1938 yılında dünyaya geldi. Liseyi Balıkesirde bitirdikten sonra yurtdışında şaneğitimi aldı ve 1961 yılında Ankarada profesyonel müzik hayatına başladı. 1962de istanbula geldi ve Müfit Kiper Orkestrası ile birlikte çalışmaya başladı. 1964 yılında hayatının dönüm noktalarından biri olan Erol Büyükburç ve Tülay Germanla birlikteBalkan Melodileri Festivaline katıldı. Hemen ardından da ilk plağını çıkardı. Bu plakSahibinin Sesinde çıktı. Daha sonraları Okan;Odeon, Arya, Regal, Fonex, Philips, Yonca, Diskotür, Balet, Nova, Gönül, Sinyal ve istanbul Plakile çalıştı.
Türk Popu'nun 60'lı yıllarını şekillendiren iki çok önemli eğilim vardı; Birincisi, Sezen Cumhur Önal ve Fecri Ebcioğlu 'nun başını çektiği "yabancı şarkı üzerine Türkçe söz yazma" eğilimi, diğeri ise Balkan Melodileri Festivali ve Altın Mikrofon Yarışması'nın iteklemesiyle "Türkülerin aranje edilmesi"ydi. Tanju Okan, Milli Orkestra'nın bir solisti olarak aranje edilmiş türkülere yer verir ilk plaklarında. "Atmaya yürek" gereken "kum" hemen ikinci plakta "kunduraya dolar". Artık Türk Popu'nun efsanevi söz yazarlarından biri haline gelmiş Fikret Şeneş, ilk Türkçe şarkıyı Tanju Okan için yazar: "iki Yabancı"... Fecri Ebcioğlu da aynı şarkıyı (Strangers in the Night) aynı isimle Ajda Pekkan için yazmıştır.
70li yıllarda Ergin Bener ve Hümeyra, Melodi Plak'tan ayrılıp kurdukları Yonca Plak'ın ilk plaklarından birini Tanju Okan'a yaptırırlar: "Hasret"... Moustaki'nin ünlü şarkısı "Le Meteque"in Türkçe versiyonu olan bu parça o güne kadarki en büyük Tanju Okan hit'i olmakla kalmaz, Türk Popu'nun da en önemli şarkılarından biri olur.
1975 yılında "Bütün Şarkılarım" albümünü çıkardı. Bundan sonra da "Kadınım"ı yapan Tanju Okan, zirveye çıkar bir kez daha. Bu dönemde Tanju Okan'ın söz yazarı Mehmet Teoman'dır. Bu işbirliği sonraki yıllarda da çok önemli bir plağın çıkmasına sebep olacaktır...
1980 yılında Garo Mafyan, Melih Kibar, Bora Ayanoğludestekli "Yorgunum" albümü çıkar Kent firmasından. Hem Kent'in, hem de Melih Kibar'ın en sıkı dönemleridir. Bu nedenle masraftan kaçınmadan, çok derli toplu kadrolarla yapılır bu albüm.
90'lı yıllarda Türk Popu'nun yeniden canlanışı, Tanju Okan'ın yeniden albüm yapmasına neden olur. "işte Tanju Okan" 95'i yayımlar. Bu dönemde Urla'ya taşınan sanatçı, sirozhastalığına yakalandı ve 23 Mayıs 1996'da öldü.
bilmiyorum kaç kişinin zihninde yer etmiştir bu büyük üstat. ben ne zaman dinlesem kırık aşk parçaları batar yüreğimin içine. içimde bir cam tuzla buz olmuş derecesine kanatır içimi. şarkının sözleri ayrı bir tatken onları yaşar gibi okuması, bazen de ağlayarak dile getirmesi hele o an sizinle karışılıklı muhabbetteymiş de teselli veriyormuş hissi uyandırır. hani o zor zamanda sizi dinlemeye gelen dost misali sizinle ağlıyordur üstelik, kaybetmişliğinizde teselli veriyordur hıçkıra hıçkıra. hasret diye bir parçası var üstadın dinlemişsinizdir, bilirisiniz hani şu yeşilçam filmlerinde bolca kullanılan. ne zaman dinlesem yemyeşil bir sayfada eski zamanlara gidiyorum.hani yeşilçam filmlerindeki iki sevgilinin hala bir anlam veremesem de el ele kırlarda koştukları eski zamanlar.tanju okan insana zamanla yüzleşmeyi de öğretir namelerinde. ne aşklar varmış dedirttir bu dizeler dökülmüş kan damlarcasına yürekten.sonra zamana bakarsın yoz avrupai sevdalar, kendi gelenekleriyle avrupa özentisi arasında bocalayan gençlerin sevda dedikleri üç günlük serüvenler. ahh tanju baba sen görsen ne derdin bilmiyorum ama ben hala sen gibi seviyorum aşkı içim acıyarak..
dudaklarim kurudu ask atesiyle diye baslayan mukemmel otesi sarkisi beni komaya sokar. cok guzel sarkilari vardi, essiz bir de sesi. ruhu saad olsun, her zaman dedigim gibi 60larda, 70lerde ruh vardi, daha sonra o kayboldu.
