bugün

Sözlüğe yazar alımı, başlık açılması, entry girimi vb kriterler için kişinin zekâ seviyesi Türkiye'nin hava sıcaklığı en yüksek (yamulmuyorsam 50 derece olmalıdır) rakam mı baz alınarak " senin IQ seviyen 50 ise sözlüktesin yavrukurt" mu deniliyor?

insan aptallığını, akılsızlığını, kolaya kaçma, kolay yoldan bir şeylere sahip olma isteği yüzünden geri kalmış olmasını, gelişememişliliğini inancı ile veya inançsızlığı ile Allah Tanrı Odin Zeus üzerine atmasın.

inanan veya inanmayan insanlar aynı aptallık içinde.

Evet, aptallık diyorum.
Sizlere çok ağır bir söylem tarif anlatım gibi gelebilir ama normal, sağlıklı bir beyin sahibi olan insanın nörolojik bir durumu yok ise böyle davranış anlayış içinde olması aptallıktan başka bir şeyle açıklanacak tarif varsa ben bilmiyorum, bilen varsa söylesin.

Örn: ben...
Açlık içinde (açlık, karnı doymayan değil; sağlıklı ve dengeli beslenme imkânı olmayan insandır) cehalet içinde, yokluk içinde, eğitimsiz, diplomalı cahil ve işsiz, üretmeden tüketen bir konumda inayet kültürüyle hep başkalarının eline bakarak yaşıyor, düşünmüyor, aklı kullanmıyor "neden" diye sormuyor muhakeme etmiyorsam bunu "kader" diyerek "kısmetim bu" diyerek suçu nedeni Allah Tanrı Zeus Odin üzerine atamam veya neden olarak bunları da suçlayamam.
Bunu yaparsam aptalım demektir.
Az kaldı az. Sağcı solcu sikikler birbirlerini nasıl bitirdiyse, atatürk düşmanı ve islam düşmanı itler de birbirlerini öyle bitirecekler.

Sonra bu ülkeye huzur gelecek.
Osmanli doneminde biz bu isi biraz daha duzene sokabilirdik fakat, padisahlar bunu yapmak yerine birbilerini oldurerek guc gosterisinde bulunmayi tercih ettiler. Osmanlinin bir ayagi avrupa topraklariydi. Gelisebilirdik. O tren’i kacirmamis olabilirdik. Neredeyse 100 yil gerideyiz.
--spoiler--
100 yıldır devlet dinsiz yalnız.
--spoiler--

Yani sen Adnan Menderes'in den, Necmettin erbakanından, 20 yıldır ülkenin a.... ,Pardon, yöneten RTE ye kadar herkes dinsiz diyorsun.
Doğru mu anladım?
tam aksine islam sayesinde biraz ilerlemişlerdir.
islam demeyelim de, islami kullanip cahili kandiran yoneticiler diyelim. ayrica geri kalmak da denmez, bogazimiza kadar batmis vaziyetteyiz.
hayır ... azınlıklar , gayritürkler ve onların yarattığı problemlerdir ...

görsel

Mete Yarar: "Terörün Türkiye'ye maliyeti yaklaşık 700 milyar dolar"

https://www.hurriyet.com....700-milyar-dolar-41044692

görsel

görsel
e sanki bizimkiler orta asya bozkırların felsefe tıp ve astronomi gibi dallarda tarih yazıp nice matematikçi ve fizikçi dahiler yetiştiriyorduk. ama aynı tarihlerde müslümanlar ibni sina biruni gibi bilim adamlarıyla altın çağını yaşıyorlardı. tabi size okullarda islam medeniyetini öğretmediler. hep batı sömürgeciliğine imrene imrene geçti yıllarınız. elin gevuru bile tıp ve matematikte arapların ve antik yunanların batı dünyasına katkısını ballandıra ballandıra anlatırken siz ancak islam tarihini son 200 yıldan ibaret sanırsınız.
Bu tartışma Ernest Renan'ın "islam bilime ve gelişmeye engeldir" demesi ve Namık Kemal'in de "Renan müdafaanamesi"ni ona bir cevap olarak kaleme almasıyla Osmanlı aydınları tarafından tartışılmış olup dönemin islamcıları (Said Halim Paşa, Mehmet Akif Ersoy), Prens Sabahattin ve Namık Kemal'e göre din gelişmeye engel değildir. islamcıların argümanı islam'ın özüne dönmek gerektiği üzerine kurgulanmıştır yani onlarca din birtakım cahillerce bozulmuştur. Prens Sabahattin ise geriliğin dinden değil de sosyal yapımızdan (toplumcu merkeziyetçi yapı yani bireyciliğin toplumculuğa feda edilmesini öngören yapı) kaynaklandığını söyler. Cemaatin bireyi yutması doğunun geriliğine neden olmuştur.

