sevgilinin evinde sifonu çekmeyi unutmak

entry3 galeri0
    1.
  1. beklenen gün gelmişti. sonunda kız arkadaşının evine ailesiyle tanışmak ve akşam yemeği yemek üzere davet edilmişti genç adam. traş olunmuş, saçlar şekillenmiş ve bir gece önceden yatağının altına ütülenmesi için konulan çakma dolce gabbana itina ile üzerine giyilmişti. herşey dört dört'lük olmalıydı bu gece. kolay mı? aylardan beri beklediği buluşma bu gece gerçekleşecekti. saatinin alarmının çalmasıyla buluşmaya gitmesi gereken vaktin geldiğini anlamıştı genç adam. ceketini giyip hızla asansöre binmişti sonunda. boncuk boncuk terleyen alnını elinin tersiyle silip asansörün aynasında mimik alıştırmalarına da başlamıştı çoktan. kısa bir otobüs yolculuğunun ardından inmesi gereken durağa gelmişti. otobüs durmuş ve genç adam'da inmek için orta koridora doğru ilerlemişti. tam bu esnada midesinden beynine doğru hızla 1, 2, 3, 4, 5 sinyal ulaşmış ve tuvalet ihtiyacının olduğu anlaşılmıştı. hafızasını zorlamasına pek gerek yoktu aslında. dün arkadaşı serkan'ın çiğ köfte ve bira ile dolu bir poşetle kapısını çaldığını anımsamıştı.

    +bu ne oğlum?
    -çiğ köfte, film izlerken iyi gider.
    +neyse gir içeri hadi. kapıyıda kapatıver.
    -biraları buzluğa atıp geliyorum!

    biraz zaman geçtikten sonra mide ağrısı hafiflemiş, kız arkadaşının evine de ulaşmıştı. zil'e basarken titreyen ellerinin titremesini önlemek için yumruk yapmış son defa derin bir nefes almıştı.

    -hoşgeldin.
    +merhaba.
    -buyur içeri gel. bizimkiler de salonda seni bekliyorlardı.
    +senin için.
    -oo çok güzeller. harika çiçekler.

    içeriye geçilmişti. aile ile tanışılmış. sofraya oturulmuştu. kızın babasının gözü oğlandan biran olsun ayrılmamış her hareketini ve mimiğini Süzer gibi izliyordu. genç adam sempatikliği ve sıcak kanlılığıyla ailenin sevgisini biran da kazanmış yaptığı esprilerle sofrada ki aileyi neşeye boğmuştu. herşey yolunda giderken gene o yıldırım hızıyla miğdesinden beynine birkaç sinyal ulaşmış tuvalet ihtiyacının giderilmesi için uyarı yapılmıştı. masadakilerden af dileyip lavabonun yolunu tutmuştu genç adam. zar zor yetişebilmiş bir kaza olmadan klozete oturabilmişti. tabi serkanın da kulaklarını bolcana çınlatmış kendisini de rahatlatmıştı bu esnada. yediği acılı çiğ köftenin midesini bozmasından kaynaklı bu hadise sonunda tüm sıkıntısını içinden atmış, ellerini yıkayıp saçlarına 80'li yıllarda ki aktörlerin yaptığı gibi bir hareketle şekil vermiş ve aynaya bakarak ''sen busun işte oğlum!'' nidasını attıktan sonra içeri geçip masada ki yerini tekrar almıştı. yemekler yenmiş masa başı sohbetlerine geçilmiş kahveler keyifle yudumlanırken içerden gelen bir ''oha'' sesiyle herkes irkilmişti.

    -oha?
    +oha!
    *ohaa?
    genc adam: ohaaaaa? oha! %&+!=^+

    ve tam bu sırada tuvalet ihtiyacını giderdikten sonra heyecan ve aceleden olsa gerek klozetin sifonunu çekmediği gerçeğini hatırlamıştı. o esnada gelen oha hayret ünlemi refleks ile çıkmıştı kızın annesinin ağzından belki ama, oğlan yerle bir olmuştu bile. masaya dönüp aileye katılan anne hanım teyzenin çevredekilere ''birşey yok, küçük bir hamam böceği'' demesi oğlanı bir nebze olsun rahatlatmış ama tam anlamıyla iyi olmasını sağlamamıştı. ona keza anne ile kız dedikodularının gayet olağan olduğu ve karı-koca yatak sohbetlerinin bolca olduğu bir dünya'da yaşıyordu genç adam.
    8 ...
  2. 2.
  3. 3.
  4. seven insan karşısındakini akıyla b*kuyla sever. ayrı gayrı yapacaksa ondan sevgili değil ancak tarlada koşulacak öküz olur.
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük