bugün

Eski takvimlere göre yılın ve baharın ilk günü sayılan martın yirmi birine rastlayan gün.

(bkz: nevruz bayrami)
19 mart günü izmir gündogdu meydanında ve türkiyenin her yerinde kutlanacak baharın gelişi için yapılan şenlik...
ancak maalesef ülkemizde ve çevre ülkelerde kutlanan bu şenlik bizim ülkemizde kötü olaylara neden olmaktadır buda bazı bölücü kesimlerin daha dogrusu çogunlugunu bu gibi insanların oluşturdugu kesim yüzünden meydana gelmektedir. çünkü bu insanlar ortamda bölücü başı apo nun resimlerini asmakta ve insanları provoke etmektedirler bu sebepten bölücülerin buluşma noktasıdır. ve genelde bizde kürt bayramı olarak sözü edilir ancak bu yanlıştır... yani bunlar için bizim cumhuriyet bayramımızla nerdeyse eş görecek durumda insanlarada rastlanmaktadır. allah akıl fikir versin ülkem insanına...
ayrıca bu yazım şeklide geçen gün kars mahkemesince onay aldıgından bu şekilde yazılmıştır...
dogrusu''nevruz''dur...
Türkçede w işareti yoktur.Ancak Kürtçede vardır.Biz Nevruz diyelim.Newroz diyenlerin ne yapmak istedikleri açıktır.Ayrımcılık yapmayalım lütfen.Ayrıca Nevruz Bayramı'nı kendilerine mal etmek isteyen ayrımcıların da nevruz bayramının tarihçesini öğrenmeye davet edilmesi şarttır.

(bkz: nevruz)
(bkz: nevruz bayramı)
Türk dünyasının kuzeyinden güneyine, batısından doğusuna kadar uzanan engin coğrafyada yaşayan toplulukların pek çoğu tarafından yaygın olarak kutlanan bahar bayramıdır..
şamanizmden gelen ve türk cumhuriyetlerinde hala kutlanmakta olan, baharın müjdecisi 21 mart'ta kutlanan bayram. türkiyedeki azerbaycan göçmenleri, hala bu geleneklerini sürdürmektedir. bu gün küslerin barıştığı bir gün olmasına rağmen, pkk yandaşları nevruzu kavga ve bozgunculuk için kullanmaktadır.
yeryüzündeki bütün toplumların, bütün dinlerin, bütün milletlerin bir bayram anlayışı vardır. geleneksel olarak insanlar bayram günlerinde (musevi, müslüman, hristiyan, alman, ingiliz, türk, arap veya her ne ise) erken kalkarlar, inançları gereği veya milli bayram ise yapılması uygun görülen vecibeleri yerine getirirler. (bayram namazı, christmas, paskalya yortusu, kabir ziyareti, milli törenler ve daha aklıma gelmeyen nice aktivite) insanlar bayram günlerinde en temiz giysilerini giyerler, birbirlerine sarılırlar, bayramlarını kutlarlar, yaşlılarını, hastalarını ziyaret ederler, dargınlar barışır. bütün bu saydığımız aktiviteler yeryüzündeki bütün milletlerin ortak değerleridir. şekilsel farklılıklar hariç olmak üzere.

nevruz özünde bir türk bayramı olmasına rağmen, birlikte yaşadığımız etnik bir unsur tarafından adeta sahiplenilmiştir. neyse bu çok önemli değil. bu etnik topluluk kendisini tarih sahnesinde büyük bir millet olarak göstermeye çalışmakta ve türklerin anadolu'ya sadece 1000 yıl önce geldiğini ve fakat kendilerinin ise bu toprakların 10.000 yıllık yerleşik halkı olduğunu ve dolayısıyla türklerin onların üzerinde hakkı olmadığı halde egemenlik kurduğunu iddia ederler. kendilerine göre bu kadar köklü bir tarihi olan bir ulusun(?) hala daha bir bayram geleneği oluşmamış olması düşündürücüdür. nasıl mı?

