filme gitmeden önce senaryoyu okuyup beğendiğim ama sonra başrolde kenan imirzalıoğlu'nu görünce gitmekte bir tereddüt yaşadığım film. nitekim gittiğime pişman olmadım gayet başarılı bir filmdi. ha eksiği yok muydu? evet vardı ama filmi eleştirirken her türlü değinmek lazım.
bir kere cansu dere henüz daha sinema oyuncusu olacak kadar büyümemiş. tamam dizide oynuyor ve hiç fena da rol kesmiyor orda. ama burası sinema, burası farklı! yılların tiyatrocuları tv dizilerinde oynayıp sinemaya cesaret edemiyorlar. demek ki var sinema sahnesinde bir keramet ve rol cansu dere'ye şöyle bi 10-15 gömlek büyük gelmiş.
kenan imirzalıoğlu ise tek kelimeyle inanılmazdı. bence kariyerinin şu ana kadar ki en iyi performansıydı bu film. biraz da karakter üzerine oturmuş tabi, boylu poslu, fiziksel özelliklerinden yararlanabileceği bir karakterle iyi de iş çıkartmış.
oyunculara genel olarak bakarsak çok fazla sırıtan bir şey olduğunu söylemem pek mümkün değil. son zamanlarda göze batan iki filmden biri olduğunu söylemek çok rahatlıkla mümkün.**
ancaaaak alican yücesoy'un o makyajı neydi öyle ben anlamadım. hani tamam yapmışınız, eh hani andırıyor ama çok daha iyi yapılabilirdi biliyorum. bir de böyle yüzünde atatürk'ün kararlı karakterinin aksine hüzünlü, dokunsalar ağlayacakmış gibi duran bir ifade vardı. ancak yandım ali'yle karşı karşıya geldikleri sahne çok etkileyiciydi onu da eklemeden geçmeyelim.
çok güzel bir sinema filmi olmuş. duygusal, vatanin nasil kurtarildigini bizlere hatirlatan sahneleri ile bir basyapit olmaya aday. emegi gecen herkese çok teşekkürler...
son yıllarda izlediğim belki de en iyi türk yapımı.senaryosu ve kurgusu mükemmele yakın fakat oyuncu kadrosunda cansu dere biraz sırıtmış gibi.kenan imirzalıoğlu role çok iyi oturmuş,ayrıca çekim alanları ve insan profilleri beklenenden iyi derecede.gidilip görülesi filmlerden,şu anda vizyondaki en iyi yapım.*
mustafa kemal rolünü oynayan oyuncunun bazı sahnelerde alt dudağının altındaki sakalı neden kesmediğini anlayamadım film. zira o dönemde, günümüzde bile 'zibidi sakalı' olarak adlandırılabilecek bir sakalın hele ki atatürk tarafından bırakılabileceğini hiç sanmıyorum.
filmde yandım ali bir nebze kaybedilen savaşın intikamını almış , itilaf devletlerinden olan ülkelerin kızlarına film boyunca kaymıştır. bence adı son playboy yak beni ali olsa daha bir güzel olurmuş.
Genellikle yapılagelen kendi filmlerimizi beğenmeme alışkanlığını gösterdiğimiz film.
Özellikle de içersinde milliyetçi öğeler bulunuyorsa yapılan eleştirilere birde "milliyetçi duyguları kaşıma, şovenizm.." ekleniyor. Matrix' i izliyoruz Neo kardeşim tek başına neler yapıyor uçuyor, kaçıyor, havada kaçanı yakalıyor falan.. daha eskilere gelelim Rambo dayım maşallahı var tek başına bir orduyu çökertiyor. Yok ama öle demeyin Rambo varoluşsal kaygılara yönelik, psikolojik yönü ağır basan, sorgulayan, sorgulatan bir filmdir dimi? Değildir tabi ki çünkü Rambo aksiyon filmidir böyle bir kaygısı yoktur. Yandım Ali de aksiyon filmidir bu nedenle filmde de kaygılara yönelmesi ve psikolojik yönü ağır basması aranmaz. Birazda filmi senaryosundan yola çıkarak değerlendirelim lütfen. Film çizgi romandan uyarlanmış diye duydum. Amerikan sinemasında da bu tür çizgi romandan film yapılmış bir çok film var ama bu filmlere gelince çizgi roman mantığıyla yapılmıştır denilir neyazıkki türk filmlerinin böle bir şansı yoktur türk sinemasında böle bir durum olamaz türk sinemasında çizgi romandan uyarlama olamaz dimi? Olsa da böle olmaz ne öle milli duyguları kaşıma falan(!).
