bugün
- yaz aşkı varda kış aşkı neden yok9
- en havalı erkek meslekleri14
- jose mourinho23
- her erkeğin unutamadığı bir kadın vardır10
- burçlara inanmak9
- kezo dili ve edebiyatı8
- zall beceremiyorsan bırak git24
- 19 mayıs 2024 galatasaray fenerbahçe maçı25
- anın görüntüsü16
- sözlüğe yeni gelen masum erkek12
- 13 yaşındaki kıza tecavüz eden 28 kişi26
- bugün hangi kadın yazara ne diksem15
- hayatınızda kaç kere reddedildiniz20
- doğum gününde hatırlanmamak17
- en dindar özelliğiniz31
- kahverengi gözlü olmanın hiç bir işe yaramaması14
- sözlük erkeklerini evire çevire pataklamak8
- hangi sözlük yazarı ile uyumak isterdin11
- en taşaklı kızların bizim sözlükte bulunması13
- şort diken müzisyen motorcu uzun boylu yazar11
- icardi1905 ile jakuziye girmek10
- kimsenin okumadığı sözlükte yazar olmak17
- ali koç9
- günahların takımı galatasaray13
- sözlük erkeklerinin bugünkü kombinleri9
- ayetullah hamaney'in mini etekli torunu21
- bir erkekle kız arkadaş olabilir mi sorunsalı8
- anneler günü18
- erkekler seks yapamayacağı kadınla arkadaş olmaz15
- bik bik için diktiğim şort21
- toplu taşımalardaki müzisyen sorunsalı8
- üstteki yazar gözünde nasıl canlanıyor14
- icardi19058
- sözlük yazarlarının boy kilo ölçüleri8
- piknikçi grubun varoş olduğunu anlama yolları15
- kızların mesajlara geç cevap vermesi16
- elinin değdiği anı unutamıyorum 5 posta attım16
- serdar ortaç renault megane benzerliği8
- şizofreni11
- bacağa kramp girmesi10
- erkeklerin sadakatsiz olması9
- erkekler götünüze değil yaptığınız pastaya bakar9
- arkadaşlar sizce bu yüzük nasıl15
- eloande ile evlenip sözlüğü huzura kavuşturmak8
entry'ler (288)
Bugün karşılaştığım bir durum sonucu söylenebilecek Cübbeli Hoca sözü. Şöyle ki;
Her zamanki gibi işten çıkmış, mıymıntı bir halde sessiz sokağıma girmekteydim. Sokağın girişinde iki kirli sakallı arkadaşın altmışlı yaşlarının başlarındaki x2 kirli sakallı bir adamı karga tulumba fiat marka doblo model aracın bagajına atmaları ve kapıyı çarpmalarıyla şokların ilkini yaşamış oldum.
Tırsmanın da vermiş olduğu güvercinlikle etrafa baktım. Bizim karşı komşu genç bayan da balkonda panikleyip "siz kimsiniz" diyip durrmakta. Karga tulumbacı adam da geldi, Behzat Ç vari bir hareketle "biz sivil polisiz" dedi kimliği gösterdi. kadın da ağlamaklı bir halde telefonda kocasıyla durumu paylaşıyor. ben halen anlamadım bişey, hırsızlık diye düşünüyorum ama sivil polis ne alaka?
Adamlar kadını daha fazla dinlemeyip araca yöneldiler. kadın ise ağlamaklı, "durun gitmeyin 155 gelecek birazdan" diyince bu sefer mahallede bir iş dönüyorsa biz dışında kalmayalım diyerek ben de kapıda dikildim. Adamlar beni fark etmedi bile. Açtılar kapıyı bindiler. Ben mal mal baktıkça abla da dedi bana "ya bu adam içip içip geziyodu sokakta, durdu karşımızda oturdu senin oradaki merdivene, başladı masturbasyon yapmaya."
Ben zaten bu cümleyi duyunca hafif bi ruh çekilmesi yaşadım. Ömrümde ilk kez mastürbasyon diyen ablayla karşılaşmak mı, bunun karşı komşum olması mı, adamın 60 yaşında ikinci baharını bizim basamaklara oturup asılarak yaşaması mı yoksa otuzbirci yakayalan sivil polis ekibi mi beni şaşırttı bilemedim. Adamın işini bitirip bitirmediğini soramadım, "geçmiş olsun, felaketten kurtulmuşsunuz" dedim içeri geçtim.
Sonra ev arkadaşımla tartıştık bu konuyu biz abla olsaydık ne derdik diye "kendisine dokunuyordu" da karar kıldık ama o da çok ucu açık, "asılıyodu, çavuş tokatlıyodu" gibi ifadeler de bi bayana yakışmaz. doğrusu "masturbasyon" evet. Cesurca...