Bana kalırsa geri kalmamızın sebebi din değildir. Taassup, hoşgörüsüzlük, beynini tarikat şeyhlerine kiralama (bu tarikat şeyhleri illa dinî anlamda olmasına gerek yok. Celal Şengör ya da ilber Ortaylı ne derse doğrudur diye düşünen seküler bir birey ile şeyhim ne derse o diyen dinci de aynı zihniyeti taşır, al birini vur ötekine efendim), eleştiri kültürünün zayıf olması gibi birçok neden sıralayabiliriz bence.
yeni projeler üretip otoyol havalanı iha siha tiha gibi ülke yararına işler yapması gerekirken vatandaşın kılık kıyafetiyle ilgilenen ezanı türkçe okutan camileri ahır yapan kemalist cuhabe yüzündendir. net..
Katıldığım önerme.
27 sene tam laik yönetimde niye norveç olmadık madem? gayet yeterli bir süre.
Sahtekar ve tembel olmalarıdır.
Sebebi dinle kutsanan cehalet ve sukur cektirmedir.
tek sebebi islam değil, iktidardaki yönetimdir ve bu zihniyettir.
Zengin ve fakir ülkeler arasındaki fark

Çok beğendiğim bir alıntıyı paylaşmak istiyorum:
Zengin ve fakir ülkeler arasındaki fark ülkelerin yaşı değildir.
Mesela, Hindistan ve Mısır gibi ülkelerin 2000 yıldan fazla geçmişi vardır ve fakirdirler.
Öte yandan Kanada, Avustralya, Yeni Zelanda gibi 150 sene önce isimleri bilinmeyen ülkeler kalkınmış ve zengin ülkelerdir.
Doğal kaynakların var olup olmaması da zengin ülke fakir ülke arasındaki farkı yaratmaz. Japonya ufacık bir adaya sıkışmış, yüzde 80 arazisi tarıma ve hayvancılığa uygun olmayan bir ülkedir ama aynı zamanda dünyanın ikinci büyük ekonomisidir. Ülke dev bir yüzer fabrika gibidir. Bütün dünyadan ham madde ithal eder, sonra da bütün dünyaya bitmiş ürün ihraç eder.
Diğer bir örnek, kakao yetiştiremeyen ama dünyanın en kaliteli çikolatasını üreten isviçre´dir. Dört ay sürse de, kısa yaz döneminde toprağı da ekerler, hayvancılık da yaparlar. Bu yetersizlikte bile ürettikleri süt ürünleri en iyi kalitededir. Bu ufak ülke yansıttığı güvenli ve çalışkan ülke imajı sayesinde dünyanın para kasası olmayı da başarmıştır.
Zengin ve fakir ülkelerin yöneticilerini birbirleriyle karşılaştırdığınızda aralarında önemli bir fark bulamazsınız.
Irk ve deri rengi de önemli değildir.
Kendi ülkelerinde tembel olarak tanınan işçiler aslında zengin ülkelerin arkasındaki ana üretici güçtür.
Peki; o zaman aradaki fark nereden gelmektedir?
Fark, uzun yıllardır kültür ve eğitim ile içlerine işlenen değişik bakış açısıdır. Zengin ve kalkınmış ülke insanlarının davranışlarını incelediğinizde, büyük bir çoğunluğun şu prensiplere yürekten inandığını görüyoruz.
1- Temel ahlaki kurallar
2- Dürüstlük
3- Sorumluluk
4- Kanun ve kurallara saygı
5- Başkalarının hakkına saygı
6- Çalışkanlık
7- Tasarruf ve yatırıma inanç
8- irade
9- Dakiklik
10- Kitap okumaya zaman ayırmak
Geri kalmış ülkelerde nüfusun çok küçük bir azınlığı bu prensiplere inanmaktadır.
Biz, doğal kaynaklarımız olmadığı veya doğa bize karşı zalim davrandığı için fakir değiliz.
Biz, doğru bakış açısına sahip olmadığımız için fakiriz.
Zengin ve kalkınmış ülkeleri o noktaya getiren işlevsel prensiplere uymak ve bunları çocuklarımıza öğretmek azmimiz olmadığı için hala fakiriz.”
Alıntıdır.
Yzn. Meral Öztürk
Hayır. Arap kültürü diye özetliyorum.
"gerçek bir şeyler söyleyene dinsiz diye saldırıyorsun"

