lise yıllarında aynı sınıfta okumak zorunda kaldığım iki kişi vardı. bu iki kişi farklı karakterlerde, farklı sınıfsal konumlarda olmalarına rağmen onları birleştiren yegane bir özellikleri vardı: salaklık
birinci şahıs, ortlama yaşam standartına sahip bi ailenin aylık gelirini gösteriş uğruna sınıfın penceresinden atacak kadar sonradan görme, dikkat çekmekebilmek için hoca tahtaya yazı yazarken g.tüne yapıştırdığı paraları sınıfa gösterecek kadar dangalak, ailesinin maddi durumu kötü olan öğrencilere ' sizin ömrünüz boyunca yiyebileceğiniz eti benim köpeğim bir günde yiyor, bi köpek kadar değeriniz yok ' diyebilecek kadar ....... birisiydi ( noktaları içinizden geldiği gibi doldurabilirsiniz, kendim yazıp sizi sınırlamak istemedim )
ikinci şahıs, ortalama bi yaşam standartına sahip, elindekiyle asla yetinmeyen bu uğurda birinci şahıstan gelecek üç-beş kuruş için onun ayak işlerine bakan, dikkat çekmek için g.tüne yapıştırdığı paraları sınıfın ortasında gösteren birinci şahsın g.tündeki paraları ağzıyla almaya çalışan ve böylece kendisinin de dikkat çektiğini düşünen andavalın tekiydi. zengin olmadığı halde kraldan daha kralcı mantığıyla fakirlere yaşam sansı tanınmaması gerektiğini düşünürdü. ( müsterih olun her ikisinin de sırtında baya bi yaş odun kırdık )
nedendir bilinmez tholgareloaded'ın yazdıklarını okuyunca gözümde ve zihnimde birden yazıda bahsi geçen ikinci şahıs canlanıverdi. tholgareloaded eğer ikinci şahıs sensen bu akşam 19:00 gibi ( hala duruyorsa ) okulun arkasında o sigara içilen kuytu yerde bekliyeceğim seni. özledim lan !!!
hem entellektuel hem elit hem yakisikli yazarmis, bir de mutevazi olsa tam olacak. bir de washington da galiba, uzak degiliz, iki uc saat otobusle sanirim.
muhtemelen küçük emrah'ın sözlükteki nicki..içindeki bastırılmış zengin olma isteğini sözlükte ortaya çıkarmıştır..acep nuri alço gibi baba yarısı bir amcası da var mıdır???