Neyse ki ben o abla olsaydım hangi kelimeyi söylerdim derdini on dakika sonra internette görerek atlattım. bence en güzeli cübbeli'nin ifadesi. "sağ elin mağlup olması" diyo "o anda sağ elini mağlup ediyordu" diyebilirmiş. bir karmaşayı daha çözüp rahatladık vesselam. teşekkürler cübbeli.
Her zamanki gibi işten çıkmış, mıymıntı bir halde sessiz sokağıma girmekteydim. Sokağın girişinde iki kirli sakallı arkadaşın altmışlı yaşlarının başlarındaki x2 kirli sakallı bir adamı karga tulumba fiat marka doblo model aracın bagajına atmaları ve kapıyı çarpmalarıyla şokların ilkini yaşamış oldum.
Tırsmanın da vermiş olduğu güvercinlikle etrafa baktım. Bizim karşı komşu genç bayan da balkonda panikleyip "siz kimsiniz" diyip durrmakta. Karga tulumbacı adam da geldi, Behzat Ç vari bir hareketle "biz sivil polisiz" dedi kimliği gösterdi. kadın da ağlamaklı bir halde telefonda kocasıyla durumu paylaşıyor. ben halen anlamadım bişey, hırsızlık diye düşünüyorum ama sivil polis ne alaka?
Adamlar kadını daha fazla dinlemeyip araca yöneldiler. kadın ise ağlamaklı, "durun gitmeyin 155 gelecek birazdan" diyince bu sefer mahallede bir iş dönüyorsa biz dışında kalmayalım diyerek ben de kapıda dikildim. Adamlar beni fark etmedi bile. Açtılar kapıyı bindiler. Ben mal mal baktıkça abla da dedi bana "ya bu adam içip içip geziyodu sokakta, durdu karşımızda oturdu senin oradaki merdivene, başladı masturbasyon yapmaya."
Ben zaten bu cümleyi duyunca hafif bi ruh çekilmesi yaşadım. Ömrümde ilk kez mastürbasyon diyen ablayla karşılaşmak mı, bunun karşı komşum olması mı, adamın 60 yaşında ikinci baharını bizim basamaklara oturup asılarak yaşaması mı yoksa otuzbirci yakayalan sivil polis ekibi mi beni şaşırttı bilemedim. Adamın işini bitirip bitirmediğini soramadım, "geçmiş olsun, felaketten kurtulmuşsunuz" dedim içeri geçtim.
Sonra ev arkadaşımla tartıştık bu konuyu biz abla olsaydık ne derdik diye "kendisine dokunuyordu" da karar kıldık ama o da çok ucu açık, "asılıyodu, çavuş tokatlıyodu" gibi ifadeler de bi bayana yakışmaz. doğrusu "masturbasyon" evet. Cesurca...
Neyse ki ben o abla olsaydım hangi kelimeyi söylerdim derdini on dakika sonra internette görerek atlattım. bence en güzeli cübbeli'nin ifadesi. "sağ elin mağlup olması" diyo "o anda sağ elini mağlup ediyordu" diyebilirmiş. bir karmaşayı daha çözüp rahatladık vesselam. teşekkürler cübbeli.
Küçüksünüz, miniciksiniz. O aralar en kral arkadaşınızla her zamanki gibi türlü oyunlar oynamakta, akşam etmektesiniz. O gün ise arkadaşınızın odasında arabaları kah çarpıştırıyor, kah kovalattırıyor, kah G-I-Joe'larınızla dövüşüyorsunuz. Sadece kendi güldüğünüz şakalarla dünyanın en akıllı ikilisi olduğunuzu düşünmemek garip olurdu. Ta ki, ağabey içeri girene kadar.
Ağabeylik müessesesinin kaçınılmaz gerekliliklerinden olan "kardeşi sebepsiz dövme" eylemi ne yazık ki sizin odada bulunduğunuz ana denk geliyor. Ağabey hırslı, ağabey zalım. Arkadaşınıza vurdukça kafasından gelen slap efektli tokat seslerine karışıyor kafanızdaki "nasıl davransam şimdi" düşünceleri. Dışarı çıksanız çıkılmaz, oyun oynasanız oynanmaz. Sabit durup gözünüzü bile oynatmamaya gayret gösteriyorsunuz. Ne yazık ki o yürek burkan an geliyor... Arkadaşınız sopa yerken bir anda göz göze geliyorsunuz. O az önceki dünyanın en karizmatik arkadaşı ağabeyinden slap efektli sopasını yerken size tanımlayamadığınız manalar içeren bir bakış atıyor. Yutkunuyorsunuz, "bitsin bu süreç" diye dua ediyorsunuz -gerçi o yaşlarda dua etmek falan...ne bileyim.- Ağabey işini bitiriyor, tam odadan çıkacakken bu kez onunla göz göze gelirsiniz. Onda da ne yaptığını farketmiş olma ifadesi, sizin odada olduğunuzu idrak edebilme, son olarak da "eaah bacak kadar çocuk,ne utancam" ifadesi var gözlerinde.
