yapmiş olduğu onca işe rağmen belirli bir kesimin tanidiği ve son işi tv dizisiyle yediden yetmişe herkesin tanidiğı ( bazı insanlar inançlariyla imtihan olur sözünü doğrulayan : antikapitalist anlayiştan gelip kapitalizmin kalesi olan tv de övgülere tutulmak, taninmak vs.)sanatçı.
1936 doğumlu büyük oyuncu. sinemadaki ilk yıllarından bu yana kendisine verilen her rolün altından zorlanmadan kalkan ve doğru film tercihleriyle pırlanta gibi bir kariyer inşa eden üstat makamında sanatçı. yeni neslin yalnızca dizilerle tanıyor olması esef verici..
istanbul kanatlarımın altında isimli filmde sergilediği rezalet oyunculuktan sonra gördüğüm kadarıyla oyunculuğunu oldukça geliştirmiş kişidir. yahut bahsettiğim filmde şanssızmış.
Güler Zere'nin tecritten kurtulması için imza kampanyalarına katılmış, Grup yorum'un 25. yıl konserinde harika şekilde şiir okumuş, başarılı sanatçı. Şener Şen'den sonra izleyince mutlu olduğum insan.
dayi kopegin olayim al bini ciftligine dedirten ustad. abi o nasil bi hayat aq be. ulan biz burda sehrin icinde havasizliktan boktan binalar arasinda geberiyoruz, okuldu kariyerdi diye gotumuzu yirtiyoruz. gel yegen dese, sana surda is var. kosarak gitcem serefsizim.
an itibariyle ntv'de meltem cumbul kişisiyle inanılmaz gereksiz bi muhabbet tutturmuş üstad.
hani tamam, az alkollü olabilirim ama cumbul amerikada ("los eyncılısta çalıştım keyndisiylemm") yaptığı şeyleri anlattıktan sonra üstadın ona verdiği "sen kafestesin, ondan çıkıp başka kafese gireceksin, ondan da çıkıp başka kafese..." şeklindeki yanıtını algılamakta bayağı güçlük çektiğimi söylemeliyim.
ses tonu muhteşem (bkz: hayat belgeseli) ama üstad biraz zorluyor mu ne kendini.
eski tüfek komünistlerdendir. bu sebeple yıllarca hep göz ardı edilmiştir. ama son zamanlarda taraflı tarafsız herkesin beğenisini kazanmış büyük bir sanatçıdır. bu topraklardan böyle sanatçılar çıkması insanı sevindiriyor. keşke diğer komünistlerimize de böyle sahip çıkabilseydik.
istanbul üniversitesi devlet konservatuarı ve mimar sinan güzel sanatlar üniversitesi devlet konservatuarı'nda kenterler ekolü'yle yetişmiş tüm diksiyon öğretmenlerine inat türkçe'yi olması gerektiği gibi konuşan örnek oyuncu, seslendirmeci, sanatçı.
aynı ekolün trt'yi işgalinden sonra yetişenler de dahil söz konusu diksiyoncuların içlerinden biri bile karşısına çıkıp da "aabi, şöyle söyle o sözcüğü" diyemez ama arkasından atıp tutarlar.