bugün

olduğu halde yemeyen, cimri, allahın belası tiplere denir.
aynı zamanda bir çizgi film kahramanının ismidir
bir kemal sunal filmi
Zengin ve cimri iş adamı ragıp elibol'un*, eşi dürdane* ve obez çocuklarıyla oturduğu kahvaltı sofralarındaki reçel krizleriyle meşhurlaşan, 1991 yapımı trajikomik film.
bunun birde varyemez amca modeli vardir. 3 yeğeni olan cimri bir ördeğin maceralari anlatilir.
(bkz: cimri)
bir de bu varyemez amcanın karabela çetesi diye düşmanları vardı. garibim, hep varyemezi soymaya çalışırlardı fakat nolursa her seferinde bunu beceremezlerdi. polis yakalardı, paraları kamyona yüklerken kamyon fazla ağırlık nedeniyle bozulurdu, sakarlıklarından yapamazlardı...
cem davran da rol almıştır bu filmde.
ferrarisine lpg taktıran adam bu baslığa tam anlamıyla uyuyor.

Türk Tamirciler LPG'yi Takamadı!

LPG tesisatını bir türlü takamayan Türk oto tamircileri, italyan devinin Brüksel temsilcisinden yardım isteyince olay patlak verdi. Şok geçiren Ferrari yetkilileri hemen Uğur C.'nin evine gitti.

Ferrari: ilk Kez Başımıza Geliyor

El koydukları otomobilin bedelini Uğur C.'ye geri ödeyen Ferrari'ciler "ilk kez böyle bir şey yaşadık. LPG'ye izin verseydik şirketin prestijini sarsardık" diye konuştu.

Belçika'da yaşayan Türk tekstilci, çok benzin tüketiyor diye Ferrari'sine LPG taktırmaya kalkıştı. Durumu tamirciden öğrenen Ferrari, parasını ödeyip aracı geri aldı!.

Dünyanın en lüks otomobillerinden biri olan Ferrari, sayısız ülkede satılıyor. Firmanın müşteri profili belli. Lüks otomobile girdiği için fiyatları Türkiye'de özellikle yüksek. Her parayı veren de Ferrari sahibi olamıyor. işte böyle sıkı "satış kuralları" arasında italya'nın dünyada bilinen bir numaralı markası Ferrari, inanılmaz ama gerçek türünden bir olay yaşadı. Olayın kahramanı bir Türk. Geçtiği yer de Belçika. Bu ülkede yaşayan ve tekstil işiyle uğraşan Uğur C., iyi para kazanmaya başlayınca kendisine bir Ferrari satın aldı.

ikinci el, 10 yaşında bir Ferrari Testarossa... Ancak bir süre sonra pişman oldu. Çünkü kırmızı, alev gibi otomobili çok fazla benzin tüketiyordu. Türk işadamının da aklına, anavatanından esinlendiği bir fikir geldi. Ferrarisine LPG yani otogaz taktıracaktı. Soluğu hemen bir oto tamircisinde aldı. Gent kentindeki tamirci, yakın bir Türk arkadaşıydı. Aracı inceledikten sonra tamirci Türk LPG tankını nereye takacağını bulamadı.

Bunun üzerine Belçika'daki Ferrari merkezini aradı. Duyduklarına inanamayan yetkililer, "Siz aracı teslim alın. Biz hemen geliyoruz" dedi. Ve yetkililer hemen aynı gün soluğu söz konusu tamircide aldı. Böyle bir olayı ne duyduklarını, ne de gördüklerini söyleyen Ferrari yetkilileri, bu olayın şirket prensiplerine temelden ayrıkı olduğunu söyledi. Şirket yetkilerine dayanarak da Türk işadamı Uğur C'nin ödediği 145 bin euro'yu vererek Ferrari'yi geri aldı!

Satış mukavalesi iptal edilen evli ve üç çocuk babası Türk işadamı, müthiş fikrinden bir gün sonra otomobilsiz kaldı. Konuyla ilgili görüştüğümüz işadamı, iş bağlantıları ve Belçika'daki çevresini riske atmamak için fotoğrafını çektirmek istemedi.

Biz de Belçika'daki Ferrari yetkilileriyle görüşmeye gittik. Olayı doğrulayan Ferrari-Belgium Francorchamps Satış Müdürü Roger Van Peteghem da LPG takılmasına müsade etmeleri halinde markalarına prestij açısından büyük zarar geleceğini söyledi. Van Peteghem, "Belçika piyasasında 47 adet Ferrari var. Ferrari sahipleri bellidir. Müşterilerimiz hakkında bilgi veremeyiz. Müşteriler arasında ayrım yapmayız. Ancak Ferrari'ye özellikle manevi yönden zarar verecek durumlara kesinlikle izin vermeyiz. ilk defa böyle bir tecrübe yaşadık. Bu tecrübeden sonra şimdi çok daha dikkatli davranıyoruz" dedi
filmin görüntüsü berbat olsada hikayesi oldukça güzeldir.