Efsane pop müzik sanatçısı. Efsane olmasının nedeni yaşam tarzı, bir dönem dünya nimetlerinden bolca faydalanmış olmasıdır. En iyi dostunun içkisi ve sigarası olduğunu söylemiş; hatta parası olmasa onların da terk edeceğini vurgulayarak hayatı özetlemiştir bizlere. Gayet başarılı bir alegoridir. Üstat sayarız kendisini.
1996 yilinda vefat eden, hanci ve cal cingene parcalariyla beni benden almis büyük sanatci. hanci sarksinin ajda pekkanla yapilmis olan düeti harika. en sevdigim sarkilariyka tanju okan:
1- öyle sarhos olsamki,
2- iyi düsün sevgilim,
3- koy koy koy,
4- hasret,
5- ah bir zengin olsam,
6- deli gibi sevdim,
7- cocuklugum,
8- dudaklarimda bir ates,
9- seni hayatimca sevdim,
10- sevdim bir genc kadini,
11- ickim sigaram.
bünyeye zarar bir müzisyen. Yalnızlığımızı,emroluğumuzu paylaştığımız arkadaşımız. Dertlerimizi beraber şarkılarda söylediğimiz dostumuz. Bize öğüt veren abimiz.*
buralardan gittikten sonra, onun dönemini bile görmemiş bir çok gence müzik yoluyla hissettirdikleri kelimelerle ifade edilemezdir.
mutlaka bir çok kez şerefine kadehler kaldırılmış; tanımadığı sayısız dostu olmuştur.
gümbür gümbür bir ses, şarkı sözlerini tane tane söyleyen,"şarkının bu kısmını yanlış mı anlıyorum acaba" diye kulağınızı hoparlöre yapıştırmanıza gerek bırakmayan, muhteşem ötesi şarkıcı ve yorumcu.
öyle sarhoş olsam ki,
bir an seni unutsam,
unutsam bugünleri,
yarınları unutsam.
1996 yılında aramızdan ayrılan büyük halk sanatçısı. çok erken aramızdan ayrılmıştır. içkim sigaram şarkısı dillere destan olmuş, bir efsane haline gelmiştir. ayrıca meşhur kemancı adlı şarkıyı da son derece güzel yorumlamıştır. *
-hadi yanına git bir merhaba de!
-sonra söylerim anne (çünkü her cuma urla'ya geliyor ve alışveriş ediyordu ve bende onunla konuşmayı çok istiyordum)
-hadi şimdi git konuş, eminim seninle konuşmaktan çok keyif alacaktır.
-sonra konuşurum anne (utancımdan bir merhaba bile diyemiyordum)
-hadi oğlum gel birlikte yanına gidelim, konuşalım
-sonra anne, sonra..
ama çoğu zaman onunla göz göze geldim. ben ona baktım o bana baktı. ben ona baktım o bana baktı, o da utangaçtı. yanına gidip onunla konuşabilmek için cesaretimi hiçbir zaman toplayamamıştım. olmadı. konuşamadım. gözümün önünde iki yaz boyunca urla'nın çarşısında karşılaşıp durduk. bir kere olsun nasılsın diyemedim. olcak iş mi bu ama oldu.
sonra fiziken ve ruhen hastalandı, bakıma muhtaç kaldı. benim için sonrası da kalmadı. bir daha onu göremedim. sonrası haber bültenlerinde malum..
vefatından sonra çok uzun bir zaman geçti, şarkılarında onu dinlemeye başladım. sonra başka bir şey oldu. onu dinlerken birdenbire benimle öyle bir konuşmaya başladı ki..
ben artık parkta yatıyorum diye bi şarkısı var,meğer o sıra gerçekten de parkta yatıyormuş!o söylerken biz de dinlerken kendimizden geçiyoruz!tanju okan çok severim,tanju okan dendi mi kulak kesilirim,seveni de severim..çok erken gitti ya da ben daha uzun yıllar yaşasaydı diye düşünüp bencillk ederim de o istemezdi galiba..