ali ile eski spor hocası arasındaki rekabetin son derece gereksiz olduğu ayrıca cansu dere'nin film boyunca ali'nin gözlerini manasız manasız bakmatan başka hiçbir işlevi olmadığı ama bu olumsuz yönlerini çekimlerinin güzelliğiyle ve kenan imirzalıoğlu'nun film boyunca yardırmasıyla kapatan eser
--spoiler--
bir de filmde malikanenin patladığı sahne vardır ki ardından cansu dere arabadaki kafa sallayan süs köpekleri gibi kafa sallamaktadır. çok ilginçdir , ayrıca o kadar güzel bir kız fransız boks hocasının sevgilisi veya rus kız (nadya) varken gidip cansu dereye aşık olması filmin bokunun çıktığı andır ve filmde bir sahnede bilekliğindeki metalik ali yazısı ile adam öldürmesi de cidden değişik bir karedir.
ayrıca filmde savaşa bağlamak için bir kaç kez makyaj ile atatürk'e benzetilmiş 88'li bir çocuk görülmüştür , filmde sadece bir sahnede savaşla alakalıdır, gerisi yandım ali'nin apaçiliğini anlatmaktadır. daha ortada kiev orospu nasihatlarının n'si yokken adam emirganda , sıradan fransız , rus... allah ne verdiyse.
dallas gibi , kimin kimi götürdüğü belli değil ...
--spoiler--
filmde yandım ali'nin amacı filmin sonuna kadar bütün işleri halledip sevgilisiyle viyana'ya kaçmaktır. ama vatan borcu bir türlü bitmemektedir. yandım ali kurtuluş savaşından sonra sizce viyana'ya gitmiş midir? hayır yine kalmıştır vatanda. çünkü yapılacak işler hiç bitmemektedir. işte şimdi bile yandım alilerin görevleri bitmemektedir. mesela ben. vatana borcumu ödedikten sonra bi amerika'da yaşama hevesim yok değil. ohh kebap. ama dur bir dakika. en önce iyi bir öğrenci olmalıyım, sonra mezun olup askerliğimi yapmalıyım, sonra iyi bir işte devletime milletime en hayılı insan olma yolunda ilerlemeliyim. daha sonra elbette evleneceğim, iyi bir koca olmalıyım. sonra elbette çocuklarım olacak, çocuklarıma iyi bir gelecek hazırlayıp onlarıda vatana millete hayırlı insanlar olarak yetiştirmeliyim. daha çok çalışmalıyım be yandım ali daha çok çalışmalıyım. belki 125 yaşımdayken milletime vereceğim herşeyimi verdikten sonra amerikada yaşama kararı alıp uçağa binebilirim. ama aslında o zaman bile benim için memlekete hayırım bitmemiştir. ölüp cesedimin toprağa karışıp gübreye dönüşmesini sağlamaktır.
film her ne kadar hiç işlenmemiş bir dönemi, konuyu ve kimseleri işlemesi bakımından özelse ve güzelse bile, oyunculuk, kurgu ve etkileyicilik bakımından kanımca sınıfta kalmıştır. nedenlerine gelince:
1. mustafa kemal 'i hiçbir karizmaya sahip olmayan bir genç canlandırmış ve özellikle m.kemal 'in, ali 'yle konuşmasında son derece yapmacık bir durum ortaya çıkmıştır. öyle ki duruşu son derece kötü olan alican yücesoy, kenan imirzalioğlu 'ya çocuk diyebilecek bir duruşa, karizmaya ve büyüklüğe sahip değildir. yandım ali çünkü duruşuyla daha karizmatiktir filmde. ancak şunu da belirtelim yiğidi öldür hakkını yeme tip olarak atatürk 'e en çok benzeyen kişi olmuştur alican yücesoy.
2. filmde tarkan ve kara murat filmlerinden geri kalmayan saçmalıklar söz konusudur. yandım ali o kadar tehlikede bir türlü ölmemiştir ve dikkat ederseniz bu son derece saçmadır.
