saygı çerçevesinde olursa ki bahsedilen şikayetler tamamen rahat olalım ve alışalım derken yaşanan karşı tarafa olan saygının yitirilmesinden kaynaklanır, saygı ve nezaket korunduktan sonra güzel olacak olandır.
Dış dünyada hepimiz Görgülü davranıyoruz. Bunun zirvesi yeni tanışma süreci. ilk defa yemeğe gidildiğinde, masadan çatal ve bıçağı alırken o kadar dikkatli davranıyorum ki gören çatala bağlı bubi tuzağı var falan sanır.
Zamanla bu çan eğrisi şeklinde ilerliyor. Böyle olması da normal. Aynı ev de bu rahatlama olayının zirvesi. Çorapları top yapıp atmalar veya diş macununu ortadan sıkmalar vs.
Ben 40 yaşındayım ve 20 yıldır yalnız yaşıyorum. Elin kızı gelip bana benim evimde kahve fincanının altı sehpada iz bıraktı diye laf edecek kavga çıkar.
Ben zaten fincanın altına kağıt koyuyorum mesele o değil. Kimse bana laga luga edemez.
bu hepbirsonbahar isimli yazarımsıya cevap niteliğinde entrydir.
1- liseli olarak hitap ettiğin kişi senden daha akıllı olacak ki, hayatını birleştirmeyi düşündüğü insanla aynı evde kalmadan da onun nasıl biri olduğunu anlayabileceğini savunuyor.
2- 30 yaşındaki kadın sifonunu bile çekmeyi bilmeyen, ona köle muamelesi yapan adamla birlikte olmuşsa ve birinin böyle olup/olmadığını anlamanın yolunun aynı evde yaşamaktan geçtiğini söylüyorsa elin liselisi gelir ona der ki, pü aq bu zekayla çok bile yaşamışsın.
3-bu arada bunlar övünülecek şeyler değil, gülünecek şeyler. bunu mesajla anlatırdım da hakaret eden 30 yaşında seviyesiz birine göre yerinde oldu tahmin ediyorum.
istediğiniz zamanda sevişebileceğiniz anlamına gelen durumdur. üniversitedeyken en sevdiğim şeydi taa ki öteki sevgilim sürpriz yapıp eve gelene kadar.
Ne kadar sevgili olduğunuz ile alakalı bir durumdur.
Verdiğim inceyi bu tecrübeyi yaşayanlar anlamıştır. Hayal kuran ergenler ise bu ne mk diyor.. Sevgili ile aynı evde kalmak büyük sorumluluktur. Bekarlık avantajınızı dezavantaja dönüştürdüğünüz andır. Eğer tek yaşıyorsanız bekar evinde olduğunuzu gizli tutmakta fayda var. Yoksa nasıl kısıtlandığınıza siz bile şaşırırsınız.
Evlenmeden erkeğinizin nasıl bir yaşam standartı olduğunu anlamanın en kolay yolu. Temiz mi, pis mi, düzenli mi, pratik mi, cimri mi ,horlar mı, sabah sinirli mi uyanır, ev hali nasıldır bunların hepsini anlarsınız. Evlenmeden önce şarttır.
Sevgili olmanın bir çizgisi var. Bu çizgiyi korumak önemli. Evlenince zaten aynı tuvaleti ve banyoyu kullanan insanlar sınırları kaldırıyor. Bu anlamda ben desteklemiyorum.
Hele de öğrenci evinde kalan arkadaşlar içinde tek sevgili olan insan siz iseniz o kız arkadaş ortamında farklı değerlendiriliyor. Biri bir şey der keyfiniz kaçar.
Bir seneye yakın part-time şekilde tecrübe ettiğim, yerine göre iyi yerine göre kötü durum.
Yukarıda fularlılardan birisinin yazdığı gibi "ev temizliğine yardım eder, alışverişe çıkar yumuşatıcı koklar " olaylarının hepsi yalan beyler, bilakis yarı hizmetkar pozisyonundasınız baştan ayıktırayım. O temizlik angaryası büyük oranda size saplanır. Herşeyden önce o dolap önce sekize bölünüp biri hatun kişisine zimmetlenir, zamanla dörtte bire çıkar, heralde biraz daha zaman olsaydı ben sekizde bire düşerdim. Ortalıktan sürekli saç toplarsınız (en son çorabımdan çıktı ya, nasıl girdi o oraya?). Hatun kişisiyle günde birkaç saat görüşmek başka, 24 saati geçirmek başka. Kız en güzel cicilerini giyip, makyajını yapıp, tüm enerjisiyle sana geliyor, birkaç saat takılıp evlere dağılıyorsun, burası okey. Ama 24 saate gelince iş, durum değişiyor. Kızın her haline tanık oluyorsun bir kere, yeri geliyor en saçma triplere gark olurken, yeri geliyor saç kreminiz olmadığından azarlanıyorsunuz. Hele regl dönemiyse bankta uyusan yeridir, en azından kafan rahat eder. Uyurken döndü diye trip yer mi bir insan? yemek ne kelime, yanında ranch sosa bile banar...
Ha hiç mi iyi yanı yok, ne kadar kötü yanı varsa x2 iyi yanı oluyor. 2 kişilik yaşamanın ne demek olduğunu harbiden öğreniyorsun. Ben ki gece yanımda top atsalar uyanmayan adam, gece uyanıp 10 kere hatunun üstünü örterdim "aman hasta olmasın" diye. Ya da sabah kalkıp mağrur bakışlarını izlemek de pek keyifli oluyor. Evde pofuduk pandif(diyorum ben ama şu kocaman ayağa takılan şeyler her ise)lerini giyip gezmesi evlere şenlikti mesela benim hatunun. Tabii biraz da hatunundan hatununa değişir bu mevzu tahminimce. Sözün özü her ayın bir haftasını felç geçirmeye rağmen güzel oluyor sevgiliyle aynı evi paylaşmak. Her daim konuşabilecek birinin varlığı, sıcak yatak opsiyonu derken artılar eksileri silip süpürüveriyor.
şayet imkanlar tam manasıyla el verseydi buna haftada birkaç gün gayet güzel olabilirdi.
ama her şeyin tadında bırakılması gerek.
tüm bir ayın her günü evli gibi yanyana bulunmak yanlış.
tabi sevgiliyle aynı evde yaşamak fiilini evliliğin sadece resmiyet kazanmamış hali olarak görmek yanlış olur. arada huzura doyarsın, benim için ifade ettiği anlam bu olurdu, olsaydı.
