o kadar çok övüyorlar ki hep gitmek istedim ama bir türlü nasip olmadı. çünkü bulunduğum yerden* izmir'e araçları yok. online bilet alma kısmına göre tabi. ama izmir'den varmış. bir dahaki sefere artık bakalım. üstelik denildiği gibi pahalı da değil çünkü hep gittiğim ama tam anlamıyla ortalama kaliteli kamil koç da aynı fiyat.
iki yıldır keten giydiğimden ve keten'in rahatlığını çok sevdiğimden uzun zamandır benim de anlamadığım olay. kışın da giyerim, izmir'in havası sağolsun sorun da olmaz pek.
beethoven'ın parandeler atarak alacağı versus. zira mozart zibidisinin andante'den başka güzel eseri yoktur bana göre ki hangi senfonidir, hangi harekettir bilmem ama yutupa yazınca görebilirsiniz. zira beethoven'ın moonlight sonata'sından başka bir de şöyle bir eseri vardır ki: https://www.youtube.com/watch?v=4uOxOgm5jQ4 sözün bittiği, bıçağın kemiğe dayandığı, biz klasik müzik yapmayı da iyi biliriz denilen noktadır.
saçmalıktır. çünkü gerçektir. http://www.miamiherald.co...cordings-appear-real.html ama gerçek olsa bile "o paralar zekat paralarıdır." diyen, "arsızın yüzsüzlüğü hırsızın samimiyetinden iyidir." diyen aç köpekler olduğu sürece bir şey değişmeyecektir. olaya bak, ülkenin başbakanı yüz milyonlarca dolar çalıyor ama taraftarlarının da, devletin de, kimsenin umrunda değil. yazıklar olsun.
kırımdaki ruslar tarafından saldırıya uğramış insanlardır. hatta aynı ruslar kırım parlementosunu silahlarıyla dün itibariyle basmışlar ve "kırım ruslarındır" şeklinde slogan atmışlardır. ne acaip. hani, rusya'yı amerika'ya karşı güç olarak durduğu için severdim ama yanukoviç gibi bir pisliği desteklemeleri onların da bir farkının olmadığının göstergesi. aynı bokun laciverti bu insanlar. olan gene mazluma oluyor.
Timur ona gayet saygili ve bariscil yaklasmasina ragmen hem asiri saldirgan ve saygisiz davranmis, hem de tabiri caizse koroglu gibi anadolu'da pesinden gitmis ve sonunda feci bir yenilgi almistir. Timur'un onu bir kafese kapattigi ise dogru degildir.
Ayrica ayyastir.
samuel barber'in adagio for strings'ini koroya uyarlamis oldugu hali. Lakin Sabah isiklari vurmaya baslayip dunya doguyorken pek de mutlu bir ruha soktugu soylenemez.
Hala trance diyenleri bu eserin muazzamligindan ayri tutuyorum. Zira boylesine olumu cagristiran bir sey dans ve eglence icin olamaz, olmamali.
Yine de duygularimi daha cok sevdigim koro versiyonuna sakliyorum.
(bkz: agnus dei)
Sarabande'yi bir filmin son ve vurucu sahnesine koyabilirsiniz, adagio for strings'i ise olum sahnesine, bach'in air'i bir sureci anlatan sahneye harika gider, albinoni'nin adagio'su acikli bir sahne icin cennetten indirlmistir, ama bolero oyle degildir. Onu nereye koyarsaniz koyun, dinlerken hangi aninizi akliniza getirirseniz getirin uyacaktir. Zira bolero hayatin kendisidir.
kuyruk sokumunun oturmaya yaradığını bilmeyen hödüklerin hödösü. bunlar ve "evrim yoktur ulan allah'sızlar" diyenler aynı seviyede cehaletle boğuşmaktadırlar.
bu taktiği en iyi kullanan kişi alparslan yahut bir başkası değildir. bizzat hannibal barca'nın kendisidir. ilk kez epaminondos'un uyguladığı, daha sonra büyük iskender'in geliştirdiği bir taktiktir. ordu ters yay şeklinde dizilir. gevşek askerler ortaya koyulur ki düzeni bozup gerçi çekilerek düşmanı üzerlerine çeksinler. sağdan ve soldan süvari üstünlüğü şarttır. düşman, ordu merkezin çöktüğü düşüncesiye merkeze yığılır. önce kanatları düşer. sonra üç tarafı piyadelerle sarılır. arkadan da süvari birlikleri basar. sonuç: merkezde tıkılıp kalan askerler kılıçlarını bile savuramayacak kadar sıkışmışlardır. hesaplanana göre merkezde toplanmış 80 bin kişinin kılıçtan geçirilmesi 16 saat sürüyormuş.
tiksindiğim insan çeşidi. o tonla boyayı surata sürer bir de utanmadan gezer. az sürülmüşü de çoku da gözümde aynı boktur. hayır kardeşim, çirkin misiniz ki makyaj yapıyorsunuz? kötü mü kokuyorsunuz ki parfüm sıkıyorsunuz? püüüü pislik, iğrenç insanlar. sana, sana, sana hepinize be...