bugün

erkeklerde kıl ve kas yapısının cogalmasına sebep olan,erkekligi tahsis eden erkeklik hormonudur,nihayetinde erkeklerin kadınlara nazaran daha az yasamasına yol acar.kadınlarda fazla salgılandıgında vucudun cesitli yerlerinde kıl çıkmasına sebep olan hormondur. (bkz: biyik)
testislerde ve böbreküstü bezlerinde üretilen erkeklik hormonu. sperm üretiminde, erkek cinsel özellerinin gelişiminde, kas ve kemiklerin gelişiminde önemli rol sağlar. ayrıca erkek saldırganlığını yönlendiren hormondur.
insandaki erkeklik hormonu,di$i organizmada seviyesi daha azdir.
damarda durduğu gibi durmaz bu melet.
bunu suni yolla alanlar vardır,tehlikelidir zira kanserojen olabilir.
fazlasının, aynı alzheimer'daki gibi beyin hücrelerini öldürdüğü ortaya çıkan erkeklik hormonu.

http://www.ntvmsnbc.com/news/386297.asp
erkek üreme hormonodur. testislerde üretilir. azlığı da fazlalığı da sıkıntılar çıkartır.
Erkeklik hormonu. Erkeklik özelliklerinin gelişmesini uyarır ve devamını sağlar. Testesteron hormonu kana karışarak erkeklere özgü fiziksel özelliklerin (sakal,kas kitlesinin artması, kalın ses, güçlülük gibi) gelişmesinde önemli rol oynar.
erkeklerin bas belasi! beynin yerini değistirebilme ozelligi vardir, baska hic bir hormonda olmayan ozelliktir!
az salgilandigi taktirde erkeklerde köselige sebebiyet veren hormondur...
erkeklere "kadinlarin ostrojeni fazlaysa benimde testosteronum fazla" dedirten hormondur...

(bkz: ostrojen)
(bkz: tüysüz)
kemoterapi gören hastalara güç vermesi için uygulanan erkeklik hormonu.
hedefi şaşırmış olanı için (bkz: kel erkekler).
erkeklerde, kadınlardan 30 kat fazladır. erkek cinsiyetine özgü özelliklerin devamını sağlar. sperm üretir!
erkekler de andropoz da azalan kadınlar da ise menopoz da artan horman türü..
araştırmalar sonunda, fazlasının beyin hücrelerini öldürdüğü ortaya çıkan erkeklik hormonudur.
spermatogenezin devamlılığı sağlar. lh hormonunun etkisi ile üretilir.
fazlaliginda saclarin dokulmesine sebep olan hormon. *
Bakıyorum da... Çoğunlukla dahi dediğimiz, hayatlarına imrenerek baktığımız, ellerini attıkları her işte muvaffak olmuş kişiler; sokakta görsem yüzüne bile bakmayacağım, hımbıl, tıfıl, saf duran 'loser' bakışlı herifler... Son günlerde farkettim ki, bu adamlar sevişmediklerinden dolayı testesteronu başka yerlere kaydırıyorlar, kafaları da zehir gibi çalışıyor. Her kim ki hem armudu sapıyla yiyiyor, alemin balını emiyor hem de kafası zehir gibi çalışıyor, elini attığı her işte başarılı oluyorsa işte bence büyük adam odur.

tanım: testesteron, erkeğin kendine yakışanı giymesidir.
erkeklerdeki işlevleri azımsanamayacak boyutlardadır, ayrıca kadınlarda libidodan sorumlu hormon olarak dolaylı yolla yine erkeklere hizmet etmektedir. * *
erkeklik hormonu testislerde üretilir, ancak dişilerde de bir miktar var, libidodan sorumlu dişilerde. bazı hormonel hastalıklar dişilerde bu hormonun yühselmesine neden olur.
(bkz: polikistik over)
(bkz: hirsutizm)
ilkbaharla birlikte her erkek bünyede artmaya başlar. genellikle sabah saat 11e kadar en yüksek seviyededir. adale sistemini oluşturmakla beraber cinsel arzuya yöneltir. vücut kıllarının dökülmeye başlaması düşük testosteron belirtisidir. seksüel aktif insanlarda yani düzenli seks yaşamı olanlarda yüksek seviyede olur.
(bkz: havada testesteron kokusu var acep nedendir).
Testosteron güçtür. Lâkin kontrolsüz güç, güç değildir
kadınlarda yüksek dozda salgılanması kıllanmaya ve ses kalınlığına yol açan hormon.
zuhal olcay ve haluk bilginerin kurduğu tiyatro kumpanyası "oyun atölyesinin" hali hazırda sahnelenmekte olan oyunu.

testosteron, gerek sahne düzeni, gerek konunun işleniş tarzı bakımından oldukça tempolu bir tiyatro oyunu. bazı kısımlar gereksiz ve acemice bir oyunculukla uzatılmış olmakla birlikte özellikle ikinci perdede yer yer yüksek sesle gülünebilecek sahneler bulunmakta. oyunun konusunu yedi adet farklı kültür ve meslek grubundan erkeğin evrim gereği vücutlarında salgılanan testosterona yenik düşmeleri ve başlarından kadınlarla ilgili geçen traji komik hikayelerin anlatımı oluşturmakta. genel anlamda oyuncuların performansı ancak ortanın biraz üzerinde kalmış olmakla birlikte Fistach rolündeki Emre Karayel sahnede harikalar yaratıyor. tiyatronun sanki doğasından kaynaklanan o gerçek hayattan kopukluk hissini tamamen yok ederek, her mimiğini, her repliğini, her hareketini inanılmaz bir doğallık içinde seyirciye aktarıyor.

tamamen erkek dünyasına ait bir ortamda doğal olarak sık sık edilen küfürler, bel altı konu ve espriler oyunda hiç mi hiç sırıtmamış, kulağı tırmalamamış.

vasatın biraz üstünde kalan testosteron herşeye rağmen bir Pazar öğleden sonrası tiyatro seyretmek için iyi bir fikir olabilir.

testosteronla ilgili detaylı bilgi ve oyun hakkında ekşi sözlük ile itü sözlükte girilen entrylerden seçmeler için:

(bkz: http://www.oyunatolyesi.c...ails.asp?p=izle&id=31)