şimdilerde bir tek ölenleri özlüyoruz. herkes bir tık ötede.
90'larda internet yoktu her şeye bi özlem vardı. ya ev telefonları gizlice aranırdı yada sevgilinin olduğu yerden geçerken çaktırmadan saat kaçta nerede buluşacağın talimatı verilirdi.
Şimdi her an her yerde herkese ulaşılabildiğinden hiç özlem merak heyecan kalmıyor.
Bir duygu. Oyle bir duygu ki icinizi kemirir, soyleseniz bir turlu soylemeseniz bir turlu.. tabi burda onemli olan karsinizdaki kisinin sizin ozleminizi icinde hissetmesidir. Yoksa neyleyim oyle ozlemi..
en kötü hislerden biri kanımca. hiç beklenmedik anda içine dolar insanın. ne yapacağını şaşırtır. kimi zaman süründürüp, ağlatabilir. özlem denilince aklıma bol bol acı geliyor. genelde özlediğim şeylere ulaşamadığım için olsa gerek.
Annenizi özleyebilirsiniz mesela, ilk aşkınızı da. Üniversitesiyi bitirdiğiniz kaleminizi de özleyebilirsiniz, ilkokuldaki önlüğünüzü de. Gurbetteyken yatağınızı özleyebilirsiniz hatta yanınızda getirmediyseniz yastığınızı bile özleyebilirsiniz. Mutlu etmeyi de, mutlu olmayı da özleyebilirsiniz eğer isterseniz. Hatta bir vakit gelecek kavga etmeyi de özleyeceksiniz desem inanır mısınız?
bir kere sarılayım çok özledim sadece bir kere elimdeki herşeyi veririm demektir özlem canımı bile veririm demektir. sarılamayacağınızı bile bile bunu defalarca istemektir özlem. Kalbin acımasıdır kalp acır mı ya demeyin acır öyle bir acır ki öldürür o acı insanın ruhunu yavaş yavaş öldürür bedenin yaşamaya devam eder.. rüyamda göreyim diye hıçkırıklara boğulmaktır özlem zordur be