çapkinlik müessesi bilindigi gibi bol miktarda karsi cinsi bir arada bulundurma sanatina verilen addir. bunu yapan kisiler genellikle genç olurlar. genç olunca bunlarin bi kisminin maddi imkanlari o kadar kizla birlikte gezmeye tozmaya mekana gitmeye, cafede oturmaya sinema izlemeye yetmez. zaten deger vermediginiz kiz için boyle bir gereksiz harcama kalemi olusturmanin da manasi yoktur. bu durumda çok etkili olarak su replikler kullanilabilir:
rol: duyarli, düsünen, radikal, sert, kararli, kil ve politik insan modeli
replik 1) ben cafe kültürüne karsiyim!
gerekçeler:
a)sandalye tepesinde oturmak evdeki koltuga yayilmaktan daha iyi degildir
b)cafeler hakketmedikleri paralari kazaniyorlar bir çay 3 ytl olmaz
c)olursa da bu bize öküzsünüz olm biz kaktiriyoruz hala geliyorsunuz demek olur
d) sigara dumani hos degil
e) konustugun da anlasilmaz dikkatini de toparlayamazsin
vs...
replik 2) sinemaya gitmeyi sevmiyorum.
gerekçeler:
a)sevmiyorum iste sevmek zorunda miyim?
b) sikiliyorum bi filmin sonuna kadar izleyemem ben
c) sadece çok belli basli yapitlari izlerim karizmayim, seçiciyim
replik 3) sokakta amaçsizca gezmeyi sevmiyorum
gerekçesi içinde sakli..
bu 3 durum sonucunda sizinle birlikte olmak isteyen kisi mecbur eve gelmek durumunda kalacaktir her bulusmada, boylece hem amaca giden yol hizla açilacak hem masraf sifira inecektir.
yakalanmamak için de ideal olan bu yontemler olasi kisa sureli disari bulusmalarinda yilisikligi ve sokakta el el yurumeyi sevmem seklindeki sert üslup ile bertaraf edilebilir.
tamamen erkeğin kadının istediği adamı oynaması, kadının da hah bu tam istediğim erkek diye oltaya gelmesi sistemine dayalı bir faaliyettir.
eğer erkekte oyunculuk yeteneği yoksa erkek kadının insafına kalmıştır.
üniversitede bir klüpte ders vermektesinizdir. en ön plandaki adamsınızdır. 22 tane kız öğrenci gelmişse zaten en tipi düzgün 3 tanesi tarafından kesilirsiniz. kendi aralarında zaten rekabet vardır. (allah bereket versin)
zamanla muhabbet ilerler,
tüm gruba gösteri var, akşam gel diye mail atarsınız, kız size mesaj üzerine mesaj atar ve kendinizi bir anda muhabbetin içinde bulursunuz, kadın hoşlanmışsa hiç zorluk çıkarmaz. fazla da kasmanın bi alemi yok. çapkınlığın püf noktası, doğru zamanda doğru ortamda bulunmak, biraz gizem ve biraz karizmadır.
arasıra gelip giden hastalık türüdür...sevdiğiniz vardır , herşey güzeldir , sevginizden ve sevgisinden eminsinizdir amma velakin uzaktadır arkadaş...etrafınızda da size bir o kadar yakın fırlama arkadaşlar vardır , kızlara yazarlar , kestane çizerler , gelip bi de anlatırlar...ulan kaputu açıyosun aküyü niye çalışıyosun , aküyü çaldın bari kaputu açma , kaputu açık bırakıcan bari aküyü çalma tarzında paradokslar işte..
he işte uzaktadır arkadaş...ee tamam tek eşlilik , sadakat , kişilik meselesi , dürüstlük , eyvallah.ama birader şimdi serde şöyle her boku yiyim , yengen de beni beklesin istenci var.
yaşayamadık usta gençliğimizi ondandır belki diyorum.hani şöyle , manav hissiyatına kapılamadık kavun karpuz arasında.böle 30 sene yalnız gezicez derken , Allahın işi aşık oluyorsun , sonra içinde kalıyor işte bazı hayvanlıklar...
ya ne biliyim usta , ahırda kitli kaldığı halde yemini fazla kaçırmış ata dönüyorsun...herkes kuponu üstüne oynamış , alın-verin ekonomiye can verine kendine kaptırıp hani çiftçi kazansın hesabı vurmuşun gözüne yemin , ama kapalı arkadaş , ahırda kitlisin işte...