müslümanların doğru allah inancına ulaşması için kur'an'da nasıl bir yol çizildiğini bilirsek Kur'an'i bir müslüman'ın karşıt dinlere,fikirlere
saldırıp saldırmadığını anlarız.

Allah kendisine ve dinine taklit üzerine inanılmasını doğru bulmadığını, gerekirse tüm inançların ve geleneklerin sorgulanması gerektiğini ibrahim peygamber'in hayatından bizlere aktarır;

74. ibrahim, babası âzer'e demişti ki: "sen putları tanrı mı ediniyorsun? doğrusu ben seni ve kavmini açık bir sapıklık içinde görüyorum."

75. böylece biz ibrahim'e göklerin ve yerin melekûtunu (muhteşem varlıklarını) gösteriyorduk ki, kesin inananlardan olsun.

76. üzerine gece bastırınca, bir yıldız gördü: "rabb'im budur." dedi. yıldız batınca da:" ben batanları sevmem." dedi.

77. ay'ı doğarken gördü: "rabb'im budur." dedi. o da batınca: "yemin ederim ki, rabbim bana doğru yolu göstermeseydi, elbette sapıklığa düşen topluluktan olurdum." dedi.

78. güneş'i doğarken görünce: "rabb'im budur, bu hepsinden büyük." dedi. o da batınca dedi ki: "ey kavmim! ben sizin (allah'a) ortak koştuğunuz şeylerden uzağım."

79. "ben yüzümü tamamen, gökleri ve yeri yoktan var edene çevirdim ve artık ben asla allah'a ortak koşanlardan değilim."

80. kavmi onunla tartışmaya başladı. o da onlara dedi ki: "beni doğru yola eriştirdiği halde allah hakkında benimle mücadele mi ediyorsunuz? o'na ortak koştuklarınızdan hiç korkmuyorum, ancak rabbimin dilediği şey hariç. rabbim ilmiyle her şeyi kuşatmıştır. hiç düşünmez misiniz?"

81. "hakkında hiçbir delil indirmediği halde, siz allah'a ortak koşmaktan korkmuyorsunuz da, ben sizin ortak koştuklarınızdan nasıl korkarım?" eğer bilirseniz söyleyin, bu iki topluluktan hangisi güven içinde olmaya daha layıktır?
en'nam 74-80

dönemin tüm modern ve güçlü inançlarını sorgulayan, tüm modern tanrıların güçsüz olduğunu ve hepsinin allah'ın ilmine tabi olduğunu kendi aklıyla bulan bir adamın ulaştığı sonuç;

"rabbim ilmiyle her şeyi kuşatmıştır. hiç düşünmez misiniz?"

islam müşrikleri atalarını taklit etmekle, düşünmemekle suçluyor ancak kendisine inanacak insanların nasıl inanması gerektiğini, ibrahim peygamber'in hayatında ve kur'an'da geçen yüzlerce aklını kullanmakla ilgili ayete açıklıyor. kur'an'ın bu tutumu ortadayken "siz karşıt görüşe saldıran, bilgisiz islamcılarsınız hehehe" gibi düz mantığa dayalı, kur'an'ın içeriğinden habersiz ortaya atılan bu argüman bilgisizliğe dayalı olup fazla ciddiye alınmamalıdır.
Türkler barbarlığın, kaba kuvvetin güçlü olduğu dönemlerde lider, zekanın ve kafa gücünün olduğu dönemlerde bitik vaziyettedir.

Müslümanlık büyük bir etkendir, çünkü araplara siyasi ve askeri alanda yenildiğimizin kanıtı müslümanlıktır. Öncesinde türklerin çoğunluğu pagan'dı. fakat külliyen müslümanlıktan kaynaklanmamaktadır.

