Mukemmel bir insan icin gec de olsa acilan basliktir bu.
Izmir-selcuk'a isim dusmustu.selcuk bolgesini mimari acidan analiz etmem gerekiyordu.ancak birkac kisiye de sorayim derken muthis bir insanla tanistim:sukru ozkaynak...
Once yanimdaki arkadasimla bana tum selcuk caddelerinin tarihini ,onlarin yerinde eskiden hangi binalarin oldugunu ve ordaki eski esnafliktan tutun her detayli bilgiyi verdi.51 yildir selcuk'ta kendi el cizimleriyle olusturdugu hediyelik esya dukkaniyla oradaki esnafligin simgesi oldugu ilk bakista dikkat cekiyordu ve bu yuzden yanina gitmistik.yerel bir tarihci de olan sukru abimiz Turkiye'de 'tarihe saygi'odulunu alan ilk insan.unlu muzeci sunay akin'in oldugu bir komisyon tarafindan aldigi bu odulu gercekten hak etmis.cunku yukaridaki resimde gordugunuz uzere 'ana evi'adinda olusturdugu saheser bir rehabilitasyon merkezi adeta.duvardaki fotograflar kimlere ait derseniz selcuktaki ilk insanlara ait(ilk firinci, ilk berber ,ilk doktor, ilk corbaci..) ve bu insanlarin %99'u da vefat etmis.evinin tum duvarlarinda bu fotograflar bulunmakta.kiminin fotografini tapu mudurlugunden bulmus kiminkini nufus mudurlugunden kiminin varislerden... ama hic vazgecmemis. Ana evinin tek ozelligi bu degil.annesinin 1934 yilinda olusturdugu ev olmakla beraber annesinin hicbir esyasini degistirmemis.ayni tabaklar,koltuklar,surahiler... duzeni bile ayni diyor. cini,minyatur ve heykellerle dolu cicekli bahcesi de insani mest ediyor.bununla birlikte restorasyon ,mimarlik,cini islemeleri hakkinda derin bilgisi olan sukru abimiz elektrik teknisyenligi mezunu.ayni zamanda selcuktaki kent bellegi'nin olusturulmasi icin yogun cabalarda bulunmus ,muzedeki bircok esyayi kendisi bagislamistir
Kendini de baya baya dinleten bir adam.hele bir anisini anlatiyor.
"bir gun TRT'DEN GELDILER.selcuk'u anlatmami istediler.anlattim bir guzelce video en az 3 saat.sonra tv'den programa baktim.12:51 süresi videonun. bana selcuk dediler ben de konudan sapmisim ama bu kadar da sansurlenmez ki kardesim.sonra aradim muhabiri.beni hic koymasaydiniz dedim.adam da kem kum etti .ben sizin yapacaginiz işe deyip kapadim." Diyor.
Bakmayin sukru abimin anilarini onun kadar nuktedan anlatamadima.o ana evine girseniz zaten hayranliktan şoke olup kaliyorsunuz.yolunuz bir gun selcuk'a duserse sukru ozkaynak'a ve ana evine ugramadan gitmeyin.buyuk kayip olur.
(#)https://m.uludagsozluk.com/e/29845074/
Su entrysiyle insani huzne bogmus , Allah gani gani rahmet eylesin mekani cennet olsun. Bu hayatta hic mutlu olamamis ,hep aci cekmis insallah obur dunyada mutlu olur.zaten iyiler hep erkenden gider...
Bence bulmacadan ogrendigi kelimeleri buraya yaziyor unutmamak icin .belki de sozluk diyince gercekten sozluk olarak kullaniyim da su salaklar biraz kelime ogrensin demis de olabilir.bilemiyorum ...
Edit: tdk' nin gizli ajaniymis ama benden duymadiniz bak .
