kurbanlarını çivileyerek değil de çeşitli şekillerde öldüren ve daha sonra gözlerine çivi çakan, aslında sakin bir duruşu ve orijinal fikirleri olan insan... bahsedildiği kadar korkutucu değil ama psikopat işte ne yapacağı belli olmuyor...
aynı zamanda çivi çiviyi söker hesabı
ikinci bir versiyonunun türemesinden korkulup tüm ahali yağmur duasına çıkar gibim duaya çıkmalıdır bu durumda.
bir gazete çivici katil aramıza dönüyor başlığı ile duruma dikkat çekmiştir.
kurbanlarını kafalarına çivi çakmak suretiyle öldüren ve sonrasında manisa ruh ve sinir hstalıkları hastanesine yatırılan kişi. bir rivayete göre aynı zamanlarda insanların boynunu ısırıp kanlarını içen katil de çivici katille aynı odaya konmuştur. iki katil birbirlerine paranoyakça bakmaya başlamışlardır. ancak çivici katil'in suç aletinin yanında olmaması, vampir'inse suç aletinin -ki dişleridir- yanında olması sebebiyle tırsan kişi çivici katil olmuştur.
adamın hitabeti devlet bahçeli ve kılıçdaroğlu'ndan , diksiyonu ise üç büyük partinin liderlerinden de iyiydi. en sevdiğim aforizması ise amuda kalkıp yürürken söylediği ben uygar bir insanım uygarlıktan yanayım sözüdür .
gerçek kesit izlerken öğrendiğim, daha sonra kendimi sıcağı sıcağı adlı programda bulmamı sağlamış katil. adam 12 lik beton çivisi çakıyor lan herkese. yok böyle bir kafa. onunla diyalog yapılması daha güzel bir kafa normalde ama sıcağı sıcağı sağ olsun alıştık.
bunun yüzünden köye gidemiyorlardı bir ara, 32 bin volt elektrik akımına kapıldıktan sonra şizofreni olmuş bir insan.
normalda 2000 bin 3000 volt bile öldürürken bu nasıl kurtulmuş orası da meçhul, belkide çok ani çarptığı için saniyenin 10 bin de birinde fırlatmış olabilir.
bunun bir de oda arkadaşı vardı, bana iftira atıyorlar ben tecavüzcü değil sıradan bir katilim falan diyen bir tip.
insanların kabullenmesi gerekenin resmi olan şahıs. bi dönem toplumun biadı ruhu üstüne zehir gibi çökmüş olayın mesulü olan kişi aynı zamanda. türkler acımasızlık konusunda çok üstün bir ırk değiil. kendi ırkına dahi üstünlük kurmayı reddeden bir toplumun. çok uzun yaşayamayacağı evrim tarafından çoktan belirlemiş gibi görünüyor. zira melankoli diyarının göbeğinde yaşıyoruz.
ıssız bir sessizliğin içinde kaybolmak istesek. bam telimize basıyor birileri.
ne hüznümüzü yaşayabiliyor ne coşkumuzda boğulabiliyoruz.
çivici katil bugünleri görse akıllanırdı.
ilkelliğine dem vururdu.
ege de özellikte denizli de çivici katil hikayesini japonya da ejderha hikayesi gibi anlatanları gördü bu gözler.
yaşama dürtüsü türümüzün en gelişkin özelliği.
tv ye verdiği bir röportajda "insanları yıldızlara benzetiyorum, kafasına çivi çaktığım insanlar ise sönmüş yıldızlara benziyorlar" diye bir açıklama yapmıştı ama böyle sanki bahçede çiçek suladığından bahseder gibi bir soğukkanlılıkla, bende çocuktum o zamanlar, demiştim vay aq bu ne lan böyle diye.