Tek kullandığım sosyal medya instagram olduğu için orayı baz alacağım.
Bu erkek, yakışıklı erkek gayet kendinden emin bir şekilde bir iki fotoğrafınızı beğenip takip eder sizi. Geri dönüş alamadığı takdirde... Evet, benlikleri ciddi anlamda acı çekiyor bunların.
Bazıları gözünüzden kaçtığını düşünüyor olacak ki takipten çıkıp tekrar takip ediyor...
Kimisi bana nasıl geri takip etmez bu diyerek hızını alamayıp dm'ye koşuyor. Aynen şu 'beni neden takip etmedin?' canım öyle istedi denilince iyice fıttırıyorlar. Engelliyorlar falan. *
Bundan neden bu kadar keyif aldığımı bilmiyorum. Bu kadar çirkin erkeklerin içinde çok prim yaptınız yakışıklı beyler bence. Bi durun...
Tüm erkeklerin hayalî olan kadın derdim de yanılıyormuşum sanırım. En azından birisi için değil *
Bir anahtarlık almıştı, farklı ve hoş bir şeydi. Benim olsun mu demiştim, bugün gelirken getirmiş. alınca farkında değilim abartı bir sevindim sanırım.
ilginç ilginç bakıp 'neden bu kadar mutlu oldun?' dedi. Bir şey diyemedim o an. Neden olmayayımki?
sonra ekledi; 'Çok küçük şeylerden mutlu oluyosun. Niye? Kadınlar genel olarak böyle aslında da biz mutlu etmeyi beceremiyoruz galiba' dedi.
Sahiden, kadın sizden çicek beklerken aslında onu düşünmüş olmanızı seviyor. Elbet pahalı şeylerden hoşlanan da vardır ama kadınları mutlu etmek sahiden çok kolay.
Çok üstüne gidiliyor bu kadının. Gurursuz oluyor, ezik oluyor, geniş oluyor...
Bugün kanalları gezerken Murat Boz açıklama yapıyordu. 'Öyle bir şey olsa aslı affetmezdi. O çok gururlu. o kadar geniş birisi değil!' dedi.
Moralim bozuldu. Deli gibi severken aldatıldım. ilk aşkımdı. Yani aklımın ucundan geçmezdi böyle bir şey yapacağı. Hataydı dedi, seni seviyorum dedi dedi... Başa gelen çekilir. Çekildim.
Geçen konuştuk. Bir tarafım hala çok seviyor. Asla olmaz desem de kalbim keşke beni inandırsa unuttursa her şeyi diyor...
Bu kadının ne kadar sevdiği üstüne düşünülmüyor hiç. Bak şey gibi işte anne çocuğu döver, çocuk yine anne diye ağlar. Yine ben onun omzunda ağlamak istedim öğrenince bunu.
Ailen gibi oluyor bazı insanlar. Kanın canın oluyor. Baba işte naparsa yapsın baban senin. Yine bir şey olsa ilk senin canın yanar.
Bilmiyorum sözlük... Ben diyeyim çok seviyorum, herkes hata yapar. Sen de gurursuz, ezik kadın.
Italyan hekim Lomboroso mahkumlar üzerinde araştırma yapmıştır. Suçlunun doğuştan dejenere olduğunu ve ilkelliğe dönüş gösterdiğini iddia etmiştir. Bu suçlu tipini de stigmat adını vermiş.
Suçluların; saçlarda azalma, kafa tası hacminin kucuklugu, çene ve elmacık kemiklerinin belirgin olması, Kıvırcık saç, büyük ve geniş kulaklar... gibi gibi özellikleri olduğunu belirtmiş.
çirkin erkek güzel kız kombinasyonlarının yegâne unsurlarından birisi.
zeka ve espri yeteneği arasında doğru orantı olmasından dolayı da dikkat edilen ve sevilen bir nokta. köşede çok 'yakışıklıyım yeaa' edasında kasılan erkek yerine bir masayı gülüp geçiren bir erkek her zaman tercih sebebidir. kimse yanında bi moronla gezmek istemez neticede.
psikolojik bir bozukluk mudur emin değilim ancak küçükten beri bünyeme gark etmekte olan özellik.
bu kişinin biraz sivri dilli ve dobra olmasından da kaynaklı sanıyorum. yani birine sinirlenince alttan alıp sonra arkasından atmaktansa o an çatır çatır söyleyip, arkasından atan insana göre kötü insan bellene biliyorsunuz.
kimseyle anlaşamıyorum. herkesle ama herkesle tartışıyorum. bu biraz da benim otorite kurmaya çalışmamla alakalı olabilir. son söz bende olmalı. bunu göremeyince kuduruyorum.
velhasıl bazen kişi aman ben kendime yeterim canım kendim diye içten telkinlerle mutlu oluyor. çünkü herkes salak?
Bu kişilik bozukluğu doğuştan gelmez ya da kendiliğinden oluşmaz. Kafaya alınan darbe sebep olabilir. Sonucunda kişinin davranış ve hareketlerinde değişime neden olur.
Bir kızın kezban olduğu ele veren dikkat edildiği takdirde kişiye aydınlanma yaşatan ufak davranış detaylarıdır.
Nedir bunlar peki?
- Gösterişli evlenme teklifi/ düğün beklentisi
- Hayat arkadaşı seçerken öncelikli kriterinin zenginlik olması
- Pazardan giyinmesi
- Sevgililerine fattik futtik şekillerde hitap etmesi (can parçam, gönlümün efendisi, deniz gözlüm)
- Kötü müzik zevkinin varlığı ( Türkçe pop severlik)
- Sanat ve spora dair şeyleri zaman kaybı olarak görmesi
- Sosyal medyada günde 5 fotoğraf paylaşması + whatsapp, instagram hikaye bölümlerini atlamaması
- Ona her yazan/ sevdiği söyleyen erkeğin samimiyetinden zerre şüphe duymaması ( çünkü çok güzel tabii ki aşık olacak herkes ona)
Kocaman yazmışlar bir de "kadınlara ekstra % 30 indirim!". Hayır, amaç acaba "Türk kızları da spor yapsın biraz" mıdır? Yoksa spor salonuna östrojen kokusunu alıp, "spor bahane, kızlar şahane" kafasında gelen abazan heriflere görsellik oluşturmak mıdır?
Yıllık 3500 tl olan spor salonuna güzel bir arkadaşımı 1000 tl ye almak istediler mesela...
Mağazacılıktada böyle, satış elemanları özellikle kadin seçilir ve girişe konulur ki görsellik oluşsun.
Sen çalışma hayatınada girsen, gidip sadece spor yapmakta istesen hep meta, bir görsel şölen olduğunu hatırlatarak bakacaklar sana. Ne acı bir durum...