Eddie redmayner'i n the theory of everything filmindeki efsane oyunculugundan sonra filmin imdb' si dusuk olsa da eddie olsun yeter diyip izledigim filmdi. transseksuel bir insanin hayatini anlatmis. film size o yasanan acilari o kadar iyi geciriyor ki etkisinden uzun sure cikamiyorsunuz. aglamamak elinizde degil. bir insanin toplum ne der dusuncesini goze alarak yaptiklari , gercek kisiligini bulmasi takdire sayandi. eddie de role tam bicilmis kaftan ayrica. Ama lili' nin o gulmeleri beni cok rahatsiz etti.
Filmde transseksuel birinin esi olan gerda' nin yerinde olmak o kadar zor ki.. 6 yillik esinin yavas yavas tercihinin degismesini kabul etmek bir bayan icin cok zor hele 1926 senesi gibi bu duruma daha toplumun asina olmadigi zamanlarda... bu durumu kabul ettikten sonra esine yardim edebilmek de gercekten gerda' nin ne kadar guclu oldugunu gosteriyor. ama filmin sonunda o kadar cabalamasina ragmen esinin olmesi ...
Eddie redmayne ' nin oyle eften puften bir oyuncu olmadigini odul alip gosterdigi muthis filmidir. stephen hawking'in hayatini anlatan vay be bu adam da asik olabilmis dedirten filmdi. filmin sonundaki sahne beni baya bir aglatsa da guldurdugu yerleri de vardi. bilmiyorum o kadinin yerinde olsam boyle bir hastaya bakip evlenir miydim ama o kadin iyiki yapmis. Suan stephen hawking varsa bence eski esi sayesindedir.
John cusack'in oyunculugunu yine konusturdugu gerilim filmi. aslinda korku filmi kategorisine de girse de beni korkutmadi. o yuzden biraz hayal kirikligina ugradim. ayrica filmin 20 dksindan sonra katili ve olay orgusunu cozmustum. senaryo bir korku filmine uygun degildi tahmin edilebilirligi vardi. ama akici , surukleyici o yuzden tavsiye ederim.
Olen bir insanin arkasindan 'saglam ayak degilmis,uzulmedim 'ne demektir!bir ogretmen olarak ogrencisiyle iliskisi olmamasi gerektigini bilmesi gerekiyordu.o yuzden ogretmen sucsuzdur demek imkansizdir.hele kizin dayanamayip intihar etmesinden de mi kizin hakliligini goremiyorsunuz?okul idaresinin olayi ortbas etmesi ayri,zaten anliyorduk bir seyler oldugunu diyen insanciklarin mudahale etmemesi ayri...kime sovsem bilemiyorum.ogretmen gorunumlu serefsize layik sozler yok zaten.bu olayin olmasina neden olan herkesin Allah belasini versin.
Insanin tuylerini diken diken eden en etkileyici filmlerden biri.mark ruffalo, michael keaton ve rachel mcadams'in oyunculuklariyla gercek bir hikayeden uyarlanan senaryo 8.2 imdb'yi aciklamaktadir.
Boston'daki rahipler yillardir kucuk cocuklari taciz veya tecavuz etmistir ve kilise bu olaylari hep bastirmistir.boston'daki spotlight gazetesi bu olayi haber yapmak ister.arastirmalardaki bircok magdurun hikayesi insani uzmektedir.sonunda cesitli zorluklarla karsilasilsa da haber yapilmakta ve sessiz olmasi icin baski duyan halk artik ayaklanmistir.sonunda gercek aciga cikar ve suclular yakalanir.filmde ayni zamanda gercek gazeteciligin nasil olmasi gerektigini de goruyoruz. sadece iyi bir habercilik değil aynı zamanda karşısına aldığı gücün korkutucu ve sindirici yönüyle de mücadeleden zaferle çıkmış on numara bir gazeteciliğin belgeseli niteliğinde. hıristiyan ruhban kurumuna karşı yapılmış demokrasi ve insan hakları mucadelesi.gercek hikayeden esinlenerek yapilan hikayede ayni zamanda cinsel istekleri bastirilmak zorunda olan rahiplerin gizlice yaptigi bu olaylar maalesef her toplum ve dinde olabilir.