Bizim Hrıstiyanlar tarafından ele geçirilmiş versiyonumuz ispanya'dır. Yakın zamanda Avrupa'nın en kötü ülkesi olarak bilinirdi, Ab'ye son giren ülkelerle birlikte durum değişti mi bilemiyorum.

Kısacası iş dinde değil, insan yapısında. Japonların dini ABD ile yapılan savaştan sonra değişti, adamlar inanılmaz çalışkan hale geldiler, ama bu dinden kaynaklı değil, yeni politikalardan kaynaklı bir durum.

Bu ülkede yaşayan herkesin (sen dahil) en ciddi problemi muhafazakar olmaktır. Muhafazakar elindekini korumak isteyen manasına gelmektedir. Buna chpli de dahil, akpli de dahil, ateisti de, anarşisti de... Yeniliklere, değişime, hukuka, saygıya, siyasete, birbirimize inanmadığımız sürece, her gün bizden şu anda güçlü olan ülkelerin daha da gerisine düşeceğimiz aşikardır. Gidişat şu anda bu yöndedir ve kısa vadede tersine döneceği öngörülmüyor.

10 milyon insanı silahlarla katletmeyi hiç bir ülke göze alamaz, bu yüzden yavaş yavaş kendi kendilerini katledecek hale getiriyorlar. Bunu medyayla, ücretli ayaklanmalarla, siyasetle, para gücüyle yapıyorlar.

Paraya tapmayan (kendi ekonomik sistemini oluşturmuş) ve birlik olmuş 10 milyon insan, sadece bu ülkenin değil, tüm dünyanın kaderini değiştirebilir. Fakat olacağına dair inanç hiç kimsede bulunmadığından (sen dahil) bu asla gerçekleşmeyecektir.
insanlar ve genel olarak toplumlar geleneklerini ve çıkarlarını dinleştirmeden önce kur'an'ın inşa ettiği islam medeniyeti felsefe, bilim ve sanata dünyanın en ileri medeniyetiydi. bu avrupa aydınlanması'nın mimarları (francis bacon) ve oryantalistler'in dâhi kabul ettiği bir gerçek.

daha sonra din tahrib edildi. allah adına, peygamber adına hikayeler uyduruldu. insanları uyuşturan farklı bir din yani tasavvuf islam'a sızdı. akıl arka plana atıldı(aklını kullanmakla ilgili onlarca ayete rağmen). ferri yezdani inancıyla fars, zerdüşt mitleri mezheb(şii) hâline getirildi. araplar milletlerin en üstünü diye hadisler uyduruldu, arap gibi yaşamak sunnet adıyla din hâline getirildi(muhhamedi sünnete her ırk Allah'ın ayeti sayılmasına rağmen). tüm bunlar olurken islam da eskisi gibi kalmadı geleneklerin, sahte inançların içine battı; tarih boyunca tüm tevhid dinlerine olduğu gibi. ( tâbi son dininin farkı kitabının allah tarafından korunuyor olması) sözgelimi islam, türk kültürünü değil; öz islam'ın içine virüs gibi giren müslüman toplumların kültürleri bugün farklı bir "din" oluşturarak islam'ı geride, geleneklerde bırakmıştır. ezberlenmis islam kötüdür söylemleri ve milliyetçi duygularla yapılmış yorumlar gerçeği yansıtmaz sadece senin ideolojik dogmalarla dolu kafanı rahatlatır.
islamın asıl kaynaklarını araştırmak yerine 'abi islam çok kötü yeaa' demeyi aydınlık sanıyorlarmış. bak hele !
neymiş o islam kaynakları bakalım gel seninle beraber.
1- kuran 2- sünnet 3- icma 4-kıyas
şimdi kurandan başladığımızda zaten sizin gibi insanlara dini öüretenler de bizler oluyoruz çünkü kuranı kerimin yüzde 99'unu bilmeyen sizler olduğunuz gibi, araştırıp eleştirel bakış açısı getirenleri dinlemek yerine 'kafir' damgası vurup, tv programlarında şaklabana dönen cübbeli gibi tiplerin milyon dolarlık villalarda yaşamasına neden oluyorsunuz. sizlere kurandan örnekler vererek hem de sizin kaynaklarınızdan olmak üzere her eleştirinin karşılığının ölüm olacağını bildiren meymenetsiz tiplerin fetvalarına çanak tutuyor, turan dursun gibi insanların aracına bomba koyanları kınamıyorsunuz. akine iyi etmişler diyorsunuz. sizler dünyada diri diri insan yakan terör örgütlerinin kendi mayanızdan çıktığını, kendi dilinizden konuştuğunu ve bununla beslendiğini bildiğiniz halde 'gerçek islam bu değil' den öteye tek bir somut adım atamıyor bu vahşilerin virüs gibi çoğalması karşısında kendi peygamberinizin tabiriyle 'dilsiz şeytan' ı oynuyorsunuz.

