"wish you were here" albümündeki bütün şarkılara ilham veren deli. bütün şarkılarda kendinden esinlenilmiş, "wish you were here" şarkısıysa direkt kendisine yazılmıştır. harcanmış bir insandı. toprağı bol olsun.
jules-abi bak kulakların üstünü pek açma, şöyle ense de natural ense denenden olsun, üstüde biraz kısalt işte. berber-...*
berber-abicim sen kendini bana bırak
tıraş biter sonunda. kulaklar iyice açılmış yelken gibi ortaya çıkmıştır, ense bildiğin teoman ensesidir, üstler ise nerdeyse hiç kısaltılmamış, bütün kafadaki saç uzunluğu ortalama bir cm. iken tepedekiler yastık gibidir
Ray Bradbury'nin bir bilimkurgu romanı. 1988'de operası 1966'da filmi yapılmıştır. Romanın geçtiği dönemde binalar yanmaz kılıflarla kaplandığı için itfaiyenin görevi artık yangın söndürmek değil, kitap yakmaktır. Montag'da bir itfaiye eridir ve yıllarca kitap yakmıştır taa ki 17 yaşındaki genç nir kız olan komşusuyla tanışana dek. o günden sonra hayatı değişir. Yakmaya gittiği kitapları çalar ve okur. Bir örgüte üye olur. Bu örgütte herkes bir kitap ezberleyip birbirine anlatır böylece kitaplar sonsuza dek var olacaktır. Kitabın sonunda Montag'ın karısı itfaiyeye kocasının evde kitap sakladığını ihbar eder ve kitapları yaktırır, Montag'da bir kaçak olur dağlarda örgüt üyeleriyleriyle yaşar.
Ray Bradbury'de eski bir itfaiye eridir. Fahrenheit 451 ise kağıdın ateşe gerek duymadan tutuşacağı sıcaklıktır. Ray Bradbury bu sıcaklığı düşüncenin yok olma sıcaklığı olarak görmektedir. Kitaplar yanınca düşünce de yanmaktadır. Michael Moore da Fahrenheit 9 11'in ismini burdan esinlenmiştir. Hatta Ray Bradbury telif melif davasına girmişti de kaybetmişti davayı.
bu kişiler müşterilerine ay pardon hastalarına çok iyi insanlarmış gibi görünebilirler. siz sanırsınız ki bunların hiçbir derdi yok, etrafındaki insanlarında hiçbir derdi tasaı yok. hep beraer mutlu mutlu yaşıyorlar. ama siz aynı kişiyi bir de kliniğinden çıkıp normal hayata karıştıklarında görün. tam birer psikopattırlar. hayatlarında doğru dürüst giden hiçbir şey olmadığı gibi etraflarındakilerin de yaşamlarını alt üst ederler. etrafımdaki onca psikologtan bunu anladım. eğer hayatınızda ters giden bir şey varsa bilinki bunun temelinde bir psikolog yatıyordur!
(bkz: genelleme)
bi aralar saklıkent'te çıkan, ankara'lı rock grubu. sahne performansları mükemmele yakındır, seyirciyi avuçlarının içine alırlar resmen. iki bin dört yılında Roxy'de birinci olmuşlardır. vokalleri (adı cenk) konser sonrası kendini tebriğe giden bir kızın göğsünü çimdikleyip ardından pıssst * diyerek kendisinden bi insan olarak tiksinmeme neden olmuştur. ama müziğine ve performansına sözümüz yok
pulp fiction'da samuel l. jackson'ın oynadığı karakter. filmi izlediğinizde "vay be ne iyi oynamış adam!ulan bi gün ben de böyle karakterleri böyle iyi oynayabilsem" dersiniz.
videosunun istanbul beyoğlunda çeşitli mekanlarda çekildiği, sözlerinin büyük bir kısmı anlaşılamayan, anlaşılan yerlerine de anlam verilemeyen, kenan doğulu'nun söylediği bir sezen aksu şarkısı.
biri diğerinin yaptıklarının binde birini bile yapmadığı halde idam edilmiş iki türkiye cumhuriyatine yakışan(!) başbakan. işin ilginç kısmı menderes'in idam edilmesi değil, erdoğan'ın yaptıklarının yanına kar kalması.
saf, katıksız, temiz anlamında bir kız ismi. ibranice'de ise prenses anlamındadır, ibrahim peygamberin karısının adıdır. türkçe'ye sara olarak geçmiştir. frank ve germen dillerinde ise sarah'tır.
fight club modeli "in Taylor we trust" olan, doların üzerinde yazmasını son derece anlamsız bulduğum deyiş. tanrıya olan güvenini para gibi dünya üzerindeki en fani şeye (bana göre değil ya, bütün dinler öyle söyler) yazmak da ancak amerikan mantığına sığar zaten.
Anton Pavloviç Çehov'un "Baştan Çıkarma" adlı piyesinde karısına sulanan bir arkadaşıyla karısının arasını farketmeden yapan saf koca. Asıl adı Nikolayiç'tir.
America müzük endüstrisinin rock müziği piyasaya düşürmek için ortaya çıkardığı, "biraz da kadınların ilgisini çekelim rock'a" diyip başına axl rose'u koydukları grup. slash de olmasa hiç çekilmez.
Scorpiones takımını oluşturan, genellikle sıcak ve nemli bölgelerde, kayalıklarda ağaç kabuklarında yaşayan, gövdesinin sonunda bir zehir iğnesi bulunan eklembacaklılardır.
Kuyruk olarak adlandırılan, 6 halkadan oluşan kısım akrebin gövdesinin daralan bir uzantısıdır. Yani aslında gözleri olmadığı gibi kuyrukları da yoktur.