öbür yandan biliyorsun ki yesen bu boku , hani böyle yaldır yaldır koşsan , sonu uçurum...olay bittikten sonra , taze karpuz gibi yarılacak yüreğin ... ee km ötede bekler sevdiğin , bırak bu hormonal muhabbetleri , gel kalbine danış diyorsun sonra...
velhasıl kelam , yapmıyorsun da usta , içimizdeki öküzü ne zaman öldürücez...
yapılırken yakalanılmadığı sürece gerçekleşebilecek durum olduğundan ve yakalanırsa aldatılma olacak olduğundan evliyken var olmayan, bekarken ise gerek olmayan, ironilerle dolu, sarmal bir kavramdır.
yapanların bir kız için her türlü maymunluğu gösterime soktuğu durumdur. çapkın olmayanlar ise ilk önce gururum der.. onurlarını ayaklar alarak kızların peşinden koşup onları havaya sokmak istemezler..
erkek cinsinde doğuştan olan bir güdüdür. beyindeki avcılık merkezi tarafından çalıştırılır.
temel olarak avcılık gibi 2 strateji vardır. 1.si çita gibi peşinden gidersiniz. 2. si ise örümcek gibi ağ kurar ne düşerse toplarsınız. ikisini bir arada kombine biçimde çok güzel becerebilmek için de para lazımdır.
Temel'in abisi çok çapkınmış, her gün bir kızı babasının arabası ile dağa götürürmüş. Temel ise dağda ne yaptıklarını hep merak edermiş. Bir gün Temel arabanın bagajına binip onlarla beraber dağa çıkmış. Araba durunca Temel bagajdan inip abisi ile kızı izlemeye başlamış. Abisi kızın omzuna elini uzatmış:
- "Evet mi hayır mı?" demiş.
Kız kızgın bir şekilde:
- "Hayır!" demiş. Abisi:
- "in aşağıya yayan gel." demiş. Temel bir şey anlamamış ertesi gün yine arabanın bagajına binmiş. Olay yine aynı abisi kıza "evet mi hayır mı" diye soruyor, kız yine "hayır" diyor. Abisi;
- "in aşağıya yayan gel" diyor.
Temel bunun üzerine:
- "Çapkınlık herhalde böyle bir şey" deyip eve gider ve merdivenin altından üç tekerlekli bisikletini çıkarır. Mahalleden bir kız çocuğunu da arkasına bindirir ıkına ıkına bir tepeciğe çıkarlar. Temel soluk soluğa elini kızın omzuna koyar ve sorar:
- "Evet mi hayır mı?"
Kız da ne bilsin, garibim;
- "Evet" der. Temel bir müddet düşünür ve cevabını verir:
- "iyi o zaman, sen bisikleti al ben yayan geliyorum."
çapkınım hovardayım 24 ayardayım havasına bürünmüş er kişinin bul karoyu al parayı şeklinde gece gece köy köy gezmesi sonucu bulduğu hanımlara tıkalamasının kibar ve hoş söylenimidir.
çapkın olmayanların anlayamayacakları, bu nedenle yorum yapmamaları gereken bir durumdur. başka hiçbir durumla karıştırılmaması gerekir. hele hele sadakatsizlikle. abazalıktan bahsetmeye bile değmez, çünkü malum sonuca ulaşmayan çapkınlığa çapkınlık denmez zaten. boşuna özenen zavallılara sultanuşşuara baki'den bir mısra gelsin:
"Sen anunçün götünü yırtar isen ol olmaz"
