bunu isteyen sahte solcuların, saplantılı, gerçekle bağını koparmış islamcıların da götüne girecektir. özgürlükçülük diye askere saldıranlar solcular, 'türbanlı bacılar' bu ülkede yaşayabilmesinin nedeninin onlar olduğuna anlamadı. hepinizin beynini sikeyim.
Türkiye Askeri DARBE anayasası ile yönetiliyor yıllardır. Ve bunun korunması gerektiğini söyleyen bir ingiliz gazetesi oluyor. "Aksi halde Türkiye Ortadoğu'da tehlikeli bir devlet olacak" diye yazıyor altına da... Evet tehlikeli olacağız. Çünkü bu ülkede sivil Anayasa yapılırsa, Ortadoğu'da Türkler daha çok çıkacak karşılarına.
Bu nedenle ingilizler'in ASKERi DARBE ANAYASASI'na sahip çıkmasını anlıyorum. Adamlar ülkelerini çıkarları için bunu yapıyorlar. Ödleri patlıyor sandıktan Anayasa'yı değiştirecek Oy oranı çıkacak diye. Onun içindir aylardır içimizdeki iTTiFAKLARA müthiş destek veriyorlar Londra'dan. HDP aşkıyla yananlar kervanına katılıyorlar sayfalarında.
Bu ülkeyi yıllarca uzaktan kumandayla yönettiler. Hatta içimize kadar girip neredeyse DEVLET oldular.
Bu ülkede "israil aşkına" darbeler yaptığını söyleyen general gördük. O dönemlerde israil gizli servisi en muhafazakar illerimizden birinde OFiS açıyordu. O ofisten EL-Kaide'ye adam taşınıyordu bir çok insanımız kandırılarak.
Bu oyunları deşifre eden, MOSSAD AJANI yakalayan Türk istihbaratçılar da dünyanın bir ucuna SÜRG ÜNE gönderiliyordu.
Allah'a şükür o SÜRGÜN günleri bitti artık. Üstelik işi daha da büyüttük. ingiliz ajanını da DHKP-C hücre evinde toplantı yaparken yakalıyoruz.
ingiliz valisinin yönettiği Kanada aracılığı ile Büyük Britanya imparatorluğu'na çalışan AJANLARA, IŞiD'e militan gönderirken de suçüstü yapıyoruz. O yakalanan Kanadalı Ajan için kem küm ettiler. "Vallahi ajanımız değil, sıradan bir vatandaş" diye geri istemeye geldi Kanadalılar.
Önlerine bir Kanadalı Ajan daha koyduk "Şeyy" diyerek ve boyun bükerek gittiler.
YENi TÜRKiYE'den o kadar rahatsız ki birileri, bugüne kadar görmediğimiz sayıda ajan doldurdular her yeri. Bu ülkeyi geri istiyorlar. Sadece Hatay sınırımızda Mültecilere yardım ayağına tam 176 yabancı yardım örgütü gizli ajandayla ofis açmış durumda. Bunların sadece 30'u kayıtlı kurum, diğerlerinin ne idüğü belirsiz.
IŞiD çok önemli adamlar için. Suriye'de iç savaşı DiRi tutuyor, Irak'ta nereye gönderirlerse oraya gidiyor. ÜST AKIL Esad'ı da tutuyor makamında. iran da nasılsa hem Esad'ın yanında, hem Yemen'de ve Irak'ta Bağdat hükümetinin yanında savaşıyor.
Bu savaşa sokamadıkları bir YENi TÜRKiYE kaldı.
Biz de girsek tam istedikleri gibi olacak. Paramparça olmuş, birbirini yiyen Ortadoğu ülkelerine döneceğiz. Bizi iran'la bile savaştırmayı hayal ediyorlar. Böylece parçalanmış Türkiye üzerinden PASiFiK'e inecek WASHiNGTON Baronları. Her yolu deniyorlar doğal olarak.
Seçim önemli bir silah onlar için.