3. sondan bir önceki sahnede osman bey, hem ali 'yi öldürmek isteyen, hem de kurtarmak isteyen bir adam olmuştur. madem zorla seçtin bu yolu,ingilizlerden yana oldun ve ölmeden önce ingilizlere bombayı attın ölüme ramak kalmışken, peki beş dakika öncesinden niye ali 'yi vurmaya kalkıyorsun ki?
bunun dışında da var tabi sınıfta kalma nedenleri ama genel olarak kötü bir filmdir diyebilirim ben bu film için...
herkesin şikayet ettiği konular aynı gibi filmle ilgili. Mustafa Kemal ' i oynayan Alican Yücesoy gayette benzemiştir ancak donuk ve umutsuz bakışları derinden yaralamıştır izleyiciyi. ama o dudağın altındaki sakal mevzusunu da acaba seyirci dikkat edecek mi acaba düşüncesinden yola çıkarak bilerek mi yaptılar diye düşünmeden edemedim. böyle bir filmde böyle bir karakter kullanıcaksın ve bu ayrıntıyı gzden kaçıracaksın olacak şey değil
her şey kenara bu film sırf osmanlı tokadı için izlenmelidir.
ilk sahnelerde cambaz a attığı tokat: ki bu tokat ile cambaz 10 metre falan uçmuş, uzun süre kendine gelememiştir.
ve de en unutulmayanı, fransız komisere attığı tokatlardır. bir eliyle kızımızı tutan yandım ali diğer eliyle yukarıdan aşağıya doğru öyle bir kapatmıitır ki komiser e, zaten yerde bulunan komiser yerin dibine girmiştir.
hoş filmdir, eğlencelidir, zaman geçirmek için tercih sebebi olabilir.
düşünce güzel, vuruş kötü diye nitelendirdiğim filmlerdendir.
ana hikayenin güzelliğine karşın oyunculuk ve efektlerin bayağılığı göze çarpmıştır.
cansu dere nin samimiyetsiz oyunundan mı yoksa zamanın şartlarına göre abartılı denecek kadar ütülü kıyafet görmektenmidir filme kendimii kaptıramadım.
cansu dere nin put gibi tapılası bir öğe gibi kıpırdamadan durması, her durumda sütten kesilmiş bebek gibi masum triplerden çıkamaması çok kötü durmuş. bir insan sadece güzel diye bir filmde oynatılamaz. atatürk ü canlandıran şahsa biraz daha allık sürselermiş sarılık gibi görünecekmiş, bu da gözden kaçmayan bir detay. bunun dışında kenan imirzalioğlu rolünün hakkını vermiş hatta o olmasaymış o filmde olmazmış bence. bu filme 10 üzerinden 6 veriyorum.**
türk sinemasının son dönemde yaptığı iyi filmlerden biri. tek rahatsız eden görüntü boğazdaki düşman gemilerinin aynen çizgi romandaki gibi gözükmesi. zaten çizgi romandan uyarlanan bir film olduğu için bu konu gözardı edilebilir.Sıkılmadan izlenebiliyor. Son zamanlardaki sıkıcı amerikan filmlerinden iyi olduğu kesin. Oyuncu seçimleri cansu dere ,yandım ali nin kumandanını oynayan oyuncu ve kelle karakterini oynayan oyuncu dışında gayet iyi. kenan imirzalioğlu çok başarılı, filmde onu döven ingiliz askerini oynayan oyuncu da dikkat çekiyor. mustafa kemal i oynayan oyuncu başarılı ama bakışları daha kararlı olabilirdi. sanki güvensiz bakıyor. atanın bakışları öyle değildir eminim.
mustafa kemal karaterini canlandiran oyuncunun mükemmel bir seçim olduğu film. mustafa kemalin bakışlarındaki hafif kayma dahil her şeyiyle muhteşem bir benzerlik yaratılmış.
neden cansu dere diye sorduğum filmdir. misal özgü namal, misal dolunay soysert misal özge özberk cansu dereye kadar daha bir sürü "oyuncu" varken neden rol yapamayan, duygusuz ve donuk bakışlı cansu dere oynamıştır bu filmde hala anlayabilmiş değilim.
son dönemde izlediğim en iyi türk filmlerinden biri. seri haline dönüştürlmemesi bende büyük hata olur. kenan imirzalıoğlu artık rüştünü ispat etmiştir bu filmle birlikte ayrıca başarılı efektler, renklendirme ve düşmeyen tempo hakikaten türk sinemasının geleceği için umut veicidir. demek ki istenilince olabiliyormuş.
--spoiler--
atatürk ile yandım ali'nin karşılaştığı sahne filmin coşku verici sahnelerinden birisidir. atatürk'ü canlandıran oyuncu hakikaten bu sahnede rolün hakkını vermiştir.
--spoiler--
(bkz: aferin çocuk)
ingilizceye "the last ottoman knockout Ali" diyerek çevrilmiş,izleyende milliyetçilik duygularını kabartan türk sinemasının yol kattedigini gösteren filmlerden.