şöyle ki;

bir saniye için gözlerinizi kapatın. 21 mart (yani nevruz günü) işinizden okulunuzdan döndünüz ve akşam haberlerini izliyorsunuz.

- diyarbakırda nevruz bayramı kutlamasında olay çıktı. 3 polis yaralandı toplam 25 yaralı 4 ölü var.

- kartal da nevruz bayramını fırsat bilen bir grup trafiği kesti, bir belediye otobüsü yakıldı.

- mecidiyeköy de nevruz gerginliği. dükkanlar taşlandı, arabalar devirildi.

- mersin de nevruz kutlamaları. türk bayrağı yakıldı. polise molotof kokteyli ile saldırıldı. olaylar ilgili 100 kişi gözaltında.

ve daha bunlar gibi nice olay. bazıları der ki efendim bunlar provakasyon 3-5 pkk sempatizanın yaptığına mal edilemez. peki tamam ama bu insanların pek çoğu işinde gücünde, normal yaşayan, kimisi öğrenci hatta ev kadınları ve genç kızlar-erkekler. belki de dağdakilerle gönül birliğinden başka hiçbir ilişkileri yok. ama ben hayatım boyunca nevruz bayramı diye aklı başında adam gibi bir kutlama yapıldığını insanların en temiz giysilerini giyip birbirlerinin bayramını kutladığını görmedim gören olduğunuda sanmıyorum. fakat birçok defa nevruz denilen bayram gününde şöyle sloganlar atan gruplara tanık oldum ''biji kurdistan biji apo'' ''işgalci tc kurdistandan defol'' ''vur gerilla vur kurdistanı kur''

kazak bir dostumuzun nevruz ile ilgili söylediği sözler ibret verici nitelikte; '' biz de bayram günleri güzel yemekler yapılır, yoksullara, hastalara dağıtılır, yerel giysilerini giymiş genç kızlar-erkekler el ele tutuşarak milli danslarımızı sergiler. bir nevi karnaval yaparız. geçen nevruz bayramında türkiye televizyonlarını izlediğim de çok şaşırdım. abdullah öcalan'da kim? bu insanlar nasıl bir bayram kutlaması yapıyor? yoksa sizin ülkenizde bir iç savaş mı var?''

son söz; bayramımız dedikleri günde bile bayram anlayışına sahip olan hiçbir ulusun yapmayacağı taşkınlık, yasadışı faaliyet, talan ve toplu halde isyan hareketine girişen bir kitlenin biz 10.000 yıllık bir milletiz, kültürümüz, göreneklerimiz var, türkler bizi sömürüyor demeye hakları yoktur. olamaz...
(bkz: not found)
Türkiye'de bu yıl "barış" teması ve yaşar kemal'in "Türkiye Barışını Arıyor" konferansı sonunda ifade ettiği ve önemle vurguladığı "ya gerçek demokrasi ya hiç" sloganı adı altında kutlanacak olan bayramdır.
(bkz: 21 mart)
(bkz: newroz oldu nevruz)*
sadece türklere has bir bayram çesidi olduğu idda edilen, ancak her ne hikmetse türkiye de yıllarca yasaklanan, inkar edilen bayram.

(bkz: buyur burdan yak)
(bkz: anladın sen onu)