sizler bu dünyanda müslüman olup da gelişmiş tek devlet olmadığı halde, kılıç kalkan devrindeki bilek üstünlüğünden dem vurup, orayı burayı fetih adı altında zapt etmeyi övünç abidesi yapıyor, zamanın değiştiğini ve islamın bu çağın gerisinde kaldığı kabak gibi ortada iken, sırf ölüm korkusundan ve beyninize aileniz ve toplum tarafından kazınan inancınıza laf söyletmemek için, içi kof bir tarihin en yürekli savunucusu oluyorsunuz . nedir bu içi kof bir tarih? kısaca özetleyeyim. her yere cihat edip topraklarına katıp o bölge insanına iyi davranmak değildir sadece hayatın gerçekleri. ayrıca dünyada olan bitene kulak tıkamamaktır. adam gidiyor sırf sen vergi alıyorsun misliyle diye , sana vergi ödememek için ümit burnunu keşfediyor. orada altın, elmas, bir çok kaynak buluyor ve sen bunu kullanmasın diyorsun. ama o adamdan eşşek yüküyle vergi almayı biliyorsun gayrimüslim diye. adam gidiyor matbaayı icad ediyor, sen hattatlar zeval görmesin diye iki din ulemasının fetvası ile matbaayı yasaklıyorsun. sen gidip avrupanın ciğerinden dünyanın en ünlü heykeltraşlarının heykellerini getirip sarayına dikiyorsun sonra put bunlar diyen sakallı bir şeyhulislamın fetvası ile kırıyorsun. sonra batı bizden ilerde ama islamın suçu değil diyorsun. (bunu şimdi de yapan adamlar var mesela hatırlattı mı?)

kuran demiştik, kuranı kerimde puta tapmak yasak diyor, siz gidip şeytan taşlıyorsunuz mina'da , bu da ritüeldir ne farkı var diyoruz o başka o başka diyorsunuz. size gökten koç inmez, sopalar yılana dönüşmez, kuşlar pişmiş taşlar atmaz diyoruz. bilim var ispatı burada olmaz, mümkün değil diyoruz. siz 'mucize onlar çok konuşma lan' diyorsunuz. size 4 kadınla evlenmek (nisa 3) insana yakışmaz, kimse kocasını 3 kadınla paylaşmak istemez diyoruz, burada bir hata var diyoruz,' o zamanki şartlar, savaşta çok erkek ölüyormuş bik bik' diyorsunuz. ee şimdi de savaş olmasa bile geçerli bu kurallar diyoruz, aksine kuran ayeti yok diyoruz yine kabul etmiyorsunuz. size ayrıca 4 kadınla evlenmek sadece müslüman kadınlara özgü sayısız da cariye alınabiliyor 4 kadın üstüne diyoruz, cevap yok sizden. size kuranda el ayak kesme ayetleri var diyoruz,(maide) tanrı kendi yarattığı birinin elinin ayağının kesilmesini emreder mi diyoruz? emreder şartları var diyorsun. peki diyoruz bu şartları insan denen varlık hani en zeki canlı idi, bir cezayı kendisi belirleyemeyecek kadar aptal mı, el ayak kesmeyi akıl edemeyecek kadar salak mı da tanrı bize yol gösteriyor diyoruz? cevap veremiyorsunuz. ayrıca bu alenen işkencedir diyoruz yine anlamıyorsunuz. kuranda miras bölüşümünde hata var, bu hatayı düzeltmek için avliyye ve rediyye olarak düzeltme yapılmış ortada bak diyoruz, (nisa 11 12) cevap veremiyorsunuz. verdiğiniz cevaplar da zaten daima kaçamak ve çarpıtma üzerine oluyor. kuranda küçük yaşta kızlarla evlenme ayeti var diyoruz (talak 4) aç oku diyoruz tefsirlerini, tefsirlerinizde yazıyor diyoruz, o zamanki araplar çabuk olgunlaşıyormuş diyorsunuz.
ayrıca tüm bu eleştirel hususları bizzat sizin kaynaklarınızı örnek vererek, sizin mütefsirleriniz diyoruz sizden yine ses yok.
ebu hanifeyi en büyük islam alimi kabul ediyorsunuz. yaşı buluğa ermeyen kızların evliliklerini babası, dedesi onlar yoksa diğer erkek akrabalarının onayıyla evlenmelerinde sakınca yoktur şeklinde özetliyor. siz ebu hanife tam güvenilir bir alimdir değildir imam şaffiye bakmak lazım orda diyorsunuz.

