Benim yaptığımdır. Büyük bir vakit kaybı olduğununda farkındayım ama düşünmeden edemiyorum.
Sanırım geçmişte daha mutlu olduğum içindir.
Yada eskileri özlediğim için. Samimiyeti, adabı, saygıyı, güveni, dostluğu. Yardımlaşmayı, dürüstlüğü v.s. şimdi bakıyorumda bunların hiçbiri yok.
Unuttuk böyle şeyleri, bahçeden izinsiz erik yiyip para ile not bırakan insanları alkışlamaya başladık.
Olması gereken hiçbirşey olması gerektiği gibi değil artık.
Biz düşünmesek geçmiş bizi bırakıyor mu sanıyorsunuz? Bazen gelir gelecek adına attığınız her adımda bir hayalet gibi geçmişteki silüetler karşınızda,gelecek adına verilen kararlarda geçmişteki pişmanlıklar. Anı yaşayalım dersiniz hiçbir şeye sıkılmasanız bile can bu biraz mazoşisttir illa bulur bir görüntü çıkarır karşına üzer yine.Anlayacağınız geçmişi kabullenin ama kafaya takmayın.
geçmeyen şeyler vardır belki de geçmesi istenmeyen şeyler. içimde ölen biri var ben defalarca veda ettiğimi yasını tuttuğumu düşünürken o her seferinde tekrar diriliyo sanki. eskiden içimde çığlıklar olurdu artık sessizliğe bıraktı kendini ne kadar bağırmak haykırmak istediysem bi zamanlar şimdi de o kadar susmak istiyorum. konuşmakla geçmeyen şeyler olduğunu anladığımdan beri susuyorum. depremler olurken beynimde ben sessizliğime sığınıyorum. acı bazı şeylerin gerçek olduğunu anımsatıyo belki de bundandır içimin acısının geçmesini istemeyişim. senin geçmeni istemiyorum demek ki yitmeni istemiyorum. içimde kopan fırtınaları bi tek sana anlatabilirim bi tek sen dinleyince anlam kazanır. belki diyorum o zaman özgür olurum acılarımın geçmesine izin veririrm azad ederim hepsini. ne garip dimi yarınımda göremediğim birini dünümde bırakamıyorum. başkasıyla bi gün çok mutlu olcam biliyorum ama bi daha birine naaıl inanacağımı nasıl seveceğimi duvarlarımı yıkacağımı bana yakın olmasına nasıl izin vereceğimi bilmiyorum. sana duyduğum güveni birine nasıl hissederim bilmiyorum. o kadar savunmasız kendimi nasıl birinin ellerine bırakırım bilmiyorum. gelsen ben seni affetsem artık özgür bıraksam seni de kendimi de olmaz mı benim için bu kadarını olsun yapamaz mısın?
Evet o benim! Bazı arkadaşlara göre aptalım bazılarına göre ise yaşamıyorum.
Modern Çağların insana en büyük kazığıdır surekli gelişim derdi. Ben bu hengameden geçmişe sığınıyorum. Geçmişteki detaylar beni mutlu ediyor. 40 yıllık Türk filmlerini izlemenin verdiği mutluluğu bana cep telefonu sağlamıyor.
Geçmişimin, geleceğim olduğunu düşünüyorum. Gelecek Muallak... beni mutlu edemeyebilir. Ama ben geçmişteki mutlu anları tekrar tekrar yaşayabiliyorum.
Yitirdiğin değerleri bulabiliyorsan sen de benim gibi, eski yeşilçam filmlerinde ararsın teselliyi. Yada kitaplara gömersin kendini. Bir cümle sana ne yapman gerektiğini hatırlatıverir hemen. Yine de takılı kalmazsın o meseleye. Hangi dert kalıcı ki geçmesin ? Hangi sıkıntı sona ermez ki --allah etmesin-- bitmeye mahkum değil ki sona ermesin ? Hepsi biter. Hepsi geçer. Bu da geçer. Ölümden öte köy yok. insan can derdine düştüğünde gözü ne mercedes görür ne miss internasyonal ne bilmem ne. Ya gözünü açar aklını başına toplar işine gücüne bakar. Yalan da olsa gerçekmişcesine bu dünyayı yaşar. Geçer gider gideceği yere. Yada çivili tabuta girince aklı başına gelir ama heyhat..! iş işten geçer zira son pişmanlık fayda etmez. Ey insanoğlu daha ne kadar kaçacaksın hakkın yolundan hakikatin eteğinden tutmayı ne zaman yapacaksın ? Kendi kendini kandırmayı bırak artık. Bak ömür dediğin göz açıp kapayıncaya kadar..! Anlamazsın geçer gider..!
Serkeşliği bırak. Kalk silkelen. Miskinliğinden kurtul. Kalk durma yürü..yürü ki alem ardınca yürüsün..yol belli iz belli. O sana verilen aklı saksı niyetine kullanmayı, tembelliğine bahaneler uydurmayı bırak artık. At binenin kılıç kuşananın. Meydan yiğidin..kalk..! Kalk yürü ki meydan yiğit görsün..
"bir adam devamlı geçmişten bahsediyorsa, o adam, yaşı farketmeksizin, yaşlanmıştır. bir adam devamlı gelecekten bahsediyorsa o adam da, yaşı farketmeksizin henüz gençtir."