dün gece bindiğim taksinin şöförünün fena halde kafayı taktiği kahraman!
adam şunu söylüyor; hani bir laf vardır 'aç bir insana balık verme, ona balık tutmayı öğret' diye.
robin hood sürekli zenginden alıp fakire vermiştir, yani aç adama balık verip durmuş, nasıl tutulacağını öğretmemiştir.
kim bilir belki kralın adamıdır bu robin. belki de millet sesini çıkarmasın diye besliyordur onları. her taksi şöförü bir filozof derlerdi inanmazdım...
58 kere-Sherlock Holmes ve Frankenstein' dan sonra 3. sıradadır- beyaz perdede canlandırılan, 10.yy. ingiltere' sinde yaşadığı rivayet edilen, zenginden alıp fakire vermesiyle tanınan, ingiliz halk edebiyatı kahramanıdır. 14 Mayıs' ta gösterime girecek olan Russel Crowe imzalı bir başka sinema uyarlaması vardır. Bununla birlikte Robin Hood The Legend of Sherwood isimli, 2002 yılında Strategy First firması tarafından üretilen strateji/macera tarzı bir bilgisayar oyunu uyarlaması da vardır. ilk okul yıllarıma denk gelen o dönemde çok severek oynadığım oyunlar arasındaydı(Bir de Claw vardı, pek bilinen bir oyun olduğunu sanmıyorum).
bugün itibari ile vizyonda yerini almış olan russell crowe ve cate blanchett'in baş oyunculuklarında seyir eden bir rıdley scot filmidir.
filme gelirsek;
gladyatorumsüü diyelim anlaşılsın.
yönetmenle basrol oyuncusu aynı zamanda yapımcı.
böylelikle anlaşılıyo ki biz bu işi iyi yapıyoruz modundalar.
robin kardeşin ilk dönemini yapalım, yerse - tutarsa hikayeye devam ederiz demişler.
doğruda demişler. yapmışlar. diğer robinlere benzemiyor. daha iddaalı, daha film..
Ridley Scott'ın yönettiği filmdir aynı isimle yapılmış diğer filmlerden farklı uyarlamalarla cazip hale getirilmiştir, film robin hood'dan ziyade Magna Carta Libertatum' a bağlanmış ve robin hood'un efsanevi adıyla dikkat cekmeye çalışılmıştır.
film olarak güzel bir film olsa da robin hood filmi değildir. hani nerede zenginden alıp fakire veren ormanda yaşayan robin hood? film robin hood' un nasıl robin hood olduğunu anlatmış sadece. müziklere, oyunculuklara, sahnelere lafım yok ama robin hood değil bu film. gerçi benim de hatam olabilir. daha iyi araştırmam gerekirdi.
bir serinin ilk filmi gibi duran yapım, sanki devamı gelecekmiş izlenimi uyandırıyor. Öncelikle şunu söyleyeyim ki alıştığımız ve bildiğimiz Robin Hood'u göremiyoruz. Film Robin Hood efsanesinin nasıl başladığını anlatıyor, "ve efsane böyle başladı" sözleriyle de sona eriyor. Şahsen ben Robin Hood'un efsane haline geldikten sonrasını daha çok seviyorum.
Filmin ana savı "halk güçlü olursa, yönetenler de güçlü olur, halkını ezen yöneticiler güçlü olamayacaklardır. bu yüzden seni ezen yöneticilere karşı ayaklan ve senden aldığı güçle büyüdüğünü bilen, bu nedenle seni de güçlendiren, sana saygı duyan bir yönetim iste." olarak özetlenebilir.
film bir dönem filmi, makyaj ve dekor sizi bu dönemin içerisine sokuyor. Müthiş diyalogları ya da şaşırtıcı bir kurgusu olmasa da öyküyü sıkılmadan takip edebiliyorunuz. Oyunculuklar oldukça başarılı. Müthiş aksiyon sahneleri ya da görüntü efektleri yok.
Sonuçta ortaya ortalama üstü diyebileceğimiz bir film çıkmış. Keyifli vakit geçirmek için ideal. Ama unutulmazlar arasına girecek bir film ya da hayran olunan Robin Hood karakteri beklenmesin.
robin hood efsanesinin başlangıcını anlatan, başrolünde russel crowe'un oynadığı film. güzel aksiyon sahneleriyle ingiliz ordusu okçularından robin longstride'ın nasıl halk kahramanına dönüştüğünün hikayesidir.
ingilizlerin basit bir at hırsızını kahramana dönüştürdüğü filmdir. hele robin in fransızlar sahilden çıkarma yaparken, atın üstünde komutan modunda olması ve elinde war axe olması iyice saçmalandığının kanıtıdır.
(bkz: okçuysan okçuluğunu bil)
robin in eşkiyalığa başlamadan önceki halini anlatan film.