Kapı çarpılıyor, odada baş başa kalıyorsunuz. Bir dostluk bir daha tamir edilmeyecek şekilde çatlıyor, ve sebebi ne siz ne de ex karizmatik arkadaşınız. Derin bir sessizlik başlıyor geçmek bilmeyen. Arkadaşınız ağlayacak, ama çocukluk gururu baskın çıkıyor. Siz de az değilsiniz, hiçbir şey olmamış gibi arabayı sürtüp normal davranmaya çalışıyorsunuz ama nafile. O son oyun saatiydi, bunu her ikiniz de biliyordunuz.
Tanım: Yürek burkan acı dolu görüntülerdir.
Ağabeylik müessesesinin kaçınılmaz gerekliliklerinden olan "kardeşi sebepsiz dövme" eylemi ne yazık ki sizin odada bulunduğunuz ana denk geliyor. Ağabey hırslı, ağabey zalım. Arkadaşınıza vurdukça kafasından gelen slap efektli tokat seslerine karışıyor kafanızdaki "nasıl davransam şimdi" düşünceleri. Dışarı çıksanız çıkılmaz, oyun oynasanız oynanmaz. Sabit durup gözünüzü bile oynatmamaya gayret gösteriyorsunuz. Ne yazık ki o yürek burkan an geliyor... Arkadaşınız sopa yerken bir anda göz göze geliyorsunuz. O az önceki dünyanın en karizmatik arkadaşı ağabeyinden slap efektli sopasını yerken size tanımlayamadığınız manalar içeren bir bakış atıyor. Yutkunuyorsunuz, "bitsin bu süreç" diye dua ediyorsunuz -gerçi o yaşlarda dua etmek falan...ne bileyim.- Ağabey işini bitiriyor, tam odadan çıkacakken bu kez onunla göz göze gelirsiniz. Onda da ne yaptığını farketmiş olma ifadesi, sizin odada olduğunuzu idrak edebilme, son olarak da "eaah bacak kadar çocuk,ne utancam" ifadesi var gözlerinde.
Kapı çarpılıyor, odada baş başa kalıyorsunuz. Bir dostluk bir daha tamir edilmeyecek şekilde çatlıyor, ve sebebi ne siz ne de ex karizmatik arkadaşınız. Derin bir sessizlik başlıyor geçmek bilmeyen. Arkadaşınız ağlayacak, ama çocukluk gururu baskın çıkıyor. Siz de az değilsiniz, hiçbir şey olmamış gibi arabayı sürtüp normal davranmaya çalışıyorsunuz ama nafile. O son oyun saatiydi, bunu her ikiniz de biliyordunuz.
Tanım: Yürek burkan acı dolu görüntülerdir.
küçük emrah - vurmayın.
1986 Ayrılamam filminden.
1986 Ayrılamam filminden.
bendenizin yaptığı davranıştır. CV'yi unutunca hasiktir demem sonucu yaşanmıştır. *
ölmeye yakın zamana kadar yemek yapmayarak aç bırakılası arkadaştır. Zaman sonra yaşamak için sevmeye başlar. *
spikerin ctrl keita sözleriyle photoshop kısayollarına bir yenisini eklediği maçtır.
ilker Yasin'in Holoşko demesiyle maçın başından nasıl anlatacağını müjdelediği maç.
savaş ay'ın da katılımıyla harika bir trio oluşacağını düşündüğüm olgu.
PMD Yapım tarafından albümleri piyasaya sürülen müzik grubu. Albümün kapağı oldukça güzel ve Aptülika tarafından el emeği göz nuru olarak 3 ay içinde tamamlanmış. 10 parçadan oluşan albüm grubun neden Türkiye 1.si seçildiğini ispatlar nitelikte. Albümün ilk klibi 4 gün önce müzik kanallarında dönmekte. Grup hakkındaki bilgilere, şarkılara ve klibe myspace sayfalarından bakılabilmekte.
--spoiler--
http://www.myspace.com/batiyakasiband
--spoiler--
--spoiler--
http://www.myspace.com/batiyakasiband
--spoiler--
6. nesil yazar. Hoşgelmiştir. Engin bilgileriyle süslediği entryleri ile bizleri kendisine bağlamasını ümit eder gözlerinden öperin.
lokantada, kafede, bilimum garson bulunan mekanda elini kaldırıp farkedilmeyen, akabinde saçlarını tarayan adamla aynı ruh haline sahip olmaktır.
sıkıntı veren olaydır.bir gun mac izliyoruz dedemle* .gol oldu ve 1-2 dk sonra golu tekrar gosterdi televizyon haliyle.dedem de ayni golu bir daha yediler uslanmaz bu herifler diyerek olayı bağladı.ben de sesimi cikartmadim öyle eğlendik maç boyu.
Les Retrouvailles albümünden harika bir Yann Tiersen parçası.