buralı bir arkadaş vardı bir zamanlar. yaklaşık 4 yıl önce.
o aklıma geliyor.
şu günler anlıyorum ki kendisine çok büyük haksızlık etmişim.
hani insanlar sana nasıl davranacaksa, sen de öyle davranacaktın eylulsabahi?
böylece kim neyi hak ediyor daha net görecektin?
o arkadaş sana adım atarken sen neden adım atmak yerine tersledin. hatta sohbeti kestin attın.
neden farklı yere adım attın. senin adım attığın insana attığın adımdan fazlasını sana atmaya hazırken.
sen anca aklına yattığı zaman öyle davranırsın. sonra da üzülür, durursun.
muhafazakar diye mi, ne diye?
milliyetçi olsa yine adım atmazdın olum sen. nerede seni üzecek, oraya koş sen.
az önce yozgat belediye başkanları listesi haberini gördüm de, aklıma esti.
sıra dışı doğası, yeşil ile mavinin eşsiz buluşması, sıcakkanlı insanları, muazzam yemekleri, bakmaya kıyamayacağınız kadınları, inanılmaz eğlence anlayışı ve muhteşem ötesi gece hayatı.
tabi aklıma bunlar gelsin çok isterdim ama maalesef şükran teyze ile süleyman dayıdan başka bişey gelmiyo amk.
bide seçim olsa da koşa koşa gidip akpye domalsak diyen halk geliyo aklıma.