ek olarak.
(bkz: 21 mart 1992 nevruz olayları)
(#1435983)
Gün itibariyle erciyes erkek öğrenci yurdunda törenlerle kutlanan baharın başlangıcını müjdeleyen türk bayramı.
1995'ler de Tansu Çiller'in resmi bayram olarak ilan edeceğini söylediği(!) baharın gelişinin kutlandığı gün. Hükümetlerin bir sene "izin verdiği" diğer sene "yasakladığı" günümüzde Türk ve Kürt vatandaşı arasında paylaşılamayan gündür. Nevruz 'un PKK yandaşlarınca bölücü sloganlar , afişler , dövizler yoluyla çeşitli yerlerde sabote edildiği görülmüştür.
farsça nev(yeni) ve ruz(gün) sözcüklerinden oluşmuş birleşik sözcük.
insanların hayatlarında takvim, gerekli bir kültür unsurudur. Günümüzde bu konu bir bilim, meslek haline gelmiştir. Geçmişte ise bu ihtiyaç bugünden farklı olarak karşı karşıya kalınan şartlara göre şekillenmiştir. Türkler de konar göçer bir toplum olarak hayatlarını sürdürdükleri için kır ekonomisi yapısı içinde takvimi bilmek zorundaydılar. Böylece takvim ihtiyacı içinde bir kültür kalıbı olarak ortaya çıkmıştır.Geçimlerini toprağa bağlı olarak sürdüren Türkler, genellikle yazın, baharın başlangıcı ile hayvan sürülerinin otlağa çıkarılması, çiftçilik yapanların ekin döneminin başlaması için geleneklere uygun olan bir takvim kullanmışlardır. Bilindiği üzere, Türklerde yılların adları da, ayların adları da, hayvan isimlerine bağlı olarak söylenmiştir. Yeni yılın başı ise 21 Mart'tır. Ancak Güneş Yılı ile Ay Yılı arasında 13 günlük bir fark bulunduğundan, 21 Mart tarihi, bazı topluluklarda Mart'ın 9'una, nadiren bazı topluluklarda 1 - 3 Nisan ve 21 Haziran'a tekâbül eden kutlamalara yol açmıştır.

Tabiat dinlerinin bu cins kutlamaları bünyesine alarak kutsallaştırdığı bilinmektedir. Hanifilik özelliği taşıyan, "Şamanlık" denilen Türklerin milli inanışında yer yer Türk destanlarının (Ergenekon, Göç, vb.), yer yer inanışların bünyesine karışmış olan "Yılın Başı" yahut "Yeni Gün", Türklerin Müslümanlığa geçişi sırasında farklı anlayışlarla islâmîleştirilmeye çalışılmıştır. Bazı Türk topluluklarında Hz. Ali'nin doğumu, bazı Türk topluluklarında Hz. Ali ile Hz. Fatıma'nın evliliği, bazı Türk topluluklarında isme Hz. Hüseyin'in hilâfeti almak üzere arkadaşlarıyla hareket edip, Kerbela vakasıyla, bazılarının ise Hz. Hasan veya Hüseyin'in doğum tarihi olarak kabul ettikleri "Mart Dokuzu", destandan menkabeye, menkabeden efsaneye, efsaneden tevâtüre ve oradan da kültür tavrının görünüşü olmuştur.

Nevruz, Yenisey-Orhun çevresinden, Altaylara, oradan da Hun Türkleri'nin Avrupa'ya yürümesiyle Macaristan'a ve Balkanlar'a ulaşmış, Milâttan sonra 800'den itibaren Hazar'ın güneyinden Anadolu'ya ve Mezopotamya denilen bölgeye taşınışla birlikte yeni bir coğrafyada yaşatılmaya başlanmıştır. Hatta son yıllarda yapılan ve yeni bir kıta da, Amerika'da yaşayan Kızılderililer hakkında yapılan karşılaştırmalı halk bilimi çalışmalarına göre bu coğrafyada da Nevruz aynı ruhla kutlanmaktadır. Geçmişten gelen bu bayramın Müslüman Türkler arasında sadece gerekçesinin islâmîleştirilmeye çalışıldığı görülmüştür. Takvimin başlangıcı kimilerince Hz. Nuh'a, Hz. Yunus'a, kimilerince Hz. Ali'ye bağlı yorumlara sığınılarak fakat hep Şamanlık kalıntısı ile sürdürülmüştür.
bugünkü nevruz olaylarının siirtten başlamasına şaşırmamak gerekir.şöyle ki; sevgili boşbakanımızın bundan 5-6 yıl kadar önce siirtten milletvekili çıkması,akabinde siirtteki bazı oluşumlara verilmiş sözlerin 5-6 yıl sonra gerçekleşmediğinin farkına varan bu oluşumların tepkisi bu şekilde yaşanmıştır.*
devletin " bu ülkeye komünizm gelecekse onuda biz getitiriz" dediği gibi, kutlanılacaksa eğer biz kutlarız dediği gündür newroz. ilk önce yasaklar getirilip daha sonra kürt halkının bugünü layıkıyla sahiplenmesini hazmedemeyen egemenlerin, -ulan bu türklerin bayramıdır diyerek halkları düşmanlığa sevkedercesine- bir asker ve iki siyasi görevlendirerek ateşte oynattığı gündür.
geçmişte türkler tarafından kutlanmış, gelenek haline getirilmiş ama günümüzde nedense sadece belli bir kesmin bayramıymış gibi kutlanan ve adına yakışmayan bir şekilde, bölücü bir grup tarafından her sene bazı olaylara sahne olan bahar bayramı.

