bugün faşist bir pusuda katledilen eğitim-sen'li öğretmen.
ankara yenimahalle'deki mustafa kemal lisesi'nde edebiyat öğretmenliği yapan sarikaş, bir süre önce okul idaresine lisedeki gerici-faşist yapılanmalarla ilgili bir rapor sunmuştu.
kültür emperyalizminden dem vurup ceza'yla söz düellosuna giren pek modern, pek demokrat, ileri görüşlü kıraç abimizin son klibinde de çıkarmadığı, teksas'lı kovboyların(ki şimdilerde en meşhurları baba oğul bushlar) simgesi şapkadır.
cem karaca'yı taklit edecekse önce yurtdışında vatandaşlıktan çıkarılsın, sonra 2.bir özal dönemi yaşanır ise ülkeye geri dönüp vatandaşlığını geri alsın. ondan sonra ne yaparsa yapsın, isterse fes taksın iplemeyiz zaten..
okan bayülgen'in sınıf arkadaşı ve kadim dostu merhum boran kaya için yazdığı ağıt adlı şiirin bir dizesidir. duyunca insanın okan bayülgen'i gerçekten sevesi gelir.
sultanahmet'te halı-kilim satan bir dükkanı vardır. ağzı feci laf yapar, ferhan şensoy'u da böyle etkilemiştir zaten. hatta iş icabı teksas'ta bulundukları sırada, davetlisi oldukları kumpanya elemanlarıyla yemekteyken ferhan şensoy sürekli hesap ödemekten bıkıp "son of a bitch" dediğinde durumu düzelten, masadakileri o lafın türkçede başka manaya geldiğine inandırıp ortamı yumuşatan adam grotesk abdullah'tır.
genellikle sinirlidir. biletlere bakarken sinirlidir, bagajı alırken sinirlidir. rutin servisten sonra istediğim suyu başımdan aşağı dökmek istediğini de biliyorum.
üzerinde yorum yapmanın yasak olduğu, adeta tabulaştırılan yahudi soykırımı'yla ilgili düşüncelerini söylediği için demokrasi şampiyonu fransa'da "sık sık" cezalandırılan fransız tarihçi.
yahudi soykırımı'nı kabul etmekle ve nazilere karşı olmakla birlikte öldürülen yahudi sayısını abartılı bulmaktadır. bunun siyonistler için bir geçim kaynağı olduğunu ileri süren faurisson en son tahran'da düzenlenen, Yahudi soykırımının tartışıldığı uluslararası konferansta fikirlerini beyan ettiği için üniversitedeki öğretim görevinden uzaklaştırıldı.
yahudi akademisyen noam chomsky de bir profesörün düşüncelerini söylemesinin ve makalelerinin dağıtımının engellemesinin kabul edilemez olduğunu söylediği ve Robert Faurisson'un "konuşma ve ifade özgürlüğünü" savunmak için bir dilekçeye imza attığı için yahudi lobisi tarafından istenmeyen adam ilan edilmiştir.
erzurum yöresine ait bir türkü. hikayesi şöyledir:
köyün bütün sürülerini otlatan çobanın evlendiği gün, köye bir haber duyulur: "bir hanedeki büyükbaşlar kavgaya tutuşmuşlar, birbirlerini telef ediyorlar". düğün günü de olsa bu işi çözmek çobana kalır. girer ağıla, fakat üzerinde hergün giydiği abası olmadığı için hayvanlara sözünü geçiremez, arada kalır ve ölür. türkü bu ölümün acısıyla yakılmıştır.
kara camışları vurdum bayıra
dövüşe indi çayıra
deyin güvegiye* gele ayıra
güvegin işini allah kayıra
giderem giderem dudu bülbül gibi durmaz öterem
gelin helallaşak kardaş giderem, giderem
bir evi yaptırdım döşetemedim ben nedim
üç günlük ömrümü beş edemedim ben nedim
zalım felek ile baş edemedim
bu kara bahtıma küsmüş giderem
giderem giderem dudu bülbül gibi durmaz öterem
hulusi gönülden kalkar giderem
ortalık gavur amı gibi yanarken kaynar sudan çıkmış bir şeyi yemeye çalışmaktır. hayır tamam mısırın leziz bir şey olduğunu kabul ediyorum ama bu yaptığınız iş değil.
"sabah 7.30 akşam 9, 10, 11 allah ne verdiyse, cumartesileri full, sigortasız, sağlık ve iş güvencesiz 350 milyona çalışmak olsa olsa bir toplama kampında olur" düşüncesiyle ortaya atılmış önerme.
sosyal ve kültürel kimliği türkiye cumhuriyeti devleti tarafından sürekli yok sayılmış, anadoludaki varlığı bin yıllar öncesine dayanan, dünyanın en horlanmış, aşağılanmış, en mazlum halkı.
ha sen adama iş, aş vermezsen o da gelir çantanı kapar, korsan cd işi yapar. sana da ancak yakınmak ya da karate öğrenmek kalır.
bir de bu halkın newroz die bir bayramı vardır ki kutlanması yasadışı eylem yerine kondu uzun zamanlar. şu yaşıma geldim, 3-5 sene evveline kadar devlet erkanının nevruz die birşey kutladığını bilmem. görmedim, duymadım. ne zaman ki kürt halkı inkar edilemeyecek bir noktaya geldi, ailemizin bayramı oldu. muammer güler bile o ateşin üstünden atladıktan sonra, ohoooo...
tkp(ml) merkez komite üyesi baba erdoğan'ın* bir ajan tarafından sırtından vurularak öldürülmesinden sonra grup munzur'un bu şanlı devrimcinin anısına yaktığı ağıttır.
sözlerini de yazayım tam olsun.
bir ırmaktı o gürül gürül akan
sevdası için bentleri yıkan
vurgunlara demir perde yüreği
baskınlardan geliyor
munzur'un kızıllığını taşıyarak karadeniz'e
ve şimdi mesken eylemiş dağların kayalıklarını
taa yükseklerden gözetliyor avını kavga adamı
sevdası bugün dillerde destan
dağlarda açan çiçekte yaşar
zindanlarda düşmanı yıkar
halaylara sor, zindanlara sor, firarlara sor
mor dağlarda ilke ilke açan kızıl güle sor
bu dağlar bizim, bu sevda bizim
dağ başlarında halaylar bizim