50 sine merdiven dayayan russel crowe un robin rolünde oynamasını kabullenemesem de oyunculuğunun hakkını sonuna kadar vermiş.
yeni nesil aktörlerden mark strong her filmde olduğu gibi bu filmde de kendinden nefret ettirmeyi çok iyi başarmış.
cate blanchett ablamız da şükela , her erkeğin isteyeceği bir ev kadını modundan işlenmiş. ( abla dedim de o da 41 yaşına gelmiş lan oha )
birazcık spoiler verecek olursak :
--spoiler--
olm aslan yürekli richard denilen adam öle elinde kılıç ordunun önünde gereksiz bi kaleye saldıracak kadar civanmert bi adam değildi , hadi amerikanlara kakalarsın da bizler selahaddin eyyubi nin evlatlarıyız yemeyiz bu numaraları.
kral phillip in ordusunu boktan bi çıkarmayla kadın ve çocukların dağıtması da pek inandırıcı gelmedi , koskoca fransa ingiltere yi işgale gelecek bizim robin in hatun da elinde kılıç sırtında zırh fransızlara kan kusturucak bırak allasen .
filmin en beğendiğim sahneleriyse robin hood u hood yapan okçuluk marifetini gösterdiği sahnelerdi , hele son sahnelerde godfrey in boğazından geçen ok yok mu of of cüneyt arkın ın kör haliyle antuan ın iki gözünden bi boğazından avladığı sahnenin 21. yüyıl versiyonu olmuş , hemen malkoçoğlu'nu andık.
--spoiler--
tırt bir film. hemen alaşağı ediyorum filmi. hadi rasıl abi gladyo nedeniyle gitti oynadı da keyt bılençıt ne mene böyle bir yapımda yer aldı. yazık...
gladiator beklentisiyle giderseniz biraz hayal kirikligi yaratabilir. gayet gidilesi, izlenesi bir film ancak filmin ortalarinda hafif bir uykum gelmedi degil hani. ama allah var aksiyon sahneleri gayet kraldi yani. ama dersen ki "alip filmi arsivine ekler misin?", sanirim arsive girecek kadar saglam bir film olmamis.
ridley scott ve russell crowe ikilisinin yine harika bir iş çıkarttığı film. tamam belki gladiator kadar iyi değil fakat sonuçta ikisi de bambaşka filmler. karıştırmamak gerek.
zaten russell crowe un ismini görünce insanın aklından bu filmi izlemeliyim gibi bir düşünce geçmiyor değil. yine bir harika valla kendisi. karizması da maşallah hiç eksilmiyor adamın.
konusu da diğer robin hood filmlerinden farklı. robin hood un zenginden alıp fakire verdiğini herkes biliyor; fakat onu bu noktaya ne getirmiştir? robin neden böyle bir işe girişmiştir? işte film bu soruları hayet güzel yanıtlıyor. **
bir ara sıkılıyor insan, esnemeye filan başlıyor da onun haricinde tempo cidden güzel.
kesinlikle oscarlık bir film olmuş. ha, film alamasa bile russell crowe en iyi erkek oyuncu oscarını götürür yine evine. adam bir harika yahu!
film ilk başta bekleneni veremiyor gibi olsa da kanımca bu film büyük robin hood efsanesinin, temel filmi olabilir. bence bunun ardından bir seri gelebilir. zaten filmin sonu bu tezin en sağlam ipuçlarını veriyor... film, robin hood efsanesinin ilk zamanlarını, nasıl doğduğunu ve ilk evresini çok güzel anlatmış. o zamanki ingiltere ve ülkedeki siyasal ve ekonomik durum.
filmin oyuncularına gelirsek zaten russell crowe'un her zamanki muhteşem oyunculuğu burada da görülüyor. ama sanki bilmiyorum belki de senaryo gereğinden midir nedir, robin hood'un az biraz kilo fazlası var gibi. belki de benim gibi birçok kişi, robin hood'u, çoğunluk kafasında şapkası olan ince bir karakter olarak hatırlar. cate blanchett a gelirsek, russell ustanın o eşsiz bakış ve mimiklerini bu kadar güzel tamamlayan başka bir oyuncu olacağını şu aşamada düşünemiyorum. belki liv tyler ona alternatif olabilir...
kısacası oyunculuklar iyi. eğer devamı gelecekse senaryo itibariyle yeterli sayılabilir, eğer devamı gelmeyecekse konu yetersiz. yine de görülmeye değer en azından benim gibi tarihi filmleri sevenler kaçırmasın.
"ve böyle başladı hikaye..." cümlesiyle bitmesine bakılacak olursa, devamı çekilecek ve bizlere russell crowe izleme şansını bir kez daha tattıracak filmdir.
kim ne derse desin yılın en iyi filmlerinden ve belkide en iyisi. muhteşem bir seyirlik. şiddetle tavsiye edilendir.
robin hood, yaşadığına dair kanıt bulunmayan bir karakter olmasına rağmen hakkında söylenegelenler dönemin ingilteresi hakkında gerçekçi yansımaları günümüze taşıyor. hikayenin krallıkla alakalı kısımlar hazmı kolay ve sulanmış bir şekilde aktarılıyor olsa da bu filmi sıkıcı hale getirmemek için yapılmış gibi görünüyor ve yeterince güzel bir baharat katıyor filmin geneline.