Tek engel Erdoğan'ı aşmaları lazım. Onun için Paralel'e MiT TIRLARI üzerinde fotoğraf çektirip, solcu gazeteye yayınlattırıp, muhalefeti ayağa kaldırarak oyuna dahil ediyorlar.
Bizim zavallıların Suriye'de tam 30 BiN Bayır Bucak Türkmeni ŞEHiT olmuş umurlarında değil.
Onların Türkiye'den gelecek TIR'lara ihtiyacı varmış-yokmuş hiç önemli değil. Her yer yabancı Ajan kaynıyor ama yerli gönüllü ajanlar da pek az değil ülkedemizde.
Onun için Erdoğan'a tıpkı Menderes'e yaptıkları gibi akla hayale gelmeyecek iftiralarla saldırıyorlar.
Son gelinen noktada Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde ALTIN klozetler varmış. Öyle dedirtiyorlar ana muhalefet liderine. Halbuki yıllar önce Kocaeli Valisi Ercan Topaca için "Altın kaplama klozet kullanıyor" diye manşet atmışlardı. Olay mahkemeye taşındı, o altın kaplama denilen klozetler nalburdan herkesin alabileceği sıradan bir malzeme olarak çıktı BiLiRKiŞi raporlarında.
Altın'ın "A"sı yoktu ortada.
Aynı Vali şimdi Hatay'da görev yapıyor, geçtiğimiz günlerde Kocaeli'ne mitinge geldi diye yine "Altın Klozetli Vali" diye iFTiRAYLA saldırdılar. Hem de paralele dönen aynı Solcu gazeteyle...
Tutturamadılar ve aynı ÇiRKiN YALANI bu defa Cumhurbaşkanlığı Külliyesi için kullanma acziyetine düştüler.
Unutmayın... Menderes'e alınan MEKTUP AÇACAĞI için "Sevgilisine manikür için devlet parası ile CIMBIZ aldı" manşetleri attı bu zihniyet!
Bekir Hazar
Takvim
benim istediğim islam anayasası (kuran anayasası), ama en azından sivil anayasa şimdikinden iyidir.
ülkenin en çok ihtiyaç duyduğu şeydir. ak parti iktidarı her ne kadar sivilleştirmeye çalışsa da köklü değişiklik için sistemin değişmesi, başkanlık sisteminin gelmesi gerekir.
darbe anayasaları ile resmen cehennemi yaşayan yurdum insanı, 2010 referandumunda ak partiye yetki vererek sivil anayasa istiyoruz dediler. muhalefetin bütün darbe anayasası savunuculuğuna rağmen, ak parti halkı için doğru bildiği yoldan şaşmadı. anayasanın birçok maddesi değişti, değişiyor. tamamen sivil bir anayasanın ise bu yönetim şekliyle gelemeyeceği çok açık.
allahın izniyle 400 vekil alıp, anayasayı tamamen değiştirecek duruma geldiğimizde, ülkemiz başkablık sistemiyle tanışacak ve gerçek sivil anayasa nasıl olurmuş görecek.
Sırf türklük kavramı, millet bilinci bazılarına batıyor diye şu an ki mevcut düZenlemeyi değiştirmeyi amaÇlayan plandır. 61 ay sı da sivildi sonra 80 e kadar olanlar malum.
Danıştay saldırısının aynı gününde "siyasete kan bulaştı, tekbir getirerek ateş etti, halkı ikiye böldüler vs." gibi açıklamalarıyla milleti birbirine boğdurmaya çalışan devlet büyükleri geldi geçti başımızdan sen kime neyi anlatıyorsun?
27 Mayıs, 12 Mart, 28 Şubat darbelerini övüp 12 Eylül darbesine küfredenlere sen demokrasiden mi bahsediyorsun?
Anayasa değişikliği sadece özel durumlarda (darbe olunca) olur diyen bir adam var anamuhalefetin başında sen bunlarla mı mutabakat kuracaksın?
Balyoz planı gün yüzüne çıkınca "savunduğum herşeyi sorgularım, dünyam yıkılır" diyen bir parti liderinin, bu planın doğruluğunun kesinleşmesi üzerine darbeci paşaları savunmasının haklı nedenlere bağlamaya çalışanlara sen ne anlatıyorsun?
