Özellikle islamiyet öncesi Türk tarihi dönemlerinde yaşamayı çok isterdim.
Haricen de merak ve ilgi duyduğum birkaç dönem.
1. islâmiyet öncesi türk tarihi;
Asya Hun devleti / Mete han dönemi,
1. Köktürk devleti / istemi dönemi,
1. Köktürk devleti / mukan dönemi,
2. Köktürk devleti / bilge kağan dönemi..
14-15. Asır olabilir. Uluğ beyden ve Ali Kuşçudan Astronomi eğitimi, ibn Haldun'dan Toplumların mukayesesi ve Tarih felsefesi üzerine biraz konuşmak isterdim. ibn Batuta ile ise gezdiği memleketlere beraber gitmeyi veya seyahatnamesinde geçen ilginç hikayeler üzerine sohbet etmeyi isterdim. daha da yetişirse Ali şir nevai'nin enfes çağataycasından gazeller dinler. muhakemetül Lügateyn adlı eserinde Türkçenin üstünlüğünü birde müellifinin zatı kendinden dinlemek isterdim. Batıda ise o dönemde yaşamış ingiliz şair geoffrey chaucher'ın Canterbury Hikayelerini bilfiil dinlemek/görmek isterdim.
dünyanın sancılı dönemlerinden sadece bir dönemi söyledim ben ancak şunu asla unutmamak lazım dünyanın en yaşanılası dönemi bizler için bugündür.
Meydan savaşlarının boy gösterdiği bir dönemde, kendi aşık olduğum dava için veya her ne içinse aşık olmam yeter. ve o meydanda savaşmak kalkanımla zıhrımla atımla...
1881-1938 arasındaki dönemdir. aklıma ilk gelen her zaman bu zaman dilimi olmakta. çekilecek zorluk çok fazla olsa bile onu görmek mümkünse yakınlarında olabilmek her şeye değerdi.
arkasından ilk insanlar dönemi olabilir. ilk atalarımız neye benziyormuş ne yiyiyor ne içiyormuş ve en önemlisi tüm mevzunun ilk başı nasıldı bunun merakı var çok pis..
eskiden çocukken olsa gelecekte star trek gibi bi hayat yaşamak isterdim. ama şimdi soracak olursanız taş devrinde bi mağarada yada sümer medeniyetinin bile yeni yeni filizlendiği, dünyanın uçsuz bucaksız bir yer olduğu zamanlarda...
Teknolojik imkanların olabildiğince en az, tek televizyon kanalının ve açık hava sinemalarının,tek katlı evlerin, gecekonduların, komşuluğun olduğu, daha mesafeli ama bana daha sıcak gelen eski istanbul dönemlerinde yaşamayı çok isterdim.