gelelim 2. islam kaynağı sünnete. sayısız hadis var diyoruz, bu konuda sahih hadis olarak onay verdiğiniz kütübi sitte'den sünnet gösteriyoruz. dinini değiştireni öldürün hadisi var diyoruz. yahu bu açıkça senin dinin sana benim dinim bana ayetine terstir diyoruz. uydurma hasistir o diyip işinize geleni sahih işinize gelmeyeni uydurma hadis ilan ediyorsunuz. ee nasıl olacak bu işler. sizin beğeninize uygun olup olmaması şeklinde mi ilerleyecek tartışmalar? kütüb-i siddeye dahi inanmayın boyutuna kim taşıdı bu dini? söyler misin?
kısaca araştırıp öğrenmesi gerekenler bizler değil sizlersiniz. kısaca sizin kaynaklarınızdan eleştirel yaklaşımla bakılan islamın 2. kaynağı sünnet dahi sizinle tartışılmaz bir boyuta getiren yine sizlersiniz. kısaca bana islamı kaynağından öğrenin gibi sallamayla gelme. eshabül feraiz paylaşımı nedir? hangi ayette yer verilip islamın diğer kaynaklarınca (kıyas dahil) nasıl düzenlenmiştir diye sorsam cevap veremezsin. ama gelip burda islamı kaynağından öğrenin diye atıp tutmayı bilirsiniz. yapmayın böyle bakın. önce sorulara yeterli cevapların var mı? bu sorular islamda var mı yok mu?mantıklı sorular mı? bir bakacaksın.
bu müslümanlar neden bir toplu iğne dahi üretemiyor, neden elin atesitinin icad ettiği klavyeden yazıp, internet denen bir teknolojiyi kullanıyorum düşüneceksin. öyle atıp tutmayacaksın dedenden ninenden kalma bilgilerinle sözlükte.

tanım: tek sebebi olmasa da kısmen katıldığım önerme
araplaşmayı müslümanlık sanma cehaletine takılıp kalmaktır, islam değil.
Hayır çocuk, geri kalmıs olan sensin. ilerlemek için islamın reddi gerekmez. Müslümanlar gün gelmiş dünyanın en ileri medeniyetinin bayrakçısı olmuşlardır. Fakat bu, senin gibi türlü türlü fikir yobazlarının ortaya çıkmasıyla beraber düşüş geçtik.*

*: Bu cümledeki yobazdan kasıt kendi düşüncesinden başka hiçbir düşünceyi önemsemeyip hiçe sayan insanlardır. ister müslüman, ister hristiyan, ister kemalist, ister şeriatçı, kürtçü, türkçü ne olursa olsun...
islam değil, islamı hacıdan hocadan öğrenenlerdir. kuran dururken.
Bu mevzu derindir sorumlu tek kişi/kuruluş/grup/parti değildir.

Dış güçlerin bize uyguladığı baskılar, doyumsuz zenginler, okuyupta apartman yöneticisi mi olacaksın diyen cahiller, okumuşların karı kız merakı, dış ülkelerin gözünde pazar olarak görünmemiz ve bu düşünceden ortaya çıkan baskılanmalar ezilmeler, balık tutmayı öğrenmektense balık almayı öğrenen cahil toplum... ~~
Diye gider islam iyidir ama yobazlar yüzünden kötü olarak görünür. ~~