60 yıldır demokratik seçimlerle iktidar olamamış, silahla başa geçmiş bir düşünceye sen insanlıktan mı bahsediyorsun?
27 Mayıs darbesini yapanların 12 Eylül'de mağdur olmasını rastlantıdan ibaret görenler için boşuna zamanını mı harcıyorsun?
Cumhurbaşkanlığı seçiminde bir komutanın tehditleriyle meclise girmeyen Erkan Mumcu'nun şuanki halini hatırlatarak objektif olacaklarını mı sanıyorsun?
Zamanında Turgut Özal'a aynı baskıları yapanların şimdi onu rahmetle andıklarını görürken bu tepkileri ciddiye mi alıyorsun?
Bu ülkenin yükselme tarihinde bunlardan hangisinin adı var?
Cumhurbaşkanlığına, Yargıya, Orduya, Emniyete "Kale" gözüyle bakan bu insanların sivil bir anayasayı hoşgöreceklerine mi inanıyorsun?
aman erdoğan sen akıllı adamsın Türk milletini az çok bilirsin deveye diken yaranır onu da bilirsin.
Zamanında bizlerden silah zoruyla aldıkları haklarımızı toplum olarak oy hakkımızla alacağız. Hangi siyasi partiden olursa olsun kim yaparsa yapsın eğer benim özgürlüğümü anayasayal güvence altına alıyorsa destek veririm.
Tabi gönül ister ki bir anayasaya bile ihtiyacımız olmasın... ingilitere'de 1000 yıl önce Kral ve insanlar arasında "Magna Carta" diye bir sözleşme imzalanmış ve hala o geçerli. ingilitere'de anayasa yok, kanunlar var.
Biz başımıza ille de bir çoban arar dururuz... Sonra da bireysellikten, kadın haklarından falan bahsederiz... Önce birey olalım demeyiz.
rusların, afganistanda yenilmesinden sonra siyasal islam hareketi ivme kazandı. hasan al banna'nın kurduğu müslüman biraderlik harekati bu zamandan sonra iyice palazlandı, en güzel örneği şu an ülkemizde iktidar partisi.
'gibi' yapmak en büyük silahları. ab üyeliğine talepkar olduğumuz süreçte en muhteşem örneğini yaşamıştık halk olarak. türk silahlı kuvvetli suclu, sivil toplum örgütleri işlevsiz, yargı kısmen baskı altında vs...
ılımlı islam niteliğinin 'islamlaştırma' haline dönüştürülmesi ve iyi müslümanlardan oluşan ümmet yaratılabilmesi icin illaki anayasa değişkiliğine ihtiyac duymakta ve 'amaca ulaşmak icin her yol mübahtır' ilkesini arkasına alarak darbeci ordu, cuntaci ordu feryatlarıyla kısa yollar oluşturmaya calışacaktır fıtratları gereği.
işte referandumlu anayasa bunun icin son derece önem taşımaktadır iktidar icin. yollarına cıkan, cumhuriyeti korumakla görevli ordu ve cumhuriyetcilere de saldırılar da haliyle sürecek.
yoksa, anayasa değiştirilmeden islam devleti kurulamaz ki..
türkiye'de şu şartlar altında oluşturulması zor anayasadır. şu anda oluşturulan görünüşte sivil asılda amerikan askerlerinin anayasasıdır!
sivil anayasa oluşturabilmek için öncelikle konusunda uzman hukuk adamlarını seçerek akil adamlar kurulu oluşturulmalı ve bu kurulun yanına da ülkedeki tüm siyasi partilerin * temsilcilerinin oluşturduğu bir kurul verilmeli ve yapılan tüm çalışmalar objektif olarak günü gününe halka duyurulmalıdır.