Bilmiyorum, bu olaylari gorunce icimden sadece salt bir huzun geciyor..
o ölen insanlari dusunuyorum;kimisi esinin cocugunun yanindan ayrilmis ,kimi arkadaslariyla ayrilmis.belki o ölenlerle fark etmeden hayatinizin bir kosesinde karsilastiniz ve suan onlarin tek suçu o bomba meydaninda olmak...hayat çok acimasiz bu yönden.
ne umutlar,hayaller bitti suan.Ailelerini dusunmek bile istemiyorum.babasinin donusunu bekleyen cocuklarin gozyaslarini ,evlat acisiyla yanan ana baba yurekleri ve daha bircok yanan yurekler...
Her sehit olayinda,bunun gibi olan her patlama olaylarinda bunlar oluyor ve biz sadece ölüme alismis bir sekilde yas tutuyoruz ve daha sonra gereksiz birsuru suclama konusmalarini dinliyoruz.boyle bir kisir donguye girdi ulkemiz.yuregimiz sehit kani, masum kaniyla doldu.
Bilmiyorum buna ne çozum gerekiyor ama en kisa surede olsun artik!
"Zaman yolculugunu guzellestiren sey hayatinizdaki her şeyde elinizden geleni yapmaktir."
Izledigim filmler arasinda beni en mutlu eden filmdi.hayattaki her animizin,sevdiklerimizin kiymetini bilmemiz gerektigini anlatmis.
Romantik komedi diye bakmamazlik yapmayin ben Domhnall Gleeson var diye ve imdb puani icin izleme karari almistim.suan mutlu hissetmemi sagladi ve iyiki izlemisim.
Vasat bir filmdi bence.vasat olmasinin nedeni abartili oyunculuklar ve bilgisayar oyunu efektlerdi.daglari asan mecnun misali 1000 adami etkisiz hale getiren malkocoglu olan baskarakterimiz maalesef filmi kurtaramamistir.hele esas oglanimizin sevdigi kizin oyunculugu gozumu kanatmistir.ama danslari fena degildi.imdb puanina yazik...
Mukemmel bir film basrollerinde Domhnall Gleeson, Alicia Vikander, Oscar Isaac'in oynadigi bilimkurgu filmi.film akici ve surukleyiciydi.ayrica filmin basindan beri gerildim.
Caleb adli cok iyi bir programci yarisma sonucu dunyanin en unlu teknoloji firmasinin gizemli ceo'sunun dağ evinde bir haftalik ödül kazanir ve bu yarisma sonucunda 'yapay zeka 'ile yapilan bir deneyde kendini bulur.ceo'nun adi natham bateman'dir ve kendi urettigi robotlarin yapay zekasini caleb'le test etmektedir.baslangicta caleb robotlari test ettigini dusunse de daha sonra aslinda kendinin test edildigini anlar.ava adli robotun caleb'i cinsiyet,empati,hayal gucu ,bilincalti gibi kavramlari kullanarak onu sevdigine ikna etmistir.sonu sacma bitmis diyenler var.aslinda filmin verdigi mesaja gore dogru son.filmin bize anlatmak istedigi yaptigimiz teknolojinin bizi yenip bize hakim olmasi.filmde bir sahnede su replik geciyor:
-ava icin uzuluyo musun?kendin icin uzul dostum.Gunun birinde yapay zekalar bizim afrikadaki iskeletlere baktigimiz gibi bize bakacaklar.
Yani kendi urettigimiz robotlar bir gun bize galip olabilirler.filmin sonunda da zaten insani kandiran robot ,nathan'i öldurup caleb'i de tutsak birakarak kaciyor.
--spoiler--