birazda yattığınız yatağın, idealinden çok alçak, ya da çok yüksek bir mesafe ile konumlanıyor olmasından kaynaklanan durum. son günlerde mecburen bunun sıkıntısını çektiğim için biliyorum. hele bir de işin içinde rüyası da varsa vay halinize.
Daha iki gun once sabah uyanmadan basima gelen sey.
Ruyamda parasutle ucmaya calisiyorum ama ne hikmetse birden yere son surat dusmeye basliyorum. inanmiycaksiniz ama o anda ruyadayken ruyada oldugumu hissettim ve hic korkmadim. Yere cakildigim da irkilmeden yatak ta uyanmis oldum.
Çocuk iken sık sık yaşardım, aniden döndüğüm zaman yere yapışacağımı sanırdım. Kaç kere irkilerek uyandım, dudağımda uçukla gezdim. Sonra büyüdükçe geçti. belkide yatak büyük, ben küçüktüm diye oluyordu.
Pisikiyatri ve Sinir Hastalıkları Uzmanı Dr. Nusret kaya; genellikle ana rahminde düşük tehlikesi geçiren kişilerde rastlanan bir durum olduğunu söylemişti bir programda. Ne kadar doğru bilemem.
evrim psikolojisine göre; ağaçtan düşmemek için geliştirdiğimiz bi garip tepkidir.
şimdi eski amcaoğullarımız ağaçtan düşerken bunu farkedemezlerse, pat diye iniyolarmış aşşa. kafa göz kanıyo tabi. gecenin köründe ilk yardım çantası da yok.
sonra düşüyoruz bari bi anda rüyamıza girsin de hemen uyanalım, çünkü rüyasını görmezken farkına varamıyoruz, diyerek böyle bi tepkiye evrilmişler.
edit; siz sıkılmayın diye basit terimler kullandım. aslında bilimsel araştırmaların sonucu.
Bir radyo programcısı bu hissiyatın; atalarımızdan bize bir miras olduğunu o zamanlarda insanların ağaç tepesinde uyudukları ve uyurken ağaçtan düştükleri için uyukularında hep bir tetik halinde olduklarını ön görmüşler bu nedenden dolayı insanlar uykularında düşer gibi hissedermiş. yani bir nevi kalıtsal gibi bir şey. Radyo programcısı (bkz: zeki kayahan coşkun)