bugün

Francis Fukuyama nın dünya çapında bir üne kavuşmasını sağlayan eseridir.Kitapda serbest piyasa ekonomilerinin tarihin sonu olduklarını iddaa etmiştir.Gerçekten kapitalizmi ve kapitalizmin vahşi yüzünü gözler önüne sermiştir.ibret alınası bir kitaptır.
bu tez hakkında bir çok tartışma yapılmakla birlikte fazla iddialı ve günümüzde de zaten geçerliliğini yitirmiş bir tez olması bakımından önem taşımaktadır. fukuyama'nın bu tezinde; sovyetler birliğinin dağılmasından sonra ideolojiler savaşının artık sona erdiği, bu savaşın dünyanın hemen her yerinde kapitalizmin galibiyetiyle sonuçlandığı ve kapitalizmin zaferini ilan ettiği anlatılır
geçerliğini yitirmiş olan fukuyama'nın iddiası. fukuyama' ya göre reel sosyalizmin yıkılmasıyla kapitalizmin dünya çağında galip geldiğini ilan ettiği cümle. çünkü fukuyama' ya göre soğuk savaşın bitmesi demek ideolojilerin bittiği anlamına gelmektedir.dolayısıyla emperyalist paylaşım savaşlarının bittiğini, sınıf kavgasının sona erdiğini ve ulus devlet teorisinin çöktüğünü çıkartabiliriz bu ifadeden. fakat günümüzde kapitalizmin çıkardığı savaşları hepimiz biliyoruz. kaldı ki emeğin sömürülmesi her geçen yıllarda artmakta ve sınıf kavgası her gün biraz daha sertleşmektedir. halk yığınlar halinde proleterleşmekte, sosyal kazanımlarını birer birer vermektedir. sosyalizmin geçici yenilgisini sürekliymiş gibi gösteren fukuyama kapitalizmin yasalarını hiçe saymıştır. fakat doğru tespitleri de vardır. bunlardan biri her geçen gün sınıf bilinci denen kavram yok olmaktadır. bu nedenle sınıf bilincinden yoksun, öfkeli, kızgın ve aşırı şovenist halk yığınları ortaya çıkmaktadır. dolayısıyla özgürlükçülerin(!) iddiaları boşa çıkmakta ve her geçen gün şiddet artmaktadır. bu şiddet ise dünyanın sonunu hazırlamaktadır.
kısaca liberalizmin, diğer tüm ideolojiler arasında üstünlüğünü kanıtladığını iddia eden görüş. wallerstein ise soğuk savaşın bitmesini kapitalizm ve liberaizmin sonu olarak tanımlamış ve de artık dünyanın crisis -krizler- dönemine girdiğini bu dönemin sonunun ise dünya sistemin değişmesi olacağını vurgulamıştır.
(bkz: her son bir baslangictir)
ne demişti marx amca, bundan tam 160 yıl önce;

"..ticari bunalımlar dönemsel olarak ortaya çıkıp, her defasında daha tehdit edici bir biçimde tüm burjuva toplumunun varlığını sınar. bu bunalımlarda yalnızca mevcut ürünler değil, daha önceden yaratılmış üretici güçlerin de büyük bölümü periyodik olarak yok edilir. bu bunalımlarda öyle bir salgın hastalık ortaya çıkar ki, bu da aşırı üretim salgınıdır.."

velhasıl, tarihin sonu öyle kapitalizmin güç kazanmasıyla, piyasa ekonomisinin nam salmasıyla falan olmaz. tarihin sonu, kapitalizm içinde piyasaların birbirini yok etmesiyle gerçekleşecektir. abd'de patlak veren bir krize karşı ab'nin, japonya'nın, uzak doğu'nun alelacele önlem paketleri hazırlaması boşa değildir. birileri, yarattıkları bu spekülatif piyasanın altında kalacaktır ve herkes altta kalan olmaktan kaçma savaşı vermektedir. olan biten bu.
(bkz: the end)
sungur savran'in maviderterde cevabini verdigi kapitalist hezeyan. yazi icin,