bir de ilginçtir, nedense newroz diye yazarlar bunu. ortak bir değer olan türkçe ismi ve asıl olanı varken neden böyle lanse edilmek istenir nedeni bilinmez.
Kürtler için önemi çok büyük olan bahar geliş bayramı. Newroz serhildan'ın halaylarla ve ateşle birliğiyle kutlanır.
her yıl kutlanmaya çalışıldığında sürekli 'w' krizinin yaşanmasına neden olan ama bu yıl dtp'li milletvekillerinin içişleri bakanı'yla görüşmesinden sonra bu krizin aşıldığı bayram.
show tv'deki "w" ye ve yüzlerce benzer örneğe maraza çıkarmayan devletlülerimizin, "kardeşim" dediği kürtlerin (kimin olduğuunun, tarihinde ne yattığının da bir önemi yok) bir günü newroz olarak kullanmak istemesine yıllardır yasak koymasının ortadan kalkması bile sevindirici, inanın ki sevindirici. garip, ilginç, trajik ama sevindirici.

not1: yine de, umarım bu yıl w harfininin yasaklanmaması akp'nin yerel seçim yatırımı, göz boyama yağlama yıkaması değildir. yaşayıp göreceğiz her birlikte.

not2: tabi ki ilginçlikler hala yaşanmıyor değil. dtp'nin afişlere "edi bese" (yeter artık) yazması yasaklanmıştı. dtp hazırlattığı yeni afişlerde bu sefer "yeter artık" ı "hıni bese, ya basta, enough is enough..." şeklinde ("hıni bese" nin zazaca olduğunu belirtelim) yazmış ve bunlar da yasaklanmış. 8 mart'ta da emekçi kadınlar günü için yapılan kürtçe afişler yasaklanmış, daha sonra çince afişler yapılmıştı... neyse işte durum böyle, ağlamak ve gülmek arasında bir şey.
(bkz: yok böle bişi)
lakin nevruz var
"Newroz Piroz Be" (newroz'un kutlu olsun) olarak kutlanan bahar bayramı.
dün itibariyle * okulumuzda * sözüm ona kutlaması yapılan gün. efendim okulun orta yeri sayılabilecek mekanda bu arkadaşlar yanan lastiklerin üzerinden atlayıp -ki buna hiç bir lafım olamaz- 'gençlik aponun fedaisidir' diye bağırıyorlardı. anam... yaşadığım şaşkınlığı anlatamam. odtüde resmen teröristiz diye bağırıyorlardı. e kardeşim bunun neresi nevruz, neresi bayram.
Türkiyede yaşamaktasın ve daha gözlerimizdeki yaş kurumadı şehitlerimize ağladığımız günlerden. o cenazelerde de bağırsaydın ya biz bu cenazelerin kalkmasına evlatlarının gözü yaşlı kalmasına sebep olan adama biz ölürüz diye..
çok sinirliyim sözlük çok...
türk bayramıdır. tsk bünyesinde gecirdiğim sürecte bağıra bağıra herkese;
ne olduğu, gecmisi, daha önce kimlerin* ve hakkında bir çok bilginin anlatıldığına şahit olduğum türklerin bahar bayramıdır. lakin bazı orospu çocuklarının kafasında bayram gibi bir maneviyat oluşmadığı için işlerine geldiği şekilde adı kullanılmaktadır.

nevruz bayramı konusunda zamanla herkesin bilinçlenmesi en büyük temennimizdir.