genç siviller ve kendini sivil hissedenlerin özlemle beklediği.. bu konuda genç siviller oalrak göstere göstere hayır başlıklı bir referandum kampanyası başlatılmıştır.. bu kapsamda istanbul ve diğer illerde anayasa tamir atölyeleri, forumlar düzenlenecektir.. ve son olarak da 7 kasım günü referandum yapılacaktır.. ilgilenenlere duyurulur.. **
82 Anayasasının hazırlanış döneminde görüldüğü üzere, üniversiteler gibi özgür düşüncenin ve demokratik algılayışın hakim olması gerektiği bilinen yerlerle olan ilişkisi sadece bu ortamlarda ders vermek olabilen, darbe ortamında halkın iradesine ipotek koyan askere, -ne kadar kaldıysa- kalan legal ortamda tepki koymak bir tarafa, payanda olan kişilerin; askerden aldığı direktifler doğrultusunda artık geçmişte kalmış faşist devletlerin hukuk sistemlerinden de kopya çekerek oluşturduğu militan anayasaların tam karşıtı olan anayasadır sivil anayasa.
sivillerin yaptigi anayasa. bunun daha demokratik, askerlerin yaptigi anayasanin ise daha baskici oldugunu dimaglara yerlestirmek icin bu tabiri kullaniyorlar sanirsam. buna referans olarak da 1971 ve 80 darbelerini gosteriyorlar. oysa ki gercek oyle midir ?
85 yillik cumhuriyet tarihi bize gostermistir ki askerlerin yaptigi her anayasa baskici olmadigi gibi sivillerin yaptigi her anayasa da demokratik degildir. en basitinden cumhuriyeti kim kurdu ? askerler. ve ayni askerler tarafindan hazirlanan 1924 anayasasi demokratik parlamenter rejimi getirdi. bundan daha demokratik nasil olunabilir ? isteselerdi buz gibi de ulkeyi cunta rejimi ile edebilirlerdi. *
cumhuriyet tarihinin en demokratik anayasasi olarak kabul edilen 1961 anayasasi da askeri darbe neticesinde hazirlandi. hatta kanimca bu anayasa olmasi gerekenden daha cok demokratikti.
velhasilkelam zaten bu demokrasi kusunun yenecek bir gidim eti yoktur. simdi de bu sivil anayasa teraneleri ile bu kusu yozlasmis bir sekilde yutturmaya calisiyorlar. amaclari yozlasmis bir demokrasi anlayisi ile disa bagimli bir turkiye yaratmak ve etnik boluculugu pispislamaktir.
adlandırılış şekli yüzünden yanlış algılarla algılanan anayasadır.zira sivil anayasa deyimi sivil toplum kuruluşlarının ya da sivillerin yaptığı anayasa olmaktan çok uygar ve medeni dünyanın gerekliliklerini yansıtmak iddiasını taşıdığı için kullanılmaktadır.
ha birde "kardeşim her seçim kazanan anayasa mı yapmalı" diyen bonuslar var bir de.e efendim alışmışlar anayasaların kışlalarda, darbe ortamlarında yazılmasına. halkın seçtiklerinin anayasa yazmaya çalışması garip geliyor haliyle.
başbakanımızın "sivil" kelimesini "akp" gibi algıladığı sürece ya gerleşemeyecek, gerçekleşirsede sonu hoş olmayan sonuçlar doğurma ihtimali yüksek anayasa.. ayrıca türban meselesi yüzünden diğer eksikleri tartışılmayan anayasa, mesela demokrasiyle hiç ilgisi olmayan yüzde 10 barajından hiç söz etmemesi gibi gibi..
bügünlerde meclis çoğunluğunu, cumhurbaşkanlığını ve bilumum bürakrasiyi ellerine geçirmiş bulunan karşı devrimcilerin sözünü ettikleri anayasa. bu karşı devrimcilere göre onların safında yer almayan herkes ya askerdir yada asker kökenlidir bu yüzden bu mevcut anayasa mutlaka değiştirilmelidir.
daha tam olarak ortada bir taslak bile yokken insanların elestirebildigi yeni anayasa girisimi. yıllarca darbecilerin anayasasından * sikayet eden insanların darbecilere yargı yolunu acabilecek bir anayasayı diktatör anayasası olarak pesin hükümle etiketleyebiliyorlar. insanlar cidden garip...
