bugün

Kelime anlamı olarak belli bir zaman donemindeki "kitlesel egilim" anlamına gelen kelimedir.
(bkz: zamanın ruhu zeitgeist)
(bkz: gülhan şen)
tv 8 de yayınlanan bir programdı. *
kanımca müthiş üstelik internette dolaşması serbest 1 saat 56 dakikalık bir döküman filmdir.

http://www.zeitgeistmovie.com/

izleyin,etkilenin ,son olarak kendinize gelin.
Dünyadaki 6 milyar küsür insanın da en az 1 buçuk saatini verip izlemesi gereken belgesel. Din, siyaset, politika ve para döngüsü konularını içeriyor. Anlatmam zor.

"Torrent kullanmayı beceremiyorum, hiçbir şekilde bu belgesele ulaşamam, ama merak ediyorum" diyenlere de cd ye çekip gönderebilirim. *
almanya´nin paderborn kentinde, carsinin icinde hemen kaufhof magazasi karsisinda bulunan, duvarlari saatlerle dekore edilmis, eskiden gercektende de harika bir yer oldugunu söyleyerek; ingilizlerin de oraya takilmaya baslamasiyla cok igrenc bir yer haline gelmis oldugu bar.

(bkz: kneipe)
(bkz: gülhan bizi discoya götür)
"hristiyan ya da yahudi olsaydım dinden çıkardım" dedirtecek denli ikna gücü kuvvetli araştırma sonuçlarıyla - ki araştırma sonuçları diyorum çünkü her dediklerini de doğru kabul etmek saçma olur. çünkü belgeselde neredeyse hz. isa'nın hiç yaşamadığı gibi bir sonuç çıkıyor.- her 2150 yılda bir dünyanın ters gidişle burç değiştirmesi etkili bir dil ile anlatılmış fakat bu sayının (yani 2150 yıl) çeşitli kültürlere göre değişmesi bir handikap. zira mayalarda bunu "dünya 2012 yılında burç değiştirecek" şeklinde söylüyor. horus ve hz.isa arasındaki benzer hikayeler çok şaşırtıcı derecede benziyor. 2 saatlik dolu dolu bir belgesel. ama belgeselin sonunu iyi getiremişler ne bu şimdi hepimize çip mip cık cık cık son kısım olmamış. ayrıca rockefeller'ın medyaya teşekkür etmesi bayağı bir ilginçti. ee hadi daha meraklanmadınız mı?
http://zeitgeistmovie.com/dloads.htm
filme göre 2150 ye kadar balık çağındayız..islam a pek bulaşmamışlar ama hıristiyanlığı baya bi ezmişler izlenmeli,soorada üstünde düşünülmeli.filmi izledikten sonra kendimi kötü hissettim çok aldatılmış hissettim
tokat gibi bir belgeseldir. herkes izlemelidir.
eserde geçen bir özlü sözü de verelim tam olsun:


* when the power of love overcomes the love of power, the world will know peace.

sri chimnoy ghose
(bkz: zeitgeist the movie)
filmin izlenmesi gerekmektedir, ancak bunun için önce hayırsever bir vatandaşımızın filme türkçe alt yazı hazırlaması şarttır. hangi tanıdığım kişi bu filmi izlediyse -ki çoğu da sıkı film izleyicisidir- filmden çok etkilendiğini belirtmiştir.

alın size 116 dk lık filmi izleyebileceğiniz adres:

http://video.google.ca/vi...docid=5547481422995115331
özellikle birinci bölümüyle hristiyanlığın ne kadar arak olduğunu ispatlayan süper belgesel.
ikinci ve üçüncü bölümlerdeki amerika hakkındaki teoriler uçuk görünsede, doğru olabilecek teorilerdir. ayrıca amerika'nın karanlık yüzü hakkında çok faydalı bilgiler de öğretiyor.

hani "amerikan emperyalizmi" "katil amerika" gibi etiketler vardır. bu yüzden dünya amerikan insanına karşı kin besler falan... aslında bunların da tamamen yönlendirme olduğunu, olayları planlayanların üç beş tane o.. çocuğundan başkası olmadığını görebiliyorsunuz.*
torrent linki için http://www.mininova.org/tor/1415480

altyazı divxplanet'te mevcuttur.*
(bkz: Zeitgeist Addendum)
godtube.com'da cevabı verilmeye çalışılmış belgesel. "genelde bizim bu konuda bilgimiz yok. biz o günlerde olduğunu varsayıyoruz, bu kesin bir bilgi değil." gibi cevaplar veriliyor. *
http://www.godtube.com/vi...wkey=f0807220ff7c6678dd0e
hala uyumakta olan insaları uyandırmak için yapılmış çok güzel bir belgesel film.kesinlikle herkes izlemelidir.filmin sonunda megadethin peace sells şarkısı çalsaydı çok uyumlu olacaktı doğrusu. *
herkesin en azından bir kez izlemesi gereken film.
gözaltı torbalarına birebir.*
--spoiler--