hikayesi sener sen'in milyarder filmini animsatmaktadir.
(bkz: varyemez in malını el yer)
1991 yapımı kemal sunal filmi. cem davran'da bu film de beline kadar çektiği pantolonu ve gözlükleri ile arz-ı endam eder.
-*balık varmı?
+var efendim
-o zaman yemem.
hayattan zevk alamayan aciz insanlardır. malvarlığını öbür dünyaya götürmeye and içmişlerdir.
-baba çay değil sanki ıhlamur.
+bi kaşık çayla o kadar demlenir, babanız öyle istiyo.
varyemez:demli çay ülser yapar, bu bile koyu. aa bunlar ne?(masadakileri göstererek)
+kahvaltılık. reçelleri kendi elimle hazırladım; ayva, vişne, mürdüm eriği, incir.
varyemez:ocağıma incir mi dikceksin kadın? bu kadar israfa batmaz mıyım ben! üstelik saate zararlı. ayva kalsın diğerlerini kaldır çabuk. yiye yiye iyice semirdiniz haa. dolabın kapağını da on defa açıp kapama fazla ceryan yakar.
konu: Ragıp Elibol (Kemal Sunal) zengin ve cimri bir işadamıdır. Çocuklarının annesi Melek ile ayrılmış, Dürdane (Yasemin Yalçın) ile evlenmiştir. Oğlu Cengiz üniversitede okumakta, kızı Zeliha ise evde koca beklemektedir. Bir gün Ragıp’a arabalarıyla gezerken çarpar. Aslında yapmak istedikleri ve parasızlıktan yapamadıkları çok şeyleri olan dört genç bu olanağı onun sağlayabileceğini düşünerek Ragıp’ı kaçırırlar. Gizli bir örgüt olduklarını söyleyip fidye isterler. Karısı Dürdane polise haber verir, fidye karşılığı tehdit edildiğini anlatır. Bu fidye işine ailesi ve iş ortağı da dahil tanıdığı herkes sevinir. Hiç kimse de istenen fidyeye katılmaz. Ragıp kendisini kaçıranların sayesinde hiç seveni olmadığını öğrenmiştir. Gençler paradan ümidi kesince Ragıp’ı serbest bırakırlar. Evine dönen Ragıp tüm ailesinin, ortağının ve dost bildiklerinin miras peşine düştüğünü görünce onlara görünmeden evden çıkar. Bu sırada denizde tanınmayacak halde bir ceset bulunur. Ailesi hiç tereddüt etmeden cesede sahip çıkar. Ragıp şoförü Hüsnü’nün evine gider, yaşadığını ailesinden saklamasını ister. iç yüzlerini görmek için cenazeye tebdili kıyafetle gider. Herkes kendisi hakkında kötü şeyler söylemekte kimse de hakkını helal etmemektedir. Ragıp’ı kaçıran gençler onu öldürmek suçundan yakalanırlar. Ragıp ortaya çıkar, dört genci hapisten kurtarır, onların amaçlarına yardımcı olur. Ama ailesi dahil arkasından dolap çeviren herkesi yanında işçi olarak çalıştırmaya başlar...
1991 yapımı bir Kemal Sunal filmi.

Kemal Sunal'ın şoförü : - Bu araba gitmez. Radyatör su kaynatıyor.
Kemal Sunal : Keşke traş takımlarım yanımda olsaydı. Traş olurdum. Sıcak su boşa gitmezdi. (Radyatörün kaynattığı suyu belirtiyor)
seksenli yıllarda çocukluğu geçmiş olanların bayıldığı çizgi film " varyemez amca" daki ördeğin adıdır. ördek donald' ın pinti amcasıdır. bu varyemez amcanın altınlarla dolu bir havuzu vardır.
(bkz: babam) adam 1 senedir yanıma gelmiyor , sırf harçlık vermemek için . bilmiyor ki harçlığa ihtiyacım yok .
görsel
kemal sunal'ın son filmidir.

bu filmin çekildiği 1991'den ölümü 2000 yılına kadar olan süreçte star tv'ye yaptığı uyduruk işleri ve sinan çetin yavşağının probagandasını saymıyorum.
şaheser niteliğinde senaryonun ana fikre başarıyla yansımasıdır bu kemal sunal filmi. film ilk başta ragıp bey in cimriliğini anlatıyor. insan sanıyor ki bu adam üzerinde kötü olaylar geçecek vesaire. ama öyle olmuyor işte izleyin görün.

ana fikirden bahsetmiştim evet bu filmin ana fikri en çok güvendiğiniz aileniz, akrabalarınız bile size ihanet eder.
parası olduğu halde harcamayan.
en gıcık olduğum insan şekli...
kimseye katkısı olmayan, zavallı ve acınası insan tipidir. ''beş para etmez adam'' tanımına uygundur.
çayı içilmez, sohbete girilmez, mümkün olduğu kadar uzak tutulur.
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar