Anthony Minghella yönetmenliğinde 96 yapımı ortalama bir hollywood filmidir.

(bkz: ingiliz hasta)
Michael Ondaatje'nin aynı adlı romanından sinemaya uyarlanan, yönetmenliğini Anthony Minghella'nın yaptığı, Ralph Fiennes, Juliette Binoche, Kristin Scott Thomas ve William Dafoe'nun başrollerini paylaştığı, 1996 yapımı, 9 oscar ödüllü güzel film.

ikinci dünya savaşı yıllarında geçen bir aşk hikayesini konu alan film; Almasy, Hana, Kip, Caravaggio gibi karakterleriyle ve Gabriel Yared imzalı egzotik müzikleriyle belleklerde yer etmiştir.
sloganı "aşkta sınır yoktur" olan bir filmdir. çölün sınırsızlığı ile aşkın sınırsızlığının buluştuğu bu film, Micheal Ondaatje'nin aynı adlı romanından alınmıştır. uçak kazsında yaralı olarak kurtulan bir ingiliz hastanın, geri dönüşlerlerle kurgulanan aşk, ihanet entrikalarla dolu hikayesini anlatır
bir ana, bir de yan hikayeden oluşan; flashbacklerle ilerleyen; uzun olmasına rağmen hoş detaylarıyla** izleyiciyi cezbeden; buruk bir tadı olan film.

bir mektup vardır ki, sadece onun için bile izlemeye değer.
--spoiler--
My darling. I'm waiting for you. How long is the day in the dark? Or a week? The fire is gone, and I'm horribly cold. I really should drag myself outside but then there'd be the sun. I'm afraid I waste the light on the paintings, not writing these words. We die. We die rich with lovers and tribes, tastes we have swallowed, bodies we've entered and swum up like rivers. Fears we've hidden in - like this wretched cave. I want all this marked on my body. Where the real countries are. Not boundaries drawn on mapswith the names of powerful men. I know you'll come carry me out to the Palace of Winds. That's what I've wanted: to walk in such a place with you. With friends, on an earth without maps. The lamp has gone out and I'm writing in the darkness.
--spoiler--
izlerken gözyaşlarıma engel olamadığım, aşkta sınırın olmadığını kanıtlayan, çok güzel bir filmdir.
başrollerinde; ralph fiennes, juliette binoche, willem dafoe, kristin scoot thomas oynamakta ve en iyi film ödülü dahil "9 dalda oscar ödülü almış" filmlerin filmi adıyla anılan muhteşem yapıt.

sahneleri insanın zihnine işleyen, sonunda etki ve gözyaşları bırakan, aşkların aşkını anlatan ama anlatılamayan muhakkak izlenmesi gereken başyapıt.
--spoiler--
erkeğin ölmüş kadını kucağında taşıdığı sahnesi muhteşem olan film
--spoiler--

imdb sınırları çerçevesinde en iyi filmler arasında bulunan eser.
en iyi aşk filmlerinden biridir, çöl, dram, dram...**
--spoiler--
filmin sonlarına doğru hemşire hana'nın almasy'e ötenazi yaptıktan sonra yatakta yanına uzanıp katharine'ın mağarada son yazdığı satırları okuması ve almasy'nin mağaradan katharine'i kucaklayıp çıktığı sahneler benim gibi ultra duyarsız bir adamı bile duygulandırdıysa aldığı oskarları bir kenara bırakıp diyebilirim ki aşk adına yapılmış güzel bir filmdir.
--spoiler--
filmi böyleyse kitabı nasıldır kimbilir dedirten filmdir.

çok başarılıdır, özellikle juliette binoche koparmıştır.
başyapıt nedir ne değildir anlatan bir film. ayrıca film müzikleri konusunda üzerine tez yazılası filmdir.
lost'ta sayid jarrah rolünde gördüğümüz naveen andrews'in oynadığı film. nedense bu filme o kadar ısınamadım.
1992 yılında yayınlanan kıtabın 1996 yılında anthony minghella tarafından çekilen filmidir. romantık desen degıl psıkolojık desen degıl, ıkısının harmanlanışı, sıkmayan, baymayan kalıtelı bir fılmdır.
1996 yapım yılı olan, o yıl 9 dalda oscar alan film.
"Suprasternal notch"
Filme dair en çok beğendiğim şey bu oldu sanırım.

Genelde pek kullanmam bu kelimeyi fakat film biraz overrated geldi bana, ya süresinden ya da çöllerle aram olmadığından bilemiyorum.

Ralph Fiennes'in ise bu filmdeki rolünden ve makyajından ötürü Voldemort rolünü kaptığına eminim.
Bir tavsiye üzerine izlediğim ve gerçek anlamda beğendiğim bir film . Zaman kaybı olmayan ve duygusal olarak çok yoğun bir filmdir . (bkz: Kristin Scott Thomas)'ın güzelliği , (bkz: Ralph Fiennes)'ın oyunculuğuyla daha güzel hale gelen bir filmdir .