. altın ticaretiyle beslenen sahra-aşırı trafiklerin yaratmış olduğu nijer yayı imparatorluklarından mali imparatorluğunun çöküşünde büyük rol oynamıştır.
    0 ...
  36. batı kapitalizmi

    1.
  37. 16. yüzyıldan itibaren etkili bir ekonomik örgütlenme biçimidir. 19. yüzyılda sanayileşmeyle, makineleşmeyle birleşerek, dünya çapında genişleyerek günümüzdeki halini almıştır. 500.000 yıllık insan türünün tekamülünde kısa bir dönem olarak görünen sanayi kapitalizmi, sonuçları itibariyle daha önceki hiçbir dönemde rastlanmayan sosyal değişmelere yol açmış, yeni bir toplumsal dünya meydana getirmiştir. şimdiki kuşaklar teknolojik yeniliklere açık, kentlerde yaşayan, sanayi sektöründe çalışan, ulus - devletlerin vatandaşlarıdır ve bu dönüşümler, gelişmeler çok hızlı bir şekilde geleneksel yaşayış tarzımıza nüfuz etmiş, onu yıkıp farklı bir biçimde yeniden inşa etmiştir.
    0 ...
  38. sosyal olay

    3.
  39. toplumu oluşturan fert bilinçlerinin birbirleri üzerindeki etki tarzlarından doğarlar. kolektif tasavvur da denilebilir.
    0 ...
  40. sosyoloji

    63.
  41. ampirik araştırmaya dayanan, nomotetik kampta bir sosyal bilimdir. belli meseleler ortaya atar ve bunlara çözümler üretir. bu varsayımlar ön tarifler üzerinden şekillenir. deneyleme imkanı olmadığı için, yani toplumbilim, sosyal olayları istenildiği zaman yaratıp tetkik etme imkanından yoksun olduğu için - darwin gibi, çeşitli metotlar kullanır. sosyal alandaki bilgiler kategorize edilerek mukayeseler eşliğinde kesin sonuçlar alınabilir, beklenmedik düzenlilikler keşfedilebilir. varsayımların ilmî olmadığını savunarak sosyolojiyi itham etmek mantıksızdır. örneğin; biyoloji sindirim teorilerini kurmak için tüm sindirim olaylarını bütün hayvanlar üzerinde inceleyerek kurmamıştır. iyi incelenmiş bir sosyal olay üzerinden üretilen varsayımlar, her zaman gerçeklik payına sahiptir. bu varsayımlar tenkit edilebilir, yanlışlar düzeltilir ve bilim ilerler. varsayımlar kesinlikle doğruyu aksedecek diye bir kaide söz konusu değildir. çünkü insan kendi eylemleri içerisinde sürekli yaratılır, dinamiktir. sosyolojinin teşrihleri hem genel hem karakteristik olaylar üzerine olduğu için değerlidirler.
    0 ...
  42. kolektif tasavvur

    1.
  43. toplumu oluşturan fertlerin birbirlerine tesirleri sonucunda doğar. ferdi psikolojinin dışında bir psikolojidir, sosyal psişik olaylardır. sosyal müesseseleri oluşturur ve insanların kurumsallaşmış davranış biçimlerini inceleyen sosyolojinin konusudur. bu algının teker teker fert şuurlarından ayrı bir ruhu vardır. bireylerin lükse olan merakları, daha fazla para kazanma istekleri, kredi, ücret, para, mübadele uzak asırlardan günümüze ulaşan iktisadî unsurlardır. bunları biz yaratmadık. ya da ahlak kuralları, hukuk uygulamaları, diller, inançlar hep kolektif alışkanlıklardır, sosyal kültürün bize bir anlamda dayattığı mükellefiyetlerdir. bizim dışımızda gelişen, bazen emreden kurumlardır. kolektif tasavvurun oluşumu da bu sosyal olayların bir sebep biçiminde topluma nüfuzuyla gerçekleşir.
    0 ...
  44. aydınlanma çağı

    16.
  45. aklın çağı olarak da adlandırılır. bu dönemde köleleştirici eski düzenden kurtulup insanları, özgürleştirici olan, insanlar için iyi addedilen akla yaslanan değerlerin oluşturduğu yeni bir düzene yönlendiren düşüncedir. farklı diller, farklı felsefi gelenekler, ayrı toplumsal formasyonlar bu akımın içerisinde kendine yer bulur. modernitenin tarihsel sürecinin her momentinde etkilidir.
    0 ...
  46. ladang

    1.
  47. malay dilinde bir tür göçebe tarım biçimi. ilkel veya evcil hayvan kullanmaz. kabile, bir bölümünde tarım yaptığı bir ormandan geçinmektedir. ağaçlar kesilip yakılarak ilerlenir, açılan toprağa kuru pirinç tarımı uygulanır. 20 yıl içinde tekrar, nadasa bıraktıkları ormanın başlangıcına dönerler.
    0 ...
  48. gokost

    1.
  49. 'toprağın beş gıdası'. japonların - çin de örnek teşkil edebilir - uzak tarihlerden bu yana sürdürdükleri beslenme alışkanlıklarıdır. pirinç, pirinçten yapılan sake adlı içki, arpa, beyaz taneli bitkiler. bunlara darı, sebzeler, balık da eklenebilir. ama et hep çok azdır.
    0 ...
  50. bantu

    2.
  51. bantu zencileri, afrika'nın güneyinde konumlanmış bir topluluktur. madagaskar'ın batısında da etkilidirler.
    0 ...
  52. kara afrika

    1.
  53. kara afrika, sahra'nın güneyinde kalan afrika'dır. nitekim kuzey ve güney kıyılar beyazdır veya melano-afrika ırkındandır, melezlenmiştir (etiyopya'yı da dahil edebiliriz). bölgede çok fazla etnik çeşitlilik vardır. ve bunların çoğunun inancı, toplumsal yapısı, ahlak kuralları, yaşam tarzı birbirinden farklıdır, birbirine benzemez ve ilgi odağı oluşturur. mö 3000 yıllarında bu bölgelerde demir işlendiği bilinmektedir. fildişi, bronz işleri ve bitkisel liflerden yapılan kaliteli kumaşlar saptanmıştır. etiyopya'nın hayvancılığı yayan ikincil merkez olduğu tespit edilmiştir (ilk merkez hind). afrika'nın doğu ve kuzey yönlerinde ilerlendiği takdirde daha gelişkin şehirlere, imparatorluklara rastlamak mümkündür. bu bölgeler yazıya geçmişlerdir ve dolayısıyla tarihleri vardır, dilleri vardır ve unutulmuş afrika'dan (örneğin; muhtemelen afrika'nın ilk ırklarından olan negrilloların soyundan gelen pigmeler ilkel ve vahşidir, dilleri heceler halinde olmanın henüz başındadır.) ayrılırlar. 7. yy.dan beri araplarla, iranlılarla sürekli ilişkiler kurulmuştur. hindistan'la muson aracılığıyla altın ticareti yapılmıştır. ancak 15. yy.da dahi para-öncesi ekonomi (takas ekonomisi) afrika'da yaygındır.
    0 ...
  54. plantasyon

    6.
  55. ekili alan. örneğin, palmiye plantasyonu.
    0 ...
  56. ekzoterik

    1.
  57. herkese ifşa edilebilir, öğretilebilir anlamında. içrek kavramının karşıtı.
    1 ...
  58. daha fazla entry yükleniyor...
    © 2025 uludağ sözlük