http://mavidefter.org/ind...ungursavran&Itemid=93
samuel huntington'ın clash of civilizations'ı ise fukuyama'nın bu makalesini, kitabını artık her nesiyse ona karşı niteliktedir. fukuyama ideoloji savaşları bitti o yüzden tarih de bitti derken, samuel abimize göre tarih bitmemiştir çünkü daha kültür ve din savaşları olucaktır.*
vadi yayınları'nın çıkardığı tarihin sonu mu isimli kitapta bu tez ve daha sonra fukuyama tarafından yazılan ve bu tezi çürüten makaleleri bulunmaktadır. sonra yazdığı makalelerden birisinin garip bir başlangıcı vardı. "beni kimse anlamadı. ben tarih derken siyasal, ekonomik kurumların gelişimden falan bahsedidum" diyodu burda. benim aklıma da bu satırları okurken ağlayan bi adam gelmişti.

-bende de ne imla varmış!-
iki kutuplu sistemin sona ermesiyle geçerliliğini yitiren silahlanma yarışının ve biten sürekli gerginlik durumuyla birlikte tarihin sonunun geldiğini savunan fukuyama tezidir.
ilk önce hegel tarafından, napolyon zaferlerinin zirvesinde olduğu bir sırada, fransız ihtilali ile yayılan değerlerin artık tamamen hakim konuma geldiği kabulüyle kullanılmış; yakın tarihte doğu bloku'nun çökmesiyle de kapitalizmin dünyaya hakim hale geldiği varsayımıyla francis fukuyama tarafından, yukarıda anılan kullanıma atfen ve yayınlandığı dönemde çok ses getiren bir makalesine adını vererek canlandırılmış ifade.
Yazarının her gelişmenin sonunda tezinin güçlendiğini savunmasına karşı tezinin çürüdüğünü öne süren birçok Türk yazar vardır. Ahmet Davutoğlu önemli eleştiriler getirmiştir. Taban tabana zıt olduğu düşünülen medeniyetler çatışması teziyle büyük ölçekte bakıldığında bütünlük göstermektedir.
Fukuyama'nın tüm dünyada serbest piyasa ekonomisi ilkelerinin yani kapitalizmin egemen olduğunu ileri sürdüğü kuram. Bende şunu söylüyorum;tarihin sonu gelmez,insanın sonu geldiği zaman tarihin sonu gelir. Dolayısıyla tamam bu kuram çok güçlü bir kuram fakat bizler görmesek de belki bu kuramın çöküşünü çok başka nesiller görebilir.
fukuyama'nın büyük oranda boşa çıkan tespitlerinin yer aldığı meşhur tez. 1992'de soğuk savaş sonrasının hezeyanından olsa gerek; karamsar bir dünya tahayyül eden fukuyama feci halde yanılmıştır. gel gör ki daha bilişim çağının esamesi yokken simülakrlar ve simulasyon kuramı ile jean baudrillard abim modern çağın ciğerini okumuştur.
(bkz: medeniyetler çatışması) tezindeki görüşle tam bir tezat halindedeir.
kitap özetle; soğuk savaştan sonra kapitalizmin kazandığını ve insan evriminin tamamlandığını savunur.
tarihin sonunu insanlar değil yapay zekalar, robotlar yazacak. çünkü hiç bir insan sağ kalmamış olacak. ve bir yapay zeka yazacak: "insanlık tarihi".
31 aralık 2100.
Fukuyama'nın, Soğuk Savaş'ın sona ermesinden sonra liberal demokrasinin ve kapitalizmin zaferiyle birlikte tarih sürecinin sona erdiğini öne sürdüğü oldukça ünlü tez. Bu tezi eleştirenler, tezin determinist ve aşırı genelleştirici olmasından, tarihin sonunun kültürel, sosyal ve siyasal dinamiklerin sürekliliğine uygun düşmediğinden ve dünya sıralamasında üst sıralarda yer alan ülkelerin bile bu tezi doğrulamadığından bahsetmektedir, evet.