kaynakların doğruluğunu bilemem. 11/9 olayı ve dünyadaki ekonomik krizlerle ilgili yetkili kişilerin konuşmaları bu konuda filme biraz iddia katmış; ancak, özellikle dinsel kısmı biraz soyut kalmış diye düşündüren bir film.
biraz daha uğraşsalar, 3-5 konu dışında birkaç inanadırıcı delil daha bulsaydılar; bu arada ben de yahudi ya da hıristiyan olsaydım belki dinimden şüphelenirdim. gılgamış destanı ile bilgilerin çoğunu bilmeme rağmen gereğinden fazla etkilendim.

ilahi dinlerden olan islam a ise hiç dokunulmamaış gördüğüm kadarıyla.

"bunlar iflah olmaz abi, boşuna bu teröristlerle uğraşmayalım." diye bir amerikancı yaklaşım yapmadıkları filmden anlaşılıyor. merak konusu, ilginç!

20. yüzyıl ile ilgili bilgiler ise daha mantıklı, daha hayret verici ve çok daha şoke edici kısmı gözler önüne seriyor filmde.

filmin sonundaki "büyük dünya hükümeti" bende bir çağrışım da yaptı: (bkz: dünya türk olsun)

--spoiler--

filmi izlemek isteyenlere bir alternatif de benden:
http://www.flixdump.com/movie-62384-Zeitgeist.htm
dinle ilgili o kadar sav ortaya attıktan sonra islamiyet hakkında hiç konuşulmamış film/belgesel. hayır yani o kadar ayrıntı düşün, sonra birşeyleri atla geç.
1. Bölümle ilgili olarak;
klasik ateist görüşünün savunulduğu video. yeni olan hiçbir şey barındırmıyor. Günümüz hristiyanlığını eleştirmişler. Yani değiştirilmiş bir dini. içine pagan öğelerin zerk edildiği bir dini.

2. ve 3. bölümle ilgili olarak;
yine yeni olan bir şey yok ama mükemmel düzenlemişler iddiaları. Zaten biraz ekonomi okuyan birinin aşina olduğu konular.

bu arada 2. si çıkmış haberiniz olsun.
dinlerin aynı kaynaktan beslenmiş efsane alıntıları ve doğal olay kalıntıları olduğunu belgelere dayalı olarak iddia etmesinin yanında, ikiz kuleler ve pearl harbour baskınlarını abd'nin savaş sebebi yaratabilmek için düzenlediği, göz yumduğu ya da azmettirdiği gibi içinde birçok komplo teorisi barındıran entellektüel, çağdaş, ve küresellik karşıtı meşhur bir belgeselin adı.
üçüncü bölüm hariç izlemeyenlerin çok birşey kaçırmayacağı belgeseldir. efenim ilk bölümde bir dünya eksik bilgiyle, islam gibi bir dini hiçe sayarak, hristiyanlığın değiştirildiğini bile bile değişmiş halini yorumlayarak saçmalanmış. ki genelde insanların yanlış yorumlaması sonucu yaptıklarını yargılamış. yani olayın özüne değil insani yanlışlıklara değinmiş. bunun dışında anlatımdaki yer yer çelişkiler de cabası.
ikinci bölüme geçecek olursak artık çok açık olan 11 eylül saldırılarındaki abd parmağı ele alınmış. bilmediğimiz ayrıntılarla daha somut temellere oturtmuş. tek faydası bu. he hala böyle düşünmeyen varsa çok faydalıdır tabi.
üçüncü bölüm ise en faydalı kısımdır şahsi görüşümce. dünyadaki düzenin işleyişi, kapitalizm ve ekonominin hayata etkileri, savaşların kaynağı, ülkeleri ekonomik olarak çökertme yöntemleri vs. gayet iyi anlatılmış. burdan türkiyemiz için de gökten 3 elma düşürüp yiyenler belgeselin faydalarını daha iyi özümseyecektir.
böyle yapımlara, kitaplara ve bilimum videoya hep temkinli yaklaşmışımdır. bu kadar övgüden sonra destur çekip izledim, ama izlerken bir yandan da teyakkuz halinde olduğumu belirtmek isterim. öyleydim çünkü bu yapımların bak çektik ama yorumunu yapmak sana kalmıştan ziyade öyle görünüp gerçekte kendi fikirlerini beyne zerk etmeye çalıştığına inanmışımdır hep. ha modern sinema ne kadar masum dersen eyvallah der susarım. bu belgeseli izledim 2 saatte hayatım değişti diyenlere de geçmiş olsun diyelim, allah şifa versin.

--spoiler--
öncelikle bu belgeselin neye hizmet ettiğini anlayabilmiş değilim. böyle bir yapımdan kimlerin çıkarı olur? ne bekliyorlar ki; insanoğlu uyan demekle. bütün insanlığın birleşip dünya devrimini yapacağını mı? kaldı ki orda burda okuduğum yorumlardan gördüğüm kadarıyla insanlarda tedirginlikten ve aksiyon kıvılcımından çok yılgınlık ve soru işaretleri oluşturduğunu görüyorum. "ee tamam dünyanın durumu bu ama ne yapacağımızı söylememişler ki" gibi bir dolu yorum dolanıyor ortalıkta. ben desem ki bu belgeseli izleyenler yarın toplanıp dünya devleti'ne karşı eylem yapıyoruz: kaçınız gelirsiniz?

madem ortada çok kapsamlı bir plan var, muhalefetin de plan sahiplerinin güdümünden dışarı çıkabileceğini sanmıyorum ve inanmıyorum. öyle bir plan ki kendi muhaliflerini kendi yaratıyor, ucundan köşesinden göstermelik yemler atıyor, işte biz bunları yapıyoruz diyerekten. sonra gerçek muhalifleri boş hayaller ve umutlar peşinde sürükleyerek enerjilerini harcıyor. yani kendine sanal düşmanlar yaratttıktan sonra gerçek tehlike olabilecek akımları fikirleri kişileri eylemleri buraya kanalize edip onları saf dışı bırakıyor. ister inanın ister inanmayın ama durum bundan ibaret.

biraz belgeselden bahsedecek olursam ilk bölüm dışında yeni bir şey kazandırmadı bana. zaten ben 3 yaşından beri bunları okuyorum ulan demesem de bildiğim konulardı. hristiyanlığın kökeniyle ilgili ilginç bilgiler veriyor, varsın hristiyanlar düşünsün *. 11 eylül ile ilgili bir çok belgesel çekildi, verilen bilgiler diğerlerini tekrarlamaktan öteye geçemiyor. son bölümde anlatılanlar ise okyanustan bir damla alıp tabaklara koymak gibi olmuş. demek istediğim bankacılar ve finansörlerin gizli kapaklı faaliyetleri çok yüzeysel veriliyor, bu adamların savaşları finanse ettiğini zaten biliyorduk. bu entry gibi okunmayacağını bilsem de daha önceden yazdığım iki yazıyı konuyla alakalı olduğu için eklemek isterim, olur da okuyanlar faydalananlar çıkar:
(bkz: us borax/#3575331)
(bkz: halka guven duymamak/#3751551)
--spoiler--
götüyle eleştiri getirenlere aldırmadan izlenmesi gereken filmdir. fakat bahsedilen argümanların temellerinin de mutlaka araştırılması ve film hakkındaki fikirlerin "11 eylül'ü amerikanın yaptığına inanıyorum."dan öteye geçmesi gerekir.

filmin ilk bölümünün temel çıkış noktaları:

--spoiler--
- dinlerin temeli söylencelere dayanır.
- tek tanrılı dinlerin çoğu ortak söylenceler üzerine kuruludur.
- isa bu söylencelerin çoğunda geçen güneş kültünün sembolü ve yeni bir çağın habercisidir.
- ancak dördüncü yüzyılda bir latin projesi olarak tanrılaştırılan isa yeni bir dinin kurucusu olarak kabul edildi.
- bir kurum olarak hristiyanlık böylece koca bir ortaçağın güç aracı olarak, engizisyon, haçlı seferleri ve mezhep savaşlarıyla bin yıla damgasını vurdu.
--spoiler--

filmde kurgusal olarak buraya kadar ayrı bir konu ve başlık var.

diğer bölüm ise kapitalizmin din, milliyetçilik ve savaştan nasıl beslendiğini anlatmak için ayrılmış. fakat burada bunları anlatmayacağım...

film hakkında fikrimce belirtilmesi gereken en önemli noktalardan biri, filmi götüyle eleştireceklere yönelik olmalı: "kurumsallaşmış din"in kapitalizm ile özsel bir bağı yoktur. bu bağ ancak tarihseldir. neden mi?

(bkz: anything goes)
birçoğumuzun bildiği şeyleri gayet güzel bir derlemeyle ardarda sıralayıp fena halde gaza getiren belgeseldir. ortalama moron bir amerikalının sahip olduğu bütün değerleri rahatlıkla çürütecek bir yapımdır. keşke bizdenönce şu amerikalılar izlese.

velhasılı izlenmesi elzemdir.