aldığımız 70 lik viskiyi kafa yapmıyor sanıp hızlıca bitirdikten sonra bir anda çarpınca cin çarpmışa dönüp, alkol komasına girip her yere kusup ertesi sabah sarhoş olarak uyanmam ve eve erkenden gelen misafirlere (b*k varmış gibi)" hoşgeldiniz" diyeceğime "hoşbuldunuz" demem hamdolsun diyeceğime hamdullah demem, misafirlerin yanında durup durumu çaktırmamaya çalışmak için yaptığım her çaba ve konuşmada daha beter sıçıp saçmalamam ve misafirlerin yaptığım saçma tavırlardan rahatsız olup "oğlan hasta galiba" deyip erkenden gitmesi. sonuç olarak ağızla içmek önemli...
Bizim aralık ayları yıl sonu defter kapanışları olduğu için çok yoğun olur, 2013'ü 2014 e bağlayan yılbaşı işten erken kaçmıştım biryerlere takılırım düşüncesiyle. Herkes biryerlere gitmiş bütün mekanlar full eve gitmek zorunda kaldım. Bende aldım 1 şişe viski akşam 9 a doğru içmeye başladım, şişenin saat gece 12'yi görmeden bittiğini hatırlıyorum sonrası yok. sonra da sabah ezaninda bursa ulucaami avlusunda cemaatten birinin dürterek uyanmasiyla kendime geldim. Bünyeyi nasıl ziyan ettiysem o gün soğuk soğuk terledim hep ve devamlı kustum. O gün iyilesene kadar canim çıktı.
hiçbir şeyi hatırlayamayacak, eylemlerini kontrol edemeyecek kadar vahim bir hale gelmek mi; yoksa kişinin ulaştığı en vahim nokta mı?
asla o anlatılanlar gibi ne yaptığımı hatırlayamayacak, eylemlerimi kontrol edemeyecek noktaya gelmedim.
hatta bira zerre etki etmedi. sadece rakı içtiğimde her şeyin komik geldiğini bilirim. yanımdakiler de benim gibiydi. saçmasapan bir fıkra. ve arkasından kopan kahkahalar. bir de yürürken ayağımın yere bastığını hissedemem var tabi. uzayda yürüyorum hissi.
neyse o halde çıktık içtiğimiz yerden tanıdıklarla.
sonra binaya girdik, asansöre giriyorduk ki apartmanda oturan saçları olmayan bir abimiz koştu bize yetişti. neyse. sonra bastık kahkahayı. adam kel diye. ulan hala utanıyorum hatırladıkça.
sonra adam siz iyi eğlenmişsiniz diyerek hafif bozuk bir şekilde terk etmişti asansörü.
Bu hikayemiz durağan başlayip sonra hızlanan, içinde arkadaşın yardımıyla sarhoş bir şekilde sevgili ile konuşmak klasiklerinin yanında, daha da sarhoş arkadaşı sırtta taşımak, parkın 3 metre demirliklerinden o şekilde atlamaya çalışmak, elini yarmak, her tarafı kan göl götürmesi, o şekilde taksiye otostop çekmek, otobüse kaçak binmek ve en sonunda otogarın ortasında arkadaşın yüzüne ve yere kusarak önümüzdeki adamın şarap değil kan kusuyorum sanmasi, bizi hastaneye götürmeye kalkması ve bizim abi uçağa yetişeceğiz dememiz gibi saçma tepkiler mevcut. Şimdi hikâyemize geçiş yapabiliriz..
Çok yakın bir arkadaşımla (X) eskisehire 2 günlük bir kaçamak yapalım dedik. Gençlik, ergenlik. Neyse gezdik eğlendik içtik derken son gün ya, iyice sapıtmışız. Eskişehir de şelale park vardır bilen bilir. Gidelim bir manzara karşısında saraplarimizi kafamıza dikelim dedik. Öncesinde de icmemizin etkisi ile bizi gel sen bir çarp.. tabi dertlesmeler, ağlasmalar başladı.. arkadaş da hadi seninkini ara anlat buraları konuş senle geldik buralara kıskanıyor değer verdiğini göster ama götünü kaldırma o dengeyi kur ben erkeğim erkek ruhunu bilirim diye başlayınca gaza geldik aradık. Yanımızda başka yabancı bir arkadaş (Y) o da bana az boş değil, hem bir yandan sevgiliyi pohpohlama bir yandan götünü indirme derken zaten yanan beynimiz daha da bir yanmaya başladı. Deli gibi sarhoş edebiyatı yapıyorum. X, Y yi benden uzaklaştırıyor arada gelip şunu şunu de diyip gidiyor ama ben sanıyorum 10 dk konuştuk sabah ayılınca bir bakmışım 2 saat konuşmuşuz. O gece o şekilde rezil olmam yetmemiş gibi parkın kapanacağını bilmeden X le geceye kadar kalmışız. En son bir çıkalım dedik ama yok her yer kilitli, demirlikler 3 metre kalmışız, otobüs var yetişmemiz lazım. X kendinden geçmiş biz aşağıdan yukarı çıkmaya çalışıyoruz, daha düz yolda gidemiyor. Ben 50 kilo o en az 65 70. Valla alkol gücü mü denir mallık mi denir bilmem ben taşımaya başladım bunu aldım yükünü üstüme yürütüyorum. Derken bir yer bulduk artık dedik atlayacağız. O çıktı atladı ama kendini atıyor yerlere kafa güzel. Ben de çıktım attım kendimi koşa koşa ana caddeye çıktık. Ya zaten gerizekaliyiz otobüs kartı yok otostopla döncez diye çıkmışız oraya sen niye böyle içersin? Başladık otostop çekmeye bir taksi durdu abi dedik yanlış oldu biz öyle durdurmadık. Dedi olsun ben alayım seni. Baktık bir birbirimize ama o an dıştan mi konuştuk yoksa telepatiyi mi geliştirdik bilmiyorum kendi aramızda hangimiz daha iyi konuşabilir kim öne geçsin tartıştıktan sonra X i öne geçirmeye karar verdik. X kendinden emin araba muhabbetinden girdi abi bu kaç yakıyor diye. Bende çantama bakıyorum çantam kan revan icinde. Noluyor ya şarap mi bu ne bu derken elime bir baktım elim yok. Şaka şaka o kadar da değil demirlikten atlarken takistirmisim parmak derinlemesine yarılmış ve o raddeye kadar acısını hissetmemisim bile üstümde kan olmuş. Adam görse birini öldürdük kaçıyoruz sanacak abi otogara yetişmemiz lazım abi acil.. Derken bizi merkezde indirdi ama otogara otobüsle gitmemiz lazım bizde kart yok. Dedik en kötü ne olabilir. Bindik otobüse ben geçtim arkaya X de sanki kartin içinde para varmış gibi kartı basmaya çalışıyor. O bakiye yok sesi biz ve bizim dışımızda sadece bir yolcunun daha olduğu otobüste içler acısı ötüyor.. şoför dedi yok mu başka kart git arkadaşına sor. X de tamam abi dedi geldi yanıma. Dedi kart ver. Ikimiz de birbirimizin gözleri içine bakıyoruz o çaresizlik bütün eskişehire çöktü siz anlayın. Olmayan kartı belki çıkar ümidi ile çantamda aramaya başladık. Arada allah allah nerde bu kart efektleri veriyoruz şoför dikiz aynasından bizi kesiyor. O sırada bizim dışımızdaki yolcu kartınız yok galiba alın ben vereyim dedi. Dedik abi yasa. Aldık kartı bastık indik otobüsten otogara geldik. Ama bu koşuşturmanın ardından oturmamizla benim X in üstüne, yerlere kusmam bir oldu. Her yer şarap. Karşıdaki adam şok. X e kan mı kustu o diyor, bana ıyi misin sen diyor hastaneye götürmeye çalışıyor.. X de yok abi iyiyiz biraz hasta o biz uçağı kacircaz dedi. Uçak?! Evet, adam o an şarap olduğunu anlamıştır zaten. Ben ise o kafa ile oturdum yeri temizlemeye çalışıyorum. Göl gibi yeri küçük bir peçete ile almaya çalışıyorum. Neyse ben yeri temizledim, X üstünü.. Otobüsümüz 1 saat gecikme yapmış dedik bizi arayın haber verin gelince. Uyumaya başladık. Ben bir gözümü açtım 1 saat olmuş allah allah aramadılar da napsak hadi bir hava alalım X kalk dedim. Kalktık dışarı bir çıktık bizim otobüs, herkes oturuyor gidecek. Emin de olamıyoruz lan hayal mi acaba aramadılar ama.. koştur koştur yetiştik ben kusmusum açılmışım X hala beter, attım onu da otobüse bu arada unutmadan el hala kanıyor.. sızmış kalmışız gözümüzü 5-6 saatlik yol sonunda açtık.
O kadar fazla ki en güzeli sevdiğim ile ( o zaman sevdiğimdi, hala seviyor olabilirim ama imkansiz neyse) rakı içiyorduk ben onun kuzeni benim 2 arkadaşım tabi ikimizde trakyalıyız roman duyunca dayanamadik kalktık bir güzel şaşkın bakışlarda oynadık güldük sarıldık sonra bizim gittigimiz bir yer vardı mendirek oraya gittik tabi icmeye devam ediyoruz 1 100 luk icmisiz ama kesmiyor bira iciyoruz bi duvarin uzerinden inmeye calisirken bu herkül sanan kendini çocuk sırtına almaya çalıştı tabi dubaların üzerindeyiz ayaklarımı havada hissettim yalan yok ama bir uçuşumuz var bir de arabaya çarpıp düşmemiz yaklaşık 2-2,5 metreden aşağı uçtuk sonuc bacağım zedelendi yerde gülme krizine girdik arkadaslar kaldirdi ama o uçuşumuzu asla unutamam.
Tabi ben bir 5 sene fazla alkol tükettim o sırada yilbasinda 2-3 saat sokakta uyuya kalmisligimda var, mekanlara bagirarak girmelerimde , komalarimda , mekan basmalarimizda , sahneye firlamalarimda hahaha daha neler neler .
geçen hafta gece 3 sularında Şirinevler'den metrobüse binip Zincirlikuyu'da inmeyi planlarken aldığım alköl sonucunda fikirtepe'de buluverdim kendimi. dönüş için tekrar metrobüs bekledim fakat onda da uyuyakalıp Çağlayan'da iniverdim. dedim sahte rakı mı içtim acep nedir bu haller hadi açıl yeter... *
barda çalıştığım dönemler... aylardan ağustos ayı, barda içtiğimiz yetmiyormuş gibi arkadaşlarla eskihisar sahilinde demlenip gece saat 2 gibi eve geldim. kafa bi milyon. hava aşırı sıcak olduğundan bahçede bulunan hamağa yatasım geldi.
hamağa bi çıktım kütt yerdeyim. vay anasını deyip yine çıktım küt yine yerdeyim. bir türlü çıkamıyorum hamağa. tepe taklak göt üstü düşüyorum hep. üstümü başımı silip yeniden denedim küt yerdeyim. senin hamak kere hamına koyayım derken, balkonda sigara içen abimin kahkaha sesini duydum. bağırıyor '' muhaha lan mal geri geri otur, bu sefer başaracaksın'' diyor. sigarasını yakmış izliyo beni göt.
derin derin nefes alıp arkam dönük bi şekilde iki elimle hamağı tuttum. bu şekil mi lan dedim. yav he he dedi. hala pis pis sırıtıyor ibne. ya allah bismillah deyip bi oturdum.
vay anasını oluyormuş. aga eyvallah sana bi can borcum var deyip ayaklarımı hamağa çekerken hoopp küt yine yerdeyim. sürekli yerdeyim amk . abimin kahkahasına bu sefer ev halkı çıktı. anam dedi '' kukla oğlum napıyon'' dedi. abim güle güle '' hamağa çıkamıyor salak '' dedi. anam kızıyor ''içtin mi yoksa'' diye.
yahu ne içmesi, istesem çıkarım, sadece abimle dalga geçiyorum, aha bak iyi izle dedim.
hamağı tutup usulca sağ ayağımı attım
küt yine yerdeyim.
lan ağlıyacağım nerdeyse. açın kapıyı evde yatcam diye üstümü silkeleye silkeleye eve çıktım. bizimkiler yarılıyor gülerken. abim kapıyı açınca sıfatına bakmadan yukarı çıkıp yattım.
sabah bi kalmışım yerdeyim.
böle.
Dün fasıla gittik arkadaş grubuyla. Gelsin şişeler gitsin şişeler kafalar güzel, orkestraya Ayhan aşan-Leyla parçasını istedim, adamlar da gel sen söyle dediler. Ulan hangi cesaret sen kalk, şarkı söyle amk. Bir de masaların arasında falan geziyorum, inişlerde çıkışlarda orkestraya işaret yapıyorum. Bir de videoya almışlar az önce yolladılar açarken kalp KRizi geçirecektim. Ulan allahtan kötü söylememişiz Ahahahaha.
önce güldüm başlığa sarhoşluk anısı ne ya diye. sonra anlatmaya karar verdim.
ilk kez arkadaşlarımla dışarıda alkol aldığım zaman hepsine çok sinirlenmiştim. yani dünyadaki bütün insanlara. sebebi de gök yüzündeki yıldızları çaldıklarını zannetmemdi. kimi görsem yoldan çıkmış bir sinirle fransızca "yıldızlar gökyüzünde mi?" diye soruyordum. oui, ja ya da sure diye cevap veren kimseye de inanmayıp yıldızlar yok diye önce üzülüp sonra kim aldı diye insanların üzerini aradım - aramışım.
bilenler bilir uzun harley davidson botlar vardır arkadaş pantolonu onun içine soktu. sokmasına pek bişey demedim ama karşı komşunun küçük çocuğunun bisikletini alıp merdivenlerden aşağıya hayalet sürücü modunda yardırmasına müdahale